Türkiye-Tunus İlişkileri: Afrika’ya Açılan Stratejik Kapı
Türkiye Cumhuriyeti Tunus Büyükelçisi Ahmet Misbah Demircan, Tunus’un Türkiye için sunduğu stratejik ve ekonomik fırsatlara dikkat çekti. Demircan, Tunus’un sadece bir turizm ve tarım ülkesi olmadığını, aynı zamanda önemli bir fosfat, hurma ve zeytinyağı üreticisi olduğunu belirtti.
“Sanayisi çok küçük, pek çok ürünü ithal ediyor. Avrupa, Türkiye ve Çin’den ithalat yapıyor. Tunus’la halihazırda tüm sektörlerde 1,2 milyar ABD Doları ihracatımız mevcut. Bizim kültürel yakınlığımız ve Tunusluların ülkemize ve mallarına duyduğu güven çok üst seviyede.”
Büyükelçi, Tunus’ta doğrudan ticaret ve yarı mamul üretiminin mümkün olduğunu vurgularken, potansiyel barındıran alanları şu şekilde sıraladı:
- Yazılım
- Enerji altyapısı
- Turizm
- Tarım
- Sanayi yedek parçaları ve hammadde ihracatı
Eğitim alanında da işbirliğinin güçlü olduğunu belirten Demircan, mühendislik ve tıp fakültelerinin ileri seviyede olduğunu ve 1.600 Tunuslu öğrencinin Türkiye’de eğitim gördüğünü söyledi. Bu öğrencilerin gelecekte iki ülke arasındaki ticari bağları güçlendireceğini ifade etti. Turizmde ise Tunus’un doğal güzellikleri ve uygun fiyatlı tatil imkanlarıyla öne çıktığını, özellikle kimyasal kullanımının az olması sayesinde organik tarım ürünlerinin turistler tarafından büyük beğeni topladığını ekledi.
İş ve Yatırım Fırsatları: Tunus Sahraaltı’na Ulaşmada Bir Üs
Büyükelçi Demircan, Türkiye’nin Afrika Ortaklık Politikası doğrultusunda Tunus’un Sahraaltı’na ulaşmak için eşsiz bir üs potansiyeli taşıdığını belirtti. “Tunus bir nevi Akdeniz’in Afrika’ya açılan kapısı. Tunus’un ‘hub’ niteliğini daha da ön plana çıkartmak istiyoruz” diyerek ülkenin stratejik konumuna vurgu yaptı.
Tunus halkının Türkiye’ye ve Türk ürünlerine olan güveninin tarihsel bir temeli olduğunu ifade eden Demircan, bu güvenin nesiller boyu aktarıldığını söyledi. Ticaret Bakanı Sayın Ömer Bolat’ın 25 Haziran 2024 tarihli Tunus ziyaretinin de ilişkilerde önemli bir dönüm noktası olduğunu belirtti.
Türkiye’nin Tunus’a yaptığı yatırımların 712 milyon Dolar tutarında olduğunu ve 43 Türk firmasının 2.088 kişiye istihdam sağladığını açıklayan Büyükelçi, yatırımların hizmet, gıda, tekstil, metal, inşaat ve kimya gibi geniş bir yelpazeyi kapsadığını dile getirdi.
Franchise ve Perakende Sektöründe Türk Markaları İçin Potansiyel
Tunus’un Afrika’nın kapısı olarak Türkiye için istikrarlı ve önemli bir ihraç pazarı olduğunu belirten Demircan, 2014 yılında yürürlüğe giren Serbest Ticaret Anlaşması’nın ticareti geliştirdiğini söyledi. Tekstil, demir-çelik ve makine teçhizatı ihracatın yoğunlaştığı alanlar olarak öne çıkıyor. Tunus’un Cezayir ve Libya gibi komşu ülkelerle birlikte değerlendirildiğinde, diğer Afrika pazarlarına giriş için önemli bir fırsat sunduğunu belirtti.
Ayrıca, üretim süreçlerinin bir kısmının Tunus’a taşınarak ürüne Tunus menşei kazandırılmasıyla, ülkenin diğer Afrika ülkeleriyle olan serbest ticaret anlaşmalarından faydalanılabileceğini vurguladı. Gıda, tekstil ve sanayi ürünlerinde Türk markalarının bilinirliğinin yüksek olduğunu, özellikle lokum, kuruyemiş gibi gıda ürünleri ile bilinen tekstil markalarının franchise mağazalarının büyük ilgi gördüğünü ifade etti.
Kazan-Kazan Anlayışı ve Yatırım Teşvikleri
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Afrikalı sorunlara Afrikalı çözümler” ve “eşit ortaklık” ilkelerinin ticari ilişkilere yön verdiğini belirten Demircan, kazan-kazan temelinde işbirliğine hazır olduklarını söyledi. Türk müteahhitlik firmalarının tecrübesinin Tunus’un nitelikli işgücüyle birleşerek başarılı ortaklıklar yaratabileceğini belirtti.
Tunus devletinin yabancı yatırımcılara yönelik önemli teşvikler sunduğunu da ekledi. Bu teşvikler arasında nanoteknoloji, biyoteknoloji, otomotiv, havacılık, yenilenebilir enerji ve bilgi iletişim teknolojileri gibi öncelikli sektörler yer alıyor. Yatırımcıların detaylı bilgi için Tunus Yabancı Yatırım Teşvik Ajansı (FIPA) sitesini inceleyebileceklerini belirtti.
Genç Girişimcilere Çağrı
“Genç girişimcilerimizin, Büyükelçiliğimizle ve şahsımla iletişim kurmaktan çekinmemelerini rica ediyorum. 7 gün 24 saat prensibiyle mesaimizi sürdürüyor; Türkiye ve Tunus iş dünyaları arasında gönül ve ortaklık köprüleri kurmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Disiplinle, ciddiyetle, iyi niyetle yola çıktıktan sonra aşamayacağımız engel yoktur.”