Ankara Adliyesi’nde, bazı savcılara ait şifreler kullanılarak Ulusal Yargı Ağı Sistemi (UYAP) üzerinden soruşturma dosyalarını usulsüzce kapatan zabıt katibi Ahmet Yılmaz ve beraberindeki 15 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı. Savcılık, Yılmaz için rekor bir ceza olan 1190 yıl 5 ay hapis talep etti.
Eski Eşin İhbarı ve Ses Kaydı Komployu Ortaya Çıkardı
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, zabıt katibi Ahmet Yılmaz’ın eski eşi Z.E.’nin ihbarıyla başladı. Z.E., Yılmaz’ın, FETÖ firarisi olduğu belirtilen avukat Muhammet Talha Bol’dan aldığı talimatlarla, para karşılığında dosyalardaki tedbir kararlarını kaldırdığını ve takipsizlik kararları verilmesini sağladığını bildirdi. Soruşturma sonucunda, aralarında Ahmet Yılmaz’ın da bulunduğu 16 şüpheli hakkında ‘Silahlı terör örgütüne yardım’, ‘Rüşvet almak’, ‘Zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik’, ‘Suçluyu kayırma’ ve ‘Silahlı terör örgütüne üye olma’ suçlarından dava açıldı.
Ses Kaydı Delil Oldu
İddianamede, soruşturmanın başlangıcı olan ihbar detaylandırıldı. Ahmet Yılmaz’ın eski eşi Z.E., boşanma aşamasındayken savcılığa başvurarak eşinin usulsüzlüklerini anlattı. Z.E., Yılmaz’ın avukat Bol’un talepleri doğrultusunda para karşılığı işlem yaptığını, hatta bir defasında rüşvet parasını kendisinin teslim aldığını itiraf etti. Eşinin bu yasa dışı faaliyetlerine dair gizlice aldığı bir ses kaydını da delil olarak savcılığa sundu.
Zabıt Katibinin İtirafları ve Usulsüz İşlemler
Yapılan incelemelerde, Ahmet Yılmaz’ın Terör Suçları Soruşturma Bürosu’nda görev yaptığı dönemde çok sayıda usulsüz işlem gerçekleştirdiği tespit edildi. Katibin, dosya numaralarını ve taraf isimlerini değiştirdiği, evrakları sildiği ve dosyaların içeriğini boşalttığı belirlendi. Bu işlemleri hem kendi şifresiyle hem de birlikte çalıştığı savcıların UYAP şifreleriyle sisteme girerek yaptığı anlaşıldı.
“Anlaşıp da Hesabıma Para Yatmayan Dosya Olmadı”
İddianamede ifadesine yer verilen tutuklu zabıt katibi Ahmet Yılmaz, 2021 yılından itibaren maddi sorunlar yaşadığını ve psikolojisinin bozulduğunu öne sürdü. Avukat Muhammet Talha Bol ile adliyede tanıştığını belirten Yılmaz, şunları itiraf etti:
“Yurt dışı yapılanması dosyalarını genelde ben yapıyordum. Bir dosyada avukata, ‘Bu durumu çözerim, 300 bin lira gönder’ dedim. 220 bin liraya anlaştık. Bu dosyalarda ücreti kafama göre alıyordum. Beni arayıp ‘bu kişi gariban’ dediklerinde düşük miktarlar yazıyordum. Parasız yaptığım iş de oldu. Ama avukatla anlaşıp da hesabıma para yatmayan dosya olmadı.”
“Savcıların Bilgisi ve Rızası Yoktu”
Yılmaz, birlikte çalıştığı Cumhuriyet savcıları B.T., Z.E. ve A.T.G.’nin UYAP ve e-imza şifrelerini bildiğini ancak bilgisayar açılış şifrelerini bilmediğini söyledi. Savcı onayına tabi olan yakalama kaldırma, müzekkere yazma ve KYOK (Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar) verme gibi kritik işlemleri savcıların bilgisayarlarından ve e-imzalarıyla gerçekleştirdiğini kabul eden Yılmaz, “Savcıların bu durumlardan bilgisi ve rızası yoktu. Bu olaylardan menfaat temin etmediler” şeklinde ifade verdi.
Rekor Hapis Cezası ve Diğer Şüpheliler İçin Talepler
İddianamede, Ahmet Yılmaz’ın görevli savcıların UYAP şifreleriyle yetkisiz kararlar aldığı, sahte evraklarla dosya oluşturduğu ve bu işlemler karşılığında maddi menfaat temin ettiği vurgulandı. Bu eylemleri nedeniyle Yılmaz’ın ‘Bilişim sistemine girme’, ‘Gizliliğin ihlali’, ‘Zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik’, ‘Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’, ‘Suçluyu kayırma’, ‘Rüşvet almak’ ve ‘Silahlı terör örgütüne yardım’ suçlarından toplamda 1190 yıl 5 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Eski Eşe Etkin Pişmanlık Talebi
Öte yandan, olayları ihbar eden eski eş Z.E.’nin ‘Rüşvete aracılık etme’ suçunu işlediği ancak ihbarı sayesinde ‘etkin pişmanlık’ hükümlerinden yararlanması gerektiği belirtilerek, hakkında ‘Ceza verilmesine yer olmadığına’ karar verilmesi istendi. Diğer 15 şüpheli için ise çeşitli suçlardan hapis cezaları talep edildi.