Sana Göre Haber

Güney Suriye’de Tarihi Gerilim Alevlendi: Süveyda Çatışmalarının Perde Arkası

Güney Suriye Krizinin Tarihi Kökenleri: Golan Tepeleri Komplosu

Güney Suriye’de devam eden çatışmaları tam olarak anlamak için hem coğrafi hem de tarihi hafızayı gözden geçirmek büyük önem taşımaktadır. Mevcut olaylar, geçmişte yapılan teslimiyet anlaşmaları ve bilinçli ihanetlerin bir zinciri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Tarih sahnesinde, Hafız Esad‘ın 1967 yılında stratejik öneme sahip Golan Tepeleri‘ni İsrail’e sattığı iddiaları, bölgedeki dengeleri değiştiren ilk adımdı. Suriye toprağı olan Golan’ın ‘sessizce’ İsrail’e devredilmesi, Esad’ın kendi iktidarını sağlamlaştırma hamlesi olarak yorumlanmaktadır. Bu devir, 1967 Arap-İsrail Savaşı‘nın, bilinen adıyla Altı Gün Savaşları‘nın da fitilini ateşlemiştir.

Bu savaşta İsrail, Mısır ordusuna karşı ezici bir üstünlük kurarak yaklaşık 300 uçağı daha havalanamadan imha etmiştir. Savaşın sonunda Batı Şeria, Gazze, Sina Yarımadası ve Golan ile Kuneytra’nın önemli bir bölümü İsrail işgali altına girmiştir.

Yanlış Bilgilendirme ve Darbe

Yıllar sonra ortaya çıkan detaylara göre, dönemin Suriye Savunma Bakanı Hafız Esad, operasyon merkezinin Tiberiye Cephesi’nden ilerleme önerisini reddetmiş ve 10 Haziran’da çatışmalar sürerken radyodan Kuneytra‘nın düştüğünü ilan etmiştir. Oysa şehir, bu ilandan 48 saat sonra düşmüştür. Bu bilinçli dezenformasyon, Suriye askerlerinin geri çekilmesine neden olmuştur. Bu teslimiyetin bir karşılığı olarak İsrail’in, Hafız Esad’ı iktidara getirecek 1970 darbesini desteklediği öne sürülmektedir.

İsrail Stratejisi ve Süveyda’daki Dürzi Faktörü

İsrail, sınır güvenliğini sağlamak ve tehditleri bertaraf etmek için kendisine sadık yönetimleri ve yerel grupları destekleme politikasını uzun süredir sürdürmektedir. Esad rejiminin zayıflamasıyla birlikte İsrail, Suriye’nin güneyindeki Dürzi çetelerini desteklemeye başlamıştır. Dürziler, Esad rejimi döneminde orduya asker vermiyor ve Süveyda bölgesinde kendi güvenliklerini sağlamak üzere silahlanıyorlardı.

İsrail’in Dürzi toplumuyla daima yakın ilişkileri olmuştur. Öyle ki, İsrail ordusunun yaklaşık %30’unun Dürzilerden oluştuğu ve bu grupların Gazze’deki operasyonlarda aktif rol aldığı bilinmektedir. İsrail sınırına yaklaşık 50 km uzaklıktaki Süveyda’da Dürzi gruplar, uyuşturucu ticaretinden elde ettikleri gelirle güçlenerek adam kaçırma, gasp ve hırsızlık gibi eylemlerle Arap aşiretlerini bölgeden göçe zorlamıştır.

Federasyon Girişimi ve Artan Gerilim

Suriye Devlet Başkanı Ahmed El Şara ile anlaşmazlık yaşayan Dürzi lider Muvaffak Tarif, temsilcisi Şeyh Hikmet El Hicri aracılığıyla Süveyda’da federatif bir yapı kurma girişiminde bulunmuş ve hükümet binalarına İsrail bayrağı çektirmiştir. El Hicri, İsrail’in Suriye’yi işgal etmesi çağrısında bulunarak, aksi takdirde İsrail ordusundaki Dürzi askerlerin silah bırakması için fetva yayınlayacağı tehdidinde bulunmuştur.

Çatışmaların Alevlenmesi ve Barış Gücü Müdahalesi

Gerilim, 4 ay önce Dürzi çetelerine mensup kişilerin Şam kırsalında adam kaçırma olaylarına karıştıkları gerekçesiyle tutuklanmasıyla zirveye tırmandı. Buna misilleme olarak Dürziler, Süveyda valisi Mustafa El Bekkur‘u kaçırarak tutuklularla takas etti. Olay sonrası serbest kalan vali görevinden istifa etti.

Yaklaşık 10 gün önce Arap aşiretlerinin, Dürzilerin kaçırdığı kişilere karşılık 10 Dürzi’yi rehin almasıyla çatışmalar şiddetlendi. Cumhurbaşkanı Ahmed El Şara, durumu kontrol altına almak için ABD, Türkiye, Ürdün ve Katar ile diplomatik temaslar yürüterek bölgeye bir Barış Gücü gönderilmesi kararını sağladı. Ancak Barış Gücü, şehre girer girmez Dürzi grupların saldırısına uğradı ve çatışmalarda 40 asker hayatını kaybetti.

İsrail Bombardımanı ve Soykırım İddiaları

Bu saldırı üzerine Cumhurbaşkanı Şara, orduyu bölgeye göndererek şehrin kontrolünü sağladı. Fakat Dürzi lider Muvaffak Tarif’in baskısıyla İsrail, 100 savaş uçağıyla Süveyda’yı iki gün boyunca bombaladı ve Suriye Ordusu geri çekilmek zorunda kaldı.

Bunun ardından Hikmet El Hicri‘ye bağlı çeteler, Süveyda’daki %30’luk Arap nüfusuna yönelik etnik temizlik hareketine başladı. Evler, iş yerleri ve araçlar yakılırken, keskin nişancılar sivilleri hedef aldı. Yaşananlar soykırım boyutuna ulaşırken, Arap kadınlarının

“Arap erkekleri neredesiniz?”

feryadı ülke geneline yayıldı. Bu çağrı üzerine Rakka, İdlib, Dera ve Halep’ten gelen Arap aşiretleri Süveyda’ya akın ederek şehrin yarısını kontrol altına aldı.

Ateşkes ve Mevcut Durum

Cumhurbaşkanı El Şara’nın ikinci kez Barış Gücü göndermesinin ardından 19 Temmuz 2025‘te kapsamlı bir ateşkes ilan edildi. 21 Temmuz 2025 itibarıyla çatışmaların büyük ölçüde durduğu ve Bedevi aşiretlerinin güçlerini şehir merkezinden çektiği bildirildi. Şehirde silah sesleri susmuş olsa da gerginlik devam etmektedir. Golan’da toplanan Dürziler, İsrail’in müdahalesi için eylemler yaparken, Arap aşiretleri ise Dürzi şehirlerindeki kuşatmayı kaldırmayı Gazze ablukasının sona ermesine bağladıklarını duyurdu.

Exit mobile version