Mehmet Uçum’dan Yeni Anayasa İçin Net Mesaj: Referandum Şart!
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, yeni anayasa tartışmalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Uçum, muhalefetin sıkça dile getirdiği “halkın gündeminde yeni anayasa talebi olmadığı” yönündeki görüşün, “halkın taleplerinin devrimci dinamiğini ve gelecek perspektifini göz ardı eden, olgusal karşılığı olmayan, yüzeysel bir tespit” olduğunu savundu.
TBMM’de 400 Oyu Aşsa Bile Referandum Zorunlu
Mehmet Uçum, yeni anayasanın Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 400 veya daha fazla oyla kabul edilmesi durumunda dahi halkoyuna sunulmasının bir zorunluluk olduğunu belirtti. Bu görüşünü iki temel sebebe dayandıran Uçum, bu sürecin demokratik meşruiyetin tamamlanması ve halkın denetim hakkının bir gereği olduğunu vurguladı.
“Birinci sebep, asli kurucu irade olan halkın onayıyla demokratik meşruiyeti tamamlama zorunluluğudur. İkinci sebep, halkın siyasi anayasa tasavvuruna uygun bir hukuki metnin Mecliste kabul edilip edilmediğini halkın denetleme hakkının gereğidir.”
Uçum, ayrıca yeni anayasa çalışmalarının “Erdoğan’ın adaylığı için isteniyor” iddiasına da tepki göstererek, erken seçim kararı alınması halinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir kez daha aday olabileceğinin altını çizdi.
“Halkın Talepleri Anayasal Bir Nitelik Taşır”
Başdanışman Uçum, halkın anayasa beklentilerini doğrudan hukuksal bir dille ifade etmediğini, ancak siyasi, ekonomik ve kültürel taleplerinin anayasal bir karşılığı olduğunu ifade etti. Ona göre, halkın daha iyi bir yaşam beklentisi, anayasal norm ihtiyacını doğurur.
Güncel Sorunlar ve Anayasa İlişkisi
Uçum, halkın somut taleplerinin anayasa ile olan ilişkisini örneklerle açıkladı:
- Pahalılıkla mücadele: Tavan fiyat uygulanmasına yönelik halk beklentisi anayasal bir talep olarak kabul edilmelidir.
- Yaşam hakkı: İnsanca yaşama hakkına ilişkin istekler, anayasada bu hakka yer verilmesiyle somutlaşabilir.
- Geçim güvencesi: Hiç kimsenin geçim sıkıntısı çekmemesi dileği, anayasada “asgari geçim desteği” veya “asgari gelir hakkı” gibi güvencelere dönüşebilir.
- Seçmen iradesi: Seçmenlerin milletvekili seçimlerinde daha etkili olma isteği, “geri çağırma hakkını” içeren bir anayasal kural olabilir.
- Yasama süreçleri: Halkın yasama süreçlerinde daha aktif olma arzusu, halkın kanun teklif etme hakkı olarak anayasada yer alabilir.
Bu örneklerden yola çıkan Uçum, “Görüldüğü gibi ‘halkın gündeminde yeni anayasa talebi yok’ görüşü, halkın taleplerinin devrimci dinamiğini ve gelecek perspektifini göz ardı eden, olgusal karşılığı olmayan, yüzeysel bir tespittir.” dedi.
Siyasal Anayasa ve Hukuksal Anayasa
Uçum, halkın sisteme ilişkin daha iyiye yönelik tasavvurlarının “siyasal anayasa”yı oluşturduğunu belirtti. Bu siyasal anayasanın hukuksal bir metne dönüştürülüp Meclis’te kabul edilmesi ve halk tarafından onaylanmasıyla “hukuksal yeni anayasa”nın ortaya çıkacağını ifade etti. Bu sürecin sonunda ise son sözü söyleyecek olanın halk olduğunu vurgulayarak, “Son söz: Referandumsuz yeni anayasa olmaz” diyerek pozisyonunu netleştirdi.