Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamayla Türkiye’nin gündemindeki sıcak konulara ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Bahçeli, özellikle etnik ve mezhep temelli bölücülük girişimlerine karşı sert bir duruş sergiledi.
MHP’nin Bölücülüğe Karşı Net Duruşu
Bahçeli, partisinin Türkiye’yi meşgul eden her soruna karşı köklü çözüm önerileri olduğunu belirterek, MHP’nin ayrımcılığa ve bölücülüğe karşı tutumunun net olduğunu vurguladı.
“Milliyetçi Hareket Partisi’nin her türlü ayrımcılığa, bölücülüğe, etnik ve mezhep temelli bölünmeye bilaistisna karşı olduğu herkesçe bilinen, hatta maşeri vicdanda kemikleşmiş siyasi tutumudur. Bu kapsamda hiç kimseden duyacak, dinleyecek, öğrenecek, ders alacak merak ve arayışımız da yoktur.”
‘Terörsüz Türkiye’ ve Bölünme Rüyaları
Bahçeli, Cumhuriyet tarihinde bölücülüğün sürekli bir tehdit olduğunu ancak yeni yüzyılda bu duruma son verileceğini ifade etti.
“Yeni yüzyılda ‘Terörsüz Türkiye’nin tezahürüyle birlikte etnik ve mezhep temelli bölünme rüyası görenlerin hevesleri de kursaklarında kalacaktır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin siyasi ve hukuki imkanları, ihata ettiği kuramsal ve kurumsal ilkeleriyle milli birlik ve kardeşliğin pekişmesi mümkün ve muhakkaktır.”
Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve Yeni Siyasi Önerme
Konuşmasında siyasi bir önermeye de değinen Bahçeli, bu düşüncenin detaylarını paylaştı.
“Bunun şematik formülü de eşkenar üçgen formatında siyasi ve hukuki düşünce kalıbına dökülmüştür,” diyen Bahçeli, bu formülü şöyle açıkladı: “Türkiye’mizi yoran, yıpratan, enerjisini çalan, fahiş mahiyetli sosyal ve ekonomik maliyetlere neden olan etnik ve mezhep temelli dayatmalara karşı Terörsüz Türkiye’nin adım adım ilerlediği bir dönemde, iki Cumhurbaşkanı Yardımcısından birisinin Alevi, diğerinin de Kürt olabileceği değerlendirilmiştir.”
Lübnan Benzetmesine Sert Tepki
Bu siyasi teklifin Lübnan modeliyle ilişkilendirilmesini ‘kasten saptırma’ olarak nitelendiren Bahçeli, sert ifadeler kullandı.
“Bu fikri ve siyasi teklifi Lübnan’la ilişkilendirmek bir defa çarpıtma ve samimi bir düşünceyi kasten saptırmadır. Türkiye’yi, Lübnan veya benzeri bir başka ülkenin karmaşık ve kaotik istikrarsız yapısına çevirmeye gücü yetecek, buna cesaret ve teşebbüs edecek hiç kimse olamaz, olamayacaktır.”
CHP Eleştirisi ve Milli İrade Vurgusu
Bahçeli, Cumhuriyet Halk Partisi’ni Alevi ve Kürt vatandaşlar üzerinden siyaset yapmakla suçladı ve milli iradenin önemine dikkat çekti.
“Kimsenin önüne geçen yoktur, engel çıkaran yoktur. Kaldı ki ister Alevi, ister Kürt olsun, herhangi bir Cumhurbaşkanı adayının yüzde 50 oy nisabını geçtikten sonra vaki demokratik ve milli irade hükmünü yok sayacak, tecelli eden meşruluğu tartışmaya açacak birisinin çıkması da düşünülemeyecektir.”
Hukuk Devleti ve Eşit Vatandaşlık
Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu ve hukukun üstünlüğünün esas olduğunu belirten Bahçeli, vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkesin eşit olduğunu söyledi.
“Kökeni, mezhebi, yöresi ve anasının dili ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes hukukun karşısında bir ve eşittir. Aynı zamanda Türk milletinin şerefli mensuplarıdır,” dedi.
Sızdırma İddiaları ve Kararlılık Mesajı
Basına kapalı toplantıdaki sözlerinin sızdırılmasını eleştiren Bahçeli, bunun zamanlamasının manidar olduğunu ve notları arasına alındığını belirtti.
“Görüşümüzden milim adım atmamız ise söz konusu olmayacaktır. Konforlu köşelerindeki karanlığa saklanarak aydınlığı taşa tutan kuklaların ne dediğine bakmıyor, milletimiz ne diyor, tarih ne diyecek ona odaklanıyoruz.”
‘Biz Çok Büyük Bir Aileyiz’
Açıklamasını birlik ve beraberlik mesajıyla tamamlayan MHP lideri, şunları kaydetti:
“Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı Türkiye’nin etnik ve mezhep temelli depreme maruz kalmasına müsaade etmeyecektir. Alevi de bizim, Kürt de bizimdir. Cami de bizim, Cemevi de bizimdir. Biz hep birlikte Türk milletiyiz. Biriz, beraberiz, kardeşiz, çok büyük bir aileyiz.”