Üniversite Diploması Artık İşe Yaramıyor mu?
Yapılan son çalışmalar, Amerika Birleşik Devletleri’nde yüksek öğrenimin kariyer başlangıcında sağladığı avantajların azaldığını ortaya koyuyor. Özellikle Z kuşağı, sahip oldukları diplomaların iş dünyasında beklenen karşılığı vermediğini düşünüyor ve yeni veriler bu düşüncenin bir doğruluk payı taşıdığını gösteriyor.
Yeni Mezunlarda İşsizlik Endişe Verici Boyutta
Fortune’dan Preston Fore’un haberine göre, ABD’de 22-27 yaş arası erkekler arasında işsizlik oranı, üniversite diploması olanlar ve olmayanlar için neredeyse eşitlendi. Bu durum, işverenlerin diploma şartını esnetmesi ve genç erkeklerin kurumsal kariyerler yerine kalifiye mesleklere yönelmesiyle açıklanıyor. Z kuşağı genel olarak iş piyasasına girmekte zorlansa da, bu durumdan en çok etkilenenlerin genç erkek üniversite mezunları olduğu görülüyor. Federal Rezerv’in en son verilerine göre, yeni üniversite mezunları arasındaki işsizlik oranı yaklaşık yüzde 5,5 oranında arttı.
Financial Times’ın ABD Güncel Nüfus Araştırması verileriyle yaptığı analize göre, 22-27 yaş arasındaki tüm genç çalışanlar arasındaki yüzde 6,9‘luk genel oranın altında kalsa da, üniversite diplomalı erkekler artık üniversite eğitimi almamış akranlarıyla neredeyse aynı işsizlik oranına sahip. 2010’ların başında, üniversite mezunu olmayan erkeklerde işsizlik yüzde 15‘in üzerindeyken, mezunlarda bu oran sadece yüzde 7 civarındaydı. Bu çarpıcı değişim, diplomanın iş piyasasındaki değerinin neredeyse ortadan kalktığını gösteriyor.
İstihdam Oranlarında Cinsiyete Göre Farklılıklar
Financial Times analizine göre, üniversite mezunu Amerikalı erkeklerin yüzde 7’si işsizken, kadınlarda bu oran yüzde 4 seviyesinde. Bu farkın arkasında sağlık hizmetleri gibi kadınların daha yoğun olduğu sektörlerdeki büyümenin etkili olduğu düşünülüyor. ABD Çalışma İstatistikleri Bürosu, gelecek on yılda sağlık sektörünün diğer tüm mesleklerden çok daha hızlı büyüyeceğini ve her yıl yaklaşık 1,9 milyon yeni pozisyon yaratacağını öngörüyor.
Indeed kariyer uzmanı Priya Rathod, “Sağlık sektörü, tıbbi bakıma olan sürekli talep nedeniyle durgunluğa karşı oldukça dayanıklıdır.”
Ayrıca, kadınlar ve erkekler kariyer hedeflerine uymayan işleri kabul etme konusunda farklı eğilimler gösteriyor. Küresel işe alım ajansı Bentley Lewis’in CEO’su Lewis Maleh bu durumu şöyle açıklıyor:
“Kadınlar, kariyer hedefleriyle tam uyumlu olmasa bile iş tekliflerini kabul etmede daha esnek davranıyor. Erkekler ise genellikle ideal kariyer yollarıyla uyumlu veya yeterli ücret ve statü sunan rollere yöneliyor.”
Z Kuşağı Erkekleri Mesleki Eğitime Yöneliyor
Birçok Z kuşağı üyesi, günümüz iş piyasasının zorluklarını bizzat tecrübe ediyor. Gençlerin yaklaşık yüzde 11’i NEET (istihdam, eğitim veya mesleki eğitimde olmayan) olarak sınıflandırılıyor. Pew Araştırma Merkezi’ne göre, genç üniversite öğrencilerinin sayısı 2011 ile 2022 arasında yaklaşık 1,2 milyon kişi azaldı. Bu düşüşte cinsiyet ayrımı dikkat çekiyor: erkek öğrenci sayısı yaklaşık 1 milyon azalırken, kadın öğrenci sayısı 200 bin azaldı.
Bu değişimin önemli bir nedeni, erkek egemen olma eğilimindeki kalifiye iş kollarındaki artıştır. Ulusal Öğrenci Değişim Merkezi Araştırma Merkezi verilerine göre, iki yıllık meslek okullarına kayıtlar 2020’den bu yana yüzde 20 artarak 850.000’den fazla yeni öğrenciye ulaştı. Milyarder yatırımcı ve Kind’ın kurucusu Daniel Lubetzky de bu trendi destekliyor:
“Mesleki eğitim; marangozluk veya tamircilik gibi alanlar, gerçekten iyi maaşlar sunan büyük fırsatlar barındırıyor. Harika fikirleri olan ve üniversiteye gitmek istemeyen insanlar için üniversitenin zorunlu olduğunu düşünmüyorum.”
