TİHEK’ten Emsal Karar: Otizmli Öğrencinin Eğitim Hakkı İhlaline Son Verildi

Otizm spektrum bozukluğu (OSB) tanısı konan Ozan Barış isimli öğrencinin uzun yıllardır eğitim hakkından mahrum bırakılması, annesi ve aynı zamanda İstanbul Otizm Gönüllüleri Derneği Kurucu Üyesi olan avukat Sedef Erken’in yürüttüğü hukuk mücadelesiyle emsal bir kararla sonuçlandı. Türkiye’de ilk defa bir kamu kurumu, “makul düzenleme yapmamak” suretiyle ayrımcılık yaptığı gerekçesiyle Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) tarafından cezalandırıldı.

TİHEK: Eğitim Hakkının Engellenmesi Açık Bir Ayrımcılıktır

TİHEK tarafından verilen kararda, öğrencinin resmi olarak kayıtlı olduğu okullarda fiilen eğitim alamadığına dikkat çekildi. Kararda, Ozan Barış’ın ikamet ettiği bölgedeki uygun okulda açılan özel eğitim sınıfının daha sonra kapatılmasıyla eğitim sisteminin dışına itildiği vurgulandı. Sürecin kasıtlı olarak yavaşlatılması ve kamu otoritelerinin anayasal sorumluluklarını yerine getirmemesi, kurum tarafından “ayrımcılık” olarak nitelendirildi.

“Eşitlik İlkesine Aykırı Bir Pasiflik”

TİHEK’in karar metninde yer alan ifadeler, durumun ciddiyetini ortaya koydu:

“Otizmli öğrenci, kamu idaresinin pasifliği nedeniyle bir yılı aşkın süre eğitim hakkından mahrûm kalmıştır. Bu süreçte eğitim hakkının gerektirdiği hız ve hassasiyetle hareket edilmemesi, eşitlik ilkesine aykırıdır.”

Kararda, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün üzerine düşen makul düzenleme yükümlülüğünü yerine getirmediği ve bu durumun öğrencinin eğitime fiilen ulaşamamasına neden olarak açık bir ayrımcılık teşkil ettiği kesin bir dille belirtildi.

Anne Erken: “Bu Karar Binlerce Çocuğun Sesi Oldu”

Kararın yalnızca kendi oğlu için değil, benzer durumda olan tüm engelli çocuklar için bir umut olduğunu belirten anne Sedef Erken, duygularını şu sözlerle ifade etti:

“Bu karar sadece oğlum için değil, eğitim sisteminin dışında bırakılan ya da hakkı olan eğitimi alamayan binlerce engelli çocuk için önemli. Artık kimse ‘okulumuz proje okulu, özel eğitim sınıfı açmayız’ diyemeyecek.”