Starbucks’ta Ofise Dönüş Politikası Gerilimi Tırmandırıyor
Kahve devi Starbucks, CEO Brian Niccol tarafından uygulamaya konulan katı ofise dönüş politikası nedeniyle Seattle’daki merkez ofisinde ciddi bir krizle karşı karşıya. Çalışanlar, CEO’nun liderlik anlayışı, yöneticilere vaat edilen bonuslar ve çalışma ortamındaki köklü değişiklikler konusunda artan bir hoşnutsuzluk yaşıyor.
Çalışanlardan Afişli Protesto
Geçtiğimiz Cuma günü, kendilerini “Starbucks Kültürünü, Misyonunu ve Değerlerini Korumak İçin Ortaklar” olarak adlandıran bir grup, asansöre astıkları bir afişle yönetime tepkilerini gösterdi. Afişte, CEO Niccol’un iki fotoğrafı eşliğinde şirketin yeni yönelimini eleştiren ifadelere yer verildi.
“Starbucks’a geri dönmek, sadece rahat koltuklar değil, kültürümüz, değerlerimiz, misyonumuz ve insanlara ve çevreye nasıl davrandığımızla ilgilidir. Bu yanlış bir yön. Lütfen durun.”
CEO Niccol’un Katı Kuralları ve Sonuçları
CEO Brian Niccol, çalışanlara net bir ültimatom sundu: ya haftada dört gün ofise gelin ya da işten ayrılın. Bu politika kapsamında bazı yöneticilerin uzak şehirlerden Seattle veya Toronto’ya taşınması zorunlu kılındı. Şirket, bu koşulları kabul etmeyip ayrılmayı seçen çalışanlara ise pozisyonlarına bağlı olarak 20 bin ila 100 bin dolar arasında değişen gönüllü tazminat paketleri teklif etti. Bu kararların ardından bazı çalışanlar, LinkedIn gibi profesyonel platformlar üzerinden işten ayrıldıklarını duyurmaya başladı.
Yeniden Yapılanma Programı: ‘Back to Starbucks’
Bu gelişmeler, Starbucks’ın “Back to Starbucks” (Starbucks’a Geri Dönüş) adını verdiği daha geniş kapsamlı bir yeniden yapılanma programının parçası. CEO Niccol, bu programla satışları artırmayı, müşteri deneyimini iyileştirmeyi ve mobil sipariş sistemindeki aksaklıkları gidermeyi hedefliyor. Niccol’e göre, birlikte çalışmak daha hızlı, yaratıcı ve etkili çözümler üretmenin anahtarı. Ancak bu süreçte, yılın başlarında 1100 kişilik bir işten çıkarma da gerçekleştirildi.
Tüm bu adımlar atılırken, şirketin üst düzey yöneticilerine, belirlenen maliyet düşürme hedeflerine ulaşmaları durumunda hisse senedi bonusları verileceği açıklandı. Bu durum, çalışanlar arasında politikanın asıl amacının maliyetleri düşürmek için istifaları teşvik etmek olduğu yönündeki endişeleri artırıyor. Starbucks’ın bu yeni stratejisinin şirket kültürünü gelecekte nasıl şekillendireceği ise büyük bir merak konusu.