Belçika’da Göçmenler İçin Yeni Dönem: Aile Birleşimi Yasası Sıkılaştırıldı
Brüksel’de bulunan ve 1960’larda inşa edilmiş 12 katlı bir beton blok olan Göçmenlik Ofisi, binlerce göçmen ve ailesinin geleceği hakkında kararların alındığı kritik bir merkezdir. Son zamanlarda, bu merkezin sunduğu hizmetlerden biri olan aile birleşimi, ülke siyasetinin en hararetli tartışma konularından biri haline geldi.
Geçtiğimiz hafta Belçika parlamentosu, ülkede yasal olarak ikamet eden yabancıların aile üyelerini yanlarına getirmelerine olanak tanıyan aile birleşimi programına erişimi kısıtlayan yeni bir yasa tasarısını onayladı.
Yeni Yasanın Getirdiği Kısıtlamalar Neler?
Yeni düzenleme ile birlikte göçmenler için bir dizi zorlayıcı kural getirildi. Bu kurallar, hem başvuru sürecini hem de mali yeterlilik şartlarını önemli ölçüde değiştiriyor.
- Mülteciler İçin Süre Kısıtlaması: Mülteci statüsündeki kişiler, aile birleşimi başvurularını yapmak için sadece altı ay gibi kısıtlı bir süreye sahip olacak.
- İkincil Koruma Sahipleri İçin Bekleme Süresi: Mülteci statüsü dışında ikincil koruma hakkı bulunanlar ise başvuru yapabilmek için iki yıl beklemek zorunda kalacaklar.
- Artırılan Gelir Şartı: Başvuru için gerekli olan asgari gelir seviyesi yükseltildi.
Mali kaynak şartı da önemli ölçüde ağırlaştırıldı. Göçmenlerin artık ayda yaklaşık 2.300 avro kazanması gerekiyor; bu miktar daha önce 2.100 avro seviyesindeydi. Ayrıca, bu tutar her ek aile bireyi için %10 oranında artırılıyor.
Brüksel merkezli sivil toplum kuruluşu Vluchtelingenwerk Vlaanderen’den politika uzmanı Thomas Willekens, durumu şöyle özetliyor: “Eğer bir kişi eşini ve iki çocuğunu getirmek istiyorsa, net 2.700 avro kazanması gerekiyor. Bu miktar çok yüksek ve ortalama bir Belçikalı çalışanın bile bu kadar kazanmadığını” vurguluyor.
Hükümetin Amacı ve Eleştiriler
Flaman milliyetçisi Belçika İltica ve Göç Bakanı Anneleen Van Bossuyt, bu yeni önlemleri kararlılıkla savunuyor. Teklifi ilk sunan bakan, “İnsan akışını azaltmamız gerekiyor. Toplumumuz artık bu yükü kaldıramıyor,” şeklinde konuştu. Hükümetin temel hedefi, aile birleşimi yoluyla ülkeye gelen göçmenlerin sayısını düşürmek. Göçmenlik Ofisi verilerine göre, geçen yıl AB dışı ülkelerden 20.724 kişi bu programla Belçika vizesi aldı. Yetkililer ayrıca vatandaşlık başvuru ücretini de 150 avrodan 1.000 avroya çıkardı.
Yeni Kuralların Tehlikeli Sonuçları
Thomas Willekens’e göre bu kurallar, aile birleşimini fiilen imkânsız hale getirerek aileleri daha da savunmasız bir konuma itiyor.
“Belçika’daki mülteciler için sonuç, ailelerinden uzun süre ayrı kalmak olacak ve bu da onların topluma uyumlarını ve entegrasyonlarını etkileyecek. Örneğin Afganistan’daki eşiniz için endişelenirken dil öğrenmek çok zor. Mülteciler ve geldikleri ülkeler açısından da eskiden Belçika’ya gelmek için bu güvenli ve yasal yolu kullanabiliyorlardı; artık bu erişim kapanıyor. Dolayısıyla kaçakçılara yönelmek zorunda kalacaklar.”
Avrupa Genelinde Yayılan Bir Eğilim
Belçika, göçmenlik politikalarını sıkılaştıran tek Avrupa ülkesi değil. Bu durum, kıta genelinde yayılan bir eğilimin parçası olarak görülüyor.
- Portekiz: Geçtiğimiz hafta aile birleşimine daha katı koşullar getirdi.
- Almanya: Milletvekilleri, mülteci statüsüne sahip olmayanlar için aile birleşimi programını askıya aldı.
- Avusturya: Aile birleşimini altı aylığına durdurdu; başvurular alınsa da işleme konulmuyor.