Sana Göre Haber

İmam Hatipli Birinciye Tepki, Özel Okullara Sessizlik: Türkiye’nin Eğitimdeki Çifte Standardı Mercek Altında

Eğitimdeki Çifte Standart İddiaları: İmam Hatipli Birinci ve Özel Okul Başarıları

Türkiye’de eğitim sistemi üzerinden yeni bir tartışma alevlendi. İddialara göre, bir İmam Hatip Lisesi öğrencisinin sınavda birinci olması üzerine gösterilen tepkiler ile özel okullardan çok sayıda öğrencinin birinci çıkmasına yönelik sessizlik, toplumda “ikiyüzlülük” olarak nitelendiriliyor.

Başarılara Göre Değişen Tepkiler mi?

Tartışmanın merkezinde, sınav sonuçlarına yönelik çifte standart suçlaması yer alıyor. Anadolu’nun çeşitli illerinden; Trabzon, Ağrı, Keşan, Çanakkale ve Kırşehir‘den gelen bir öğrencinin başarısının ‘şüpheli’ olarak görülmesi eleştirilirken, önde gelen özel okullardan toplu birincilikler çıkmasının normal karşılandığı iddia ediliyor. Bu okullar arasında Bilfen Okulları‘ndan 73, TED Koleji, Uğur Okulları ve Bahçeşehir Koleji‘nden 49’ar birinci çıkması örnek gösteriliyor.

Siyasiler ve “Sahte Aydınlar” Neden Sessiz?

Eleştirilerin bir diğer odağında ise siyasetçiler ve aydınlar var. Özellikle Özgür Özel ve Turhan Çömez gibi isimlerin, İmam Hatipli öğrencinin başarısı karşısındaki tutumları ile özel okul başarıları karşısındaki sessizlikleri sorgulanıyor. Benzer şekilde, Terakki Vakfı Okulları ve Işık Okulları gibi kurumlardan gelen birinciliklere “soruları çaldılar” denilmemesi, bu eleştirileri güçlendiren bir argüman olarak sunuluyor. Metinde, bu durum “Sizin delikanlılığınız, Atatürkçülüğünüz ancak gariban Anadolu çocuğuna, imam hatipliye gelince ortaya çıkıyor,” sözleriyle ifade ediliyor.

“Asıl Derdiniz İslam mı?”

Yazıda, eleştirilerin temelinde İslam ve Anadolu’nun muhafazakar değerlerine karşı bir duruş olduğu öne sürülüyor. Yazar, muhataplarına şu şekilde sesleniyor:

“Oğlum mert olun, delikanlı olun! Açık açık derdinizin İslam olduğunu söyleyin. Anadolu’nun Müslüman evlatlarını bilim yuvalarında, devlet kademelerinde, akademide görmek istemediğinizi açık açık söyleyin, bitsin bu iş.”

Bu meydan okuma, tartışmanın sadece bir eğitim meselesi olmadığını, daha derin ideolojik ve kültürel bir ayrışmanın yansıması olduğunu iddia ediyor.

Tarihsel Göndermeler ve 15 Temmuz Vurgusu

Metin, eleştirilerini tarihsel referanslarla da destekliyor. Seddülbahir, Kut’ül Amare, Çanakkale, Mohaç ve Kudüs gibi zaferlere atıfta bulunularak, dış güçlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin her zaman yenilgiye uğratıldığı belirtiliyor. 15 Temmuz darbe girişimi ve Fetullah Gülen örneği verilerek, benzer girişimlerin millet tarafından püskürtüldüğü vurgulanıyor.

Ayrımcılığa Karşı Sert Uyarı

Son olarak, yazıda tüm öğrencilerin bu ülkenin evlatları olduğu belirtiliyor: “TED’deki de Bilfen’deki de Bahçeşehir’deki de, Terakki’deki de bizim evlatlarımız. Devlet liselerindeki bütün evlatlarımız gibi.” Ancak belirli bir kesimin, kendi konumlarını korumak adına öğrenciler arasında ayrımcılık yaparak toplumu kutuplaştırdığı iddia ediliyor ve bu tutumu sergileyenlerin “tarihin çöplüğünde” yerini alacağı ifade ediliyor.

Exit mobile version