Türkiye’nin Emekli Gerçeği: Yoksulluk, Zorunlu Çalışma ve Artan İş Cinayetleri

Emekli Yılı’nda Türkiye’nin Yoksulluk Gerçeği

Türkiye’nin 2024 yılını “Emekli Yılı” olarak ilan etmesine rağmen, Derin Yoksulluk Ağı (DGA) tarafından yayımlanan rapor, yaşlı nüfusun içinde bulunduğu zorlu koşulları gözler önüne seriyor. Rapor, yaşlıların ciddi bir yoksullukla mücadele ettiğini ve gerekli sosyal desteklerden mahrum kaldığını ortaya koyuyor.

Yaşlı Nüfusun Ekonomik Durumu ve Riskler

Araştırmaya göre, 2024 itibarıyla 9 milyon olan yaşlı nüfusun 2 milyon 600 bini yoksulluk ve sosyal dışlanma riski altında yaşamaktadır. Türk-İş’in Haziran ayı verilerine göre bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti 33 bin 500 lira olarak hesaplanırken, en düşük emekli maaşı bu tutarın ancak yarısına denk gelmektedir. Raporda, maaş ve yardım zamlarının yüksek enflasyon ve özellikle büyükşehirlerdeki fahiş kiralar karşısında eridiği, bu durumun da yaşlıları çalışmaya mecbur bıraktığı vurgulanıyor. DGA verilerine göre, 2024’te yaşlı nüfusun yüzde 12,2’si aktif olarak işgücüne katılmıştır.

Çalışma Hayatının Acı Yüzü: İş Cinayetleri Artıyor

Geçim sıkıntısı nedeniyle çalışmak zorunda kalan yaşlılar, aynı zamanda iş güvenliği sorunlarıyla da karşılaşıyor. İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi (İSİG) tarafından yapılan bir araştırmaya göre, sadece Haziran ayı içerisinde 65 yaş üstü 15 işçi, önlenebilir iş kazaları sonucu hayatını kaybetmiştir. Bu durum, Türkiye’deki iş güvenliği standartlarının ne kadar yetersiz olduğunu bir kez daha kanıtlamaktadır.

Yetersiz Bakım Hizmetleri ve Sosyal Güvence

DGA’nın raporu, yaşlı nüfusun sağlık ve bakım ihtiyaçlarının da karşılanamadığına dikkat çekiyor. Verilere göre, 65 yaş ve üzeri her 5 yaşlıdan yaklaşık 4’ü en az bir kronik hastalığa sahip. Buna rağmen, son 12 ayda 75 yaş ve üzerindeki bireylerin sadece yüzde 5’i evde bakım desteği alabilmiştir.

Huzurevi ve Bakım Kuruluşlarının Durumu

Rapora göre, Türkiye’de yaklaşık 1,5 milyon bakıma muhtaç ve 1 milyona yakın kiracı yaşlı bulunmasına rağmen, sosyal hizmetler yetersiz kalmaktadır. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Aralık 2024 verilerine göre, ülkedeki yaşlı bakım kuruluşlarının toplam sayısı sadece 505‘tir. Bakanlığa bağlı 169 huzurevinin doluluk oranı yüzde 78’e ulaşmış durumda. Yeni zamlarla birlikte bu kurumların aylık ücretleri ise 9 bin ila 13 bin Türk Lirası arasında değişmektedir. Bu tablo, yaşlıların hem ekonomik hem de sosyal olarak ne denli kırılgan bir durumda olduğunu acı bir şekilde ortaya koymaktadır.