DMM’den Sahte Reklam ve Dolandırıcılık Uyarısı
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), yayımladığı bültenle kamuoyunu önemli bir tehlikeye karşı uyardı. Tanınmış kişilerin isim ve görsellerinin izinsiz kullanıldığı, “devlet destekli yatırım” veya “gizli kazanç yöntemi” gibi aldatıcı ifadelerle hazırlanan sahte reklamların yaygınlaştığına dikkat çekildi. Bu tür içeriklerin hem vatandaşları mağdur ettiği hem de kamu kurumları ile ünlü isimlerin itibarını zedelediği vurgulandı.
Profesyonelce Kurgulanan Tuzaklar
Yapılan incelemeler, bu dolandırıcılık içeriklerinin son derece profesyonelce hazırlandığını ortaya koydu. Sahte haber formatında tasarlanan bu reklamlarda, video oynatma simgeleri ve haber sitesi görünümlü grafik ögeleri kullanılarak kullanıcıların tıklama eğilimi manipüle ediliyor. Asıl amacın ise kullanıcıların kimlik ve finansal bilgilerini ele geçirmek olduğu belirtildi. Açıklamalara göre, “Mal varlığına el konuldu”, “Türkiye şokta” gibi çarpıcı başlıklarla dikkat çekilerek, verilen bağlantılar üzerinden çok sayıda vatandaşın maddi zarara uğratıldığı tespit edildi.
Mevzuat Açık: Sorumluluk Platformlarda
DMM, bu tür eylemlerin hukuki boyutuna da dikkat çekti. Bu fiillerin, Türk Ceza Kanunu’nun 157. ve 158. maddeleri uyarınca dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılık suçu teşkil ettiği hatırlatıldı. Ayrıca, kişisel verilerin izinsiz kullanılması durumunda 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ve TCK’nın 136. maddesinin ihlal edildiği ifade edildi. Açıklamada, sosyal medya platformlarının 5651 sayılı Kanun gereği Türkiye’deki mevzuata uymakla yükümlü olduğu, özellikle X (Twitter) platformunda bu tür sahte reklamların “onaylı reklam” olarak yayınlanmasının endişe verici olduğu ve denetimlerin artırılması gerektiği vurgulandı.
Vatandaşlar Nasıl Korunmalı?
DMM, vatandaşların bu tür dolandırıcılık girişimlerine karşı dikkatli olmaları için şu adımları önerdi:
- Devlet destekli yatırım ya da yüksek kazanç vaat eden şüpheli içeriklere karşı daima temkinli olunmalıdır.
- Duyuruların ve haberlerin doğruluğu yalnızca ilgili kurumların resmî web siteleri veya sosyal medya hesaplarından teyit edilmelidir.
- Kişisel ve finansal bilgiler, güvenilirliği doğrulanmamış hiçbir platform veya kişiyle paylaşılmamalıdır.
- Şüpheli bulunan içerikler, vakit kaybetmeden Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) veya Cumhuriyet savcılıklarına bildirilmelidir.
Son olarak, sahte içeriklerle mücadelenin sadece teknik bir konu olmadığı; etik, hukuki ve toplumsal bir sorumluluk gerektirdiği belirtildi. Kurumlar arası iş birliği, etkin denetim sistemleri ve dijital medya okuryazarlığının artırılmasının bu mücadelede hayati önem taşıdığının altı çizildi.