Sana Göre Haber

AB’nin İsrail’e Yaptırım Uygulamaması Kararı: Uzmanlardan ‘Siyasi ve Hayal Kırıklığı Yaratan Adım’ Tepkisi

AB’nin İsrail Kararı Uzmanları Hayal Kırıklığına Uğrattı

Avrupa Birliği (AB) ve uluslararası ceza hukuku uzmanları, Birliğin işgal altındaki Filistin topraklarında insan hakları ihlallerini belgelemesine rağmen İsrail’e yönelik herhangi bir yaptırım kararı almamasını “büyük bir hayal kırıklığı” olarak nitelendirdi. 15 Temmuz’da toplanan AB dışişleri bakanları, İspanya, İrlanda ve Slovenya gibi ülkelerin çağrılarına karşın, özellikle Almanya ve Avusturya’nın itirazları nedeniyle Ortaklık Anlaşması’nın askıya alınması konusunda uzlaşamadı. Bu durum, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar tarafından “diplomatik zafer” olarak yorumlanırken, uzmanlar ve sivil toplum kuruluşları kararı sert bir dille eleştirdi.

“Hukuki Değil, Siyasi Bir Karar”

İngiltere’deki Batı İngiltere Üniversitesi’nden uluslararası ceza hukuku profesörü Gerhard Kemp, AB’nin kendi raporlarını hiçe sayarak aldığı kararı AA muhabirine değerlendirdi. Kemp, bu durumun hukuki bir temelden yoksun olduğunu belirtti.

“Bana göre bu, hukuki bir değerlendirmeye, Gazze’de devam eden soykırım riskine ilişkin herhangi bir bağımsız hukuki değerlendirmeye dayanmayan siyasi bir kararın yansımasıdır.”

Profesör Kemp, AB’nin Gazze’deki durumu değiştirmek için İsrail’e ciddi baskı uygulama potansiyeli varken bunu yapmamasının hayal kırıklığı yarattığını ve Birliğin insan hakları savunucusu rolüne zarar verdiğini ifade etti. Ayrıca, üye devletlerin Soykırım Sözleşmesi çerçevesinde, AB’den bağımsız olarak harekete geçme yükümlülükleri olduğunu vurguladı.

Uluslararası Af Örgütü: “Tek Doğru Sonuç Anlaşmanın Askıya Alınmasıydı”

Uluslararası Af Örgütü Avrupa Kurumları Ofisi Direktörü Eve Geddie, AB Dış İlişkiler Servisi’nin İsrail’in uluslararası hukuka aykırı 38 ihlalini tespit ettiğini hatırlattı. Geddie, bu rapor ışığında toplantıdan çıkması gereken tek sonucun Ortaklık Anlaşması’nın askıya alınması olduğunu söyledi.

“(AB Dışişleri Bakanları Toplantısı) Bu toplantının tek bir yasal ve doğru sonucu olabilirdi, o da anlaşmanın askıya alınmasıydı. Bu kararın alınmaması, AB’nin kendi içindeki birliğini zayıflatmakla kalmıyor, aynı zamanda küresel düzeyde insan haklarını savunan bir aktör olarak imajını da sarsıyor.”

AB’nin İtibarı ve Birliği Risk Altında

Geddie, AB Komisyonu’nun Gazze’de yaşanan ve belgelenen soykırıma karşı 21 aydır yeterli adımı atmadığını ve bu durumun Komisyon’un kurucu anlaşmalardaki “koruyucu rolünü” yerine getirme konusunda kararlılık eksikliği gösterdiğini belirtti. Geddie’ye göre, AB ve üye ülkeler, İsrail’e verdikleri tüm desteği gözden geçirmelidir.

“Bu, siyasi yayın, silah ihracatı, yerleşimci sömürge projesini destekleme, İsrail ile devam eden bağlar ve ayrıcalıklı muamele yoluyla olabilir. Ellerindeki tüm araçları kullanmaları gerekmekte. Bu bir zorunluluktur.”

Geddie, AB’nin eylemsizliğinin devam etmesi halinde sadece Birliğin itibarının değil, aynı zamanda 27 üye ülkenin birliğinin de risk altında olduğunu, çünkü bu durumda üye devletlerin tek başlarına hareket etmek zorunda kalacaklarını sözlerine ekledi.

Exit mobile version