Faladdin ve Binnaz Gerçeği: Masum Görünen Uygulamaların Arkasındaki Milyarlık Suç Ağı

Fal Uygulamalarının Karanlık Yüzü: Faladdin ve Binnaz’ın Arkasındaki Suç İmparatorluğu

Modern dünyanın dijital labirentlerinde, masum görünen mobil uygulamalar bazen büyük tehlikeler barındırabiliyor. Popüler fal uygulamaları Faladdin ve Binnaz hakkında yürütülen savcılık soruşturması, bu dijital platformların arkasında devasa bir suç ağı olduğunu ortaya çıkardı. İddialara göre, kullanıcıların manevi duyguları istismar edilerek milyarlarca liralık kara para aklandığı ve bu gelirin vergi ödenmeden yurt dışına kaçırıldığı tespit edildi. Bu durum, yapay zeka ve dijital uygulamaların kötü niyetli kişilerce nasıl bir dolandırıcılık mekanizmasına dönüştürülebildiğini gözler önüne seriyor.

Uzman Görüşü: Kara Para Nasıl Aklanıyor?

Adli Bilişim Uzmanı Profesör Doktor Ali Murat Kırık, dijital uygulamalardaki para transferi ve aklama süreçlerini detaylandırdı. Kırık, bu tür uygulamaların ana gelir modelinin uygulama içi satın alımlar ve premium üyelikler olduğunu belirtiyor.

“Kullanıcılar, kredi kartlarıyla uygulama içinden jeton satın alır. Bu jetonlar fal baktırmak için kullanılır. Uygulamalar, App Store ve Google Play gibi platformlar üzerinden ödeme alır ve bu platformlar her işlemden yaklaşık yüzde 30 komisyon keser. Kalan miktar, genellikle yurt dışındaki merkezlerde bulunan geliştirici hesaplarına aktarılır. Böylece Türkiye’den yapılan harcamalar doğrudan yurt dışına çıkmış olur. Yasal transferlerin yanı sıra, offshore hesaplar ve kripto para gibi yöntemlerle gelirlerin kayıt dışına çıkarılması ve kara para aklanması mümkün hale geliyor. Bu süreç, sadece kullanıcıları değil, ülke ekonomisini de zarara uğratıyor.”

Yapay Zeka Faktörü: Pazarlama Stratejisi mi, Gerçek Teknoloji mi?

Prof. Dr. Ali Murat Kırık, Faladdin uygulamasının 2017’de yapay zeka ile fal baktığı iddiasının, o dönemdeki teknoloji seviyesi düşünüldüğünde, kullanıcı ilgisini çekmeye yönelik bir pazarlama stratejisi olduğunu vurguladı. Kırık, günümüzde yapay zeka gelişmiş olsa da gelirin büyük kısmının hala jeton satışlarından geldiğini ifade etti.

Ayrıca, bu uygulamaların insanların belirsizlik ve kaygı gibi hassas anlarını hedef aldığını belirten Kırık, “‘Kaderin senin lehine dönüyor’ gibi belirsiz ifadelerle kullanıcıları psikolojik olarak etkileyerek daha fazla harcama yapmaya teşvik ettiklerini” söyledi. Bu durumun, duygusal sömürüye dayalı kasıtlı bir yöntem olduğunu ekledi.

Yasal Düzenlemeler Acil İhtiyaç

Prof. Dr. Kırık, bu tür suistimallerin önüne geçmek için acil yasal düzenlemelerin şart olduğunu belirtiyor:

  • Fal ve benzeri dijital uygulamalar lisanslanmalı ve devlet tarafından denetlenmelidir.
  • Uygulama içi satın alımlar ve para sistemleri şeffaf hale getirilmelidir.
  • Kişisel Verilerin Korunması Kanunu etkin bir şekilde uygulanmalı ve kullanıcı izinleri sınırlandırılmalıdır.
  • Devlet, siber güvenlik konusunda farkındalığı artıracak kampanyalar düzenlemelidir.
  • Eğitim kurumlarında dijital okuryazarlık ve veri güvenliği dersleri öncelikli olmalıdır.

Sosyal Medya ve Algoritma Tuzakları

Dijital medya uzmanı Ümit Sanlav ise algoritmaların ilgi alanlarımıza göre içerik sunduğuna dikkat çekerek, sosyal medyadaki dolandırıcılıklara karşı uyardı. Sanlav, “Kendilerini medyum, falcı olarak tanıtan kişiler, ‘aşık etme, zengin olma’ gibi vaatlerle insanları dolandırıyor. Önce para alıp sonra şantaj yapıyorlar. Bu içeriklerin önünüze gelmesi tesadüf değil” dedi. Sanlav ayrıca, sosyal medya hesaplarının artık birer CV niteliği taşıdığını ve paylaşımlar konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirtti.

Küresel Boyutta Dijital Mali Suçlar

Dünya genelinde her yıl 800 milyar ila 2 trilyon dolar arasında para aklandığı tahmin ediliyor. Bu rakam, küresel GSYİH’nin yaklaşık yüzde 2 ila 5’ine denk geliyor. Finansal hizmetlerin dijitalleşmesi ve özellikle kripto para birimlerinin yaygınlaşması, suçluların yasa dışı izlerini gizlemesini kolaylaştırarak dijital kara para aklamayı artırdı. Üretken yapay zekanın gelişimi ise metin, ses ve video üretebilme kabiliyetiyle yeni dolandırıcılık risklerini de beraberinde getiriyor.