Küresel Piyasalar ve Borsa İstanbul’a Etkileri
Küresel piyasalarda, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve diğer ülkeler arasındaki ticaret gerilimlerinin yarattığı belirsizlikler sürerken, ABD Başkanı Donald Trump’ın müzakerelere devam etme sinyalleri umutları canlı tutuyor. Bu durum, New York ve Avrupa borsalarında rekor seviyelerin görülmesini sağlarken, ABD’den gelen olumlu makroekonomik veriler de risk iştahını artırıyor. Bu küresel pozitif hava, Borsa İstanbul‘da da olumlu bir seyrin hakim olmasına neden oluyor.
Uzman Görüşü: Endeks Yerine Hisse ve Sektör Odaklı Yatırım
Piyasa uzmanları, mevcut konjonktürde yatırımcıların genel endeks hareketlerinden ziyade sektörel ve hisse bazlı stratejilere odaklanmasının daha isabetli olacağını vurguluyor. İnfo Yatırım Genel Müdürü Tarkan Akgül, konuya ilişkin değerlendirmesinde önemli bir noktaya dikkat çekiyor:
“Borsadan bankacılık hisseleri ve ASELSAN’ı çıkarttığımızda 8.000 seviyelerinde bir yerde olacaktık. Bundan dolayı endeks seviyesi konuşmaktan ziyade bu dönemde sektörel bazlı veya hisse bazlı konuşmak daha doğru.”
Öne Çıkan Sektörler ve Beklentiler
Akgül, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz indirim döngüsüne girmesiyle birlikte hisse bazlı ayrışmaların daha da belirginleşeceğini ifade ediyor. Bu süreçte potansiyel taşıyan sektörler ise şöyle sıralanıyor:
- Bankacılık: Yabancı yatırımcıların öncelikli tercihi olan bankacılık hisselerinin, beklenen faiz indirimleriyle birlikte öne çıkması bekleniyor.
- Gayrimenkul: Faiz indirimlerinden olumlu etkilenecek bir diğer önemli sektör olarak görülüyor.
- Havacılık ve Ulaşım: Mevsimsel etkilerle birlikte turizm sezonunun getireceği hareketlilikle bu sektörlerin de ön plana çıkabileceği belirtiliyor.
- Sanayi: Belirtilen sektörlerin ardından sanayi tarafının da dikkatle izlenmesi tavsiye ediliyor.
Akgül ayrıca, şirketlerin ilk yarıyıl bilançolarının genel olarak çok parlak gelmeyebileceğini, ancak bilançosu beklentilerin üzerinde iyi gelen şirketlerin hisselerinin pozitif ayrışabileceğini ekliyor.
Merkez Bankası Kararları ve Küresel Etkiler
Yatırım fonları ve TL mevduattaki stopaj artışının TCMB’nin faiz politikası üzerindeki etkisine değinen Akgül, “TCMB’den 500 baz puanlık bir faiz indirimi beklemiyorum… TCMB 350 baz puanlık bir faiz indirimi yapacaktır. Özel sektör tahvillerine bir dokunuş olmadı. Özel sektör tahvillerine ilgi artacaktır” şeklinde konuştu. Akgül, Fed’in de yıl sonuna kadar iki faiz indirimi yapmasının beklendiğini ve TCMB’nin bu adımları yakından izleyerek kendi kararlarını şekillendireceğini belirtti.
Fed’in Rolü ve Trump Faktörü
Akgül, Fed Başkanı Jerome Powell’ın geleceğinin sorgulandığına ve Trump’ın kendisiyle uyumlu çalışacak bir merkez bankası başkanı atama ihtimalinin Fed’in bağımsızlığına dair soru işaretleri yarattığını ifade etti. Trump’ın hamlelerinin avro/dolar paritesinde öngörülemeyen hareketlere yol açtığını ve bu durumun bir süre daha devam edeceğini öngördü. Akgül, “Rezerv para olarak doların karşısında bir şey konuşacaksak bu avro değil altın olabilir. Kripto tarafının da rezerv varlık olarak uzun vadede doların karşısına çıkması söz konusu değil” dedi.
infox ile Akıllı Yatırım Dönemi
İnfo Yatırım’ın müşterilerine sunduğu ürünlere de değinen Akgül, ‘Akıllı Yatırım Uygulaması’ infox‘un birinci yılını doldurduğunu belirtti. Akgül, kullanıcıların infox üzerinden ABD borsalarında temel ve teknik analiz desteğiyle kolayca yatırım yapabildiğini vurguladı.
“infox ile piyasadaki tüm yatırım ürünleri, karşılaştırmalı veriler, anlık haberler, yapay zekâ destekli çözümler, robotik işlem imkânları tek bir platformda yatırımcıların önüne geliyor. Gelişmiş temel ve teknik analiz özellikleri, detaylı grafikler ve verilerle bilgiyi güce dönüştüren infox, yatırımcıyı güncel gelişmeler, uzman yorumları ve analizlerle destekliyor.”