Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kıbrıs, Suriye ve Gazze Üzerine Kritik Değerlendirmeler
Kıbrıs Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümü dolayısıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) bir ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yurda dönüş yolunda gazetecilerin sorularını yanıtlayarak dış politika ve iç gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
Kıbrıs’ta Tek Çözüm İki Devletli Yapı
KKTC’deki bazı siyasi partilerin Rum Yönetimi liderini ziyaret etmesi ve Türkiye’ye yönelik taleplerini değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu girişimleri “Kıbrıs Türk halkının iradesini yansıtmayan marjinal girişimler” olarak nitelendirdi. Rum Yönetimi liderinin Güney’e davet etmesi ihtimaline ilişkin ise net bir tavır sergiledi.
Benim Güney’e böyle bir ziyaret düşüncem söz konusu değil. Çünkü onlar nasıl KKTC’yi bir devlet olarak kabul etmiyorlarsa biz de Güney Kıbrıs’ı bir devlet olarak kabul etmiyoruz. Dolayısıyla benim kitabımda onlarla böyle bir görüşmenin yeri yok.
Erdoğan, Türkiye’nin Kıbrıs politikasının net olduğunu ve çözümün anahtarının iki devletli çözüm olduğunu vurgulayarak, “Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini ve güvenliğini garanti altına almayan hiçbir sürecin içinde olmayız” dedi.
“Suriye’de Ahmed Şara’yı Yalnız Bırakmayacağız”
Suriye’deki son gelişmelere değinen Erdoğan, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın dik duruş sergilediğini ve kendisine her türlü desteği vereceklerini belirtti. Bölgedeki diplomatik temasların yoğun bir şekilde sürdüğünü ifade eden Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in muhataplarıyla sürekli görüştüğünü aktardı. İsrail’in bölgedeki istikrarı bozma çabalarına dikkat çeken Erdoğan, “Biz kararlıyız, Ahmed Şara’yı Suriye’de yalnız bırakmayacağız. Suriye’nin parçalanmasını istemiyoruz” diye konuştu.
“Terörsüz Türkiye” Hedefi ve Gönüllü Geri Dönüşler
“Terörsüz Türkiye” hedefine ulaşmak için adımların kararlılıkla atıldığını belirten Cumhurbaşkanı, silah bırakma sürecinin başladığını ve komisyon görüşmelerinin nihai aşamaya geldiğini söyledi. Erdoğan, “Şu anda İmralı bu konuyla ilgili her türlü desteği verdi, veriyor. İşin bu boyutu çok çok önemli” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Türkiye’deki Suriyelilerin ülkelerine gönüllü geri dönüşlerinin başladığını ve bu süreci hızlandırmak için her türlü desteği sağlayacaklarını ekledi.
Savunma Sanayiinde Yerli ve Milli Atılımlar
Türkiye’nin savunma sanayiindeki başarılarına vurgu yapan Erdoğan, hedefin tam bağımsızlık olduğunu söyledi. Bu alandaki bazı önemli projeleri şöyle sıraladı:
- KAAN: Milli muharip uçak
- AKINCI: Taarruzi İnsansız Hava Aracı
- ALTAY: Milli ana muharebe tankı
- HÜRJET: Jet eğitim ve hafif taarruz uçağı
- TCG ANADOLU: Çok maksatlı amfibi hücum gemisi
Erdoğan, TCG ANADOLU’nun bir üst versiyonu olacak yeni bir uçak gemisi için İspanya ile görüşüldüğünü ve İngiltere ile Almanya’dan jet uçağı alımı konusunda olumlu yaklaşımlar olduğunu müjdeledi.
Avrupa Birliği’ne Çağrı: “Köprüden Önce Son Çıkış Türkiye’dir”
Türkiye’nin AB’ye tam üyelik hedefini güçlü bir şekilde koruduğunu belirten Erdoğan, Birliğin stratejik ve vizyoner bir adımla Türkiye’ye karşı siyasi bariyerleri acilen kaldırması gerektiğini söyledi. Erdoğan, “Daha önce de söylediğim gibi AB için köprüden önce son çıkış Türkiye’dir” diyerek AB’nin Türkiye gibi dinamik bir üyeye ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Gazze İçin Kalıcı Ateşkes Pazarlıkları
Gazze halkının teslim olmayacağını ve İsrail’in “gözü dönmüş bir canavar gibi” saldırdığını ifade eden Erdoğan, ateşkes görüşmelerindeki pürüzlere dikkat çekti. Müzakerelerin üç ana başlıkta tıkandığını belirtti:
- İsrail askerlerinin ateşkes sonrası nerede duracağı.
- Gıda yardımlarının nasıl dağıtılacağı.
- 60 günlük ateşkes sonrası sürecin kalıcılığına dair İsrail’in taahhütte bulunması.
Erdoğan, kalıcı bir taahhüt alınamazsa Hamas’ın ateşkesi kabul etmesinin zor olduğunu belirtti.
Zengezur Koridoru ve Bölgesel Refah
Zengezur Koridoru’nun sadece Türkiye, Azerbaycan ve Ermenistan için değil, tüm bölge için jeoekonomik önem taşıdığını söyleyen Erdoğan, “İnanıyorum ki; orayı beraber çözeceğiz” dedi.
İç Politikada İmam Hatip ve Nüfus Vurgusu
İç siyasete dair de konuşan Cumhurbaşkanı, LGS birincileri üzerinden imam hatip okullarına yönelik eleştirileri “ahlaksız iftira kampanyası” ve “imam hatip düşmanlığı” olarak tanımladı. Ayrıca düşen doğurganlık hızının (1.5) “hayra alamet olmadığını” belirterek, “Aile ve Nüfus 10 Yılı” programı ile nüfus artışını teşvik edecek adımlar atılacağını açıkladı.