AK Parti MYK Toplantısı Sonrası Önemli Açıklamalar
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından gündeme dair kritik değerlendirmelerde bulundu. Çelik, partinin 14 Ağustos’ta kutlanacak 24. yaş günü sonrası yeni bir kampanya başlatılacağını duyurdu.
Konuşmasına Erzurum Kongresi ve Hatay’ın ana vatana katılışının yıl dönümlerini kutlayarak başlayan Ömer Çelik, Erzurum Kongresi’ndeki “Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür bölünemez” ilkesinin önemini vurguladı. Bu vesileyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve Hatay’ın ilk cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen’i rahmetle andı.
Gazze Gündemi ve Netanyahu Eleştirisi
Toplantıların en önemli gündem maddesinin her zaman Gazze olduğunu belirten Çelik, insani yardımların engellenmesi ve devam eden kuşatmanın soykırım suçunun tüm unsurlarını taşıdığını ifade etti. İnsani yardım koridorunun açılması için küresel bir mücadelenin şart olduğunu vurguladı.
“Bölge barışı ve dünya barışı için bir numaralı tehdit Netanyahu hükümetidir. Eğer birileri İsrail’in güvenliğinin tehdit altında olduğunu söylüyorsa, İsrail’in güvenliğini tehdit eden ana unsurun Netanyahu hükümeti olduğunu net bir şekilde görmelidir.”
Çelik, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin konuyla ilgili yalan haberleri yalanlamaya devam edeceğini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın diplomatik çabalarının sürdüğünü ekledi.
İsrail’in Suriye’ye Yönelik Saldırıları
İsrail’in Suriye’deki istikrarsızlaştırma girişimlerine de değinen Çelik, Süveyda’da İsrail yanlısı bir grubun sabotaj girişiminde bulunduğunu ve Netanyahu hükümetinin bunu bahane ederek Suriye’ye saldırdığını belirtti. Çelik, “İsrail’in Suriye’yi bölme ve istikrarsızlaştırmasına dönük her faaliyetin milli güvenliğimiz açısından doğrudan tehdit teşkil ettiğini ifade etmek isterim. Biz Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve milli egemenliğine sonuna kadar sahip çıkılması gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.
‘Etnik ve Mezhepsel Gerilim’ İddiaları
Bazı Batılı yayın organlarının Suriye’deki olayları “etnik ve mezhepsel gerilim” olarak yansıtmasını eleştiren Çelik, asıl sorunun vekalet savaşları yürüten yabancı devletler olduğunu söyledi. Süveyda’daki grubun tüm Dürzileri temsil etmediğini ve Velid Canbolat gibi Dürzi liderlerin de Suriye’nin birliğini savunduğunu kaydetti.
İç Politikada Öne Çıkanlar: LGS ve Terörle Mücadele
İmam Hatip Okullarına Yönelik Eleştiriler
Geçen haftaki LGS tartışmalarına atıfta bulunan Çelik, muhalefetin imam hatip okullarını “haksız, şuursuz ve vahşi” bir şekilde hedef aldığını belirtti. Başarılı öğrencilerin ve ailelerinin kimlikleri üzerinden hedef gösterilmesini “vahşet siyaseti” olarak nitelendirdi ve buna izin vermeyeceklerini söyledi.
Terörsüz Türkiye Süreci
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Terörsüz Türkiye” konusundaki hassasiyetini hatırlatan Çelik, bu süreçle ilgili kafa karıştırmaya yönelik girişimlere dikkat çekti. Cumhurbaşkanı’nın “Su tersine akmaz” sözünü yineleyen Çelik, “Türkiye terörle mücadelesi konusundaki kararlılığından vazgeçmiş değildir. Türkiye’nin bir devlet politikası olarak yürürlüğe koyduğu Terörsüz Türkiye süreci de büyük bir hassasiyetle ve titizlikle yürütülecektir.” diye konuştu. AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın odağının terör örgütünün feshi ve silahların bırakılması olduğunu vurguladı.
Meclis Komisyonu ve Sivil Siyaset Vurgusu
Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin Meclis’te kurulacak komisyon hakkındaki bir soruya yanıt veren Çelik, Meclis Başkanı’nın günler içerisinde kapsayıcı bir komisyonu hayata geçireceğini düşündüğünü belirtti. Çelik, “Esası nedir? Bir memleketin meselelerinin konuşulacağı, buraya dönük olarak herhangi bir meselenin kabullerinin ve itirazlarının ortaya koyulacağı yer yüce Meclis’tir.” dedi.
Komisyonu reddetme çağrılarını “siyasetsizleşmeyi pekiştiren” ve “siyaset üzerinde vesayet kurmaya çalışanların dili” olarak tanımlayan Çelik, sivil siyasetin gücüne inandıklarını ve en geniş zeminde konunun tartışılmasının değerli olduğunu sözlerine ekledi.