Columbia Üniversitesi’nden Yahudi Öğrencileri Koruma İhlali Nedeniyle Dev Anlaşma
Columbia Üniversitesi Rektörlüğü, ayrımcılık karşıtı yasaların ihlal edildiği iddialarına yönelik yürütülen çok sayıda soruşturmayı sonlandırmak amacıyla ABD hükümetiyle bir uzlaşmaya vardığını duyurdu. Üniversite yönetimi, özellikle Yahudi öğrencileri koruyamadığı yönündeki eleştirilerin ardından kurumda kapsamlı bir reforma ihtiyaç duyulduğunu kabul etti.
Anlaşmanın Detayları ve Mali Yükümlülükler
Varılan uzlaşma çerçevesinde Columbia Üniversitesi’nin yerine getireceği yükümlülükler şu şekilde sıralanıyor:
- Üniversite, üç yıllık bir süre zarfında hükümete toplam 200 milyon dolar ödeme yapacak.
- Ayrıca, ABD Eşit İstihdam Fırsatı Komisyonu (EEOC) tarafından yürütülen ayrı bir soruşturma için 21 milyon dolar ödenerek bu dosya da kapatılacak.
- Anlaşma sayesinde Columbia Üniversitesi, öğrenci ve akademik personel alımları ile kurumsal karar alma süreçlerinde yeniden bağımsızlığını kazanacak.
- Mart 2025’te iptal edilen federal fonlarının büyük bir bölümünü geri alma imkanına kavuşacak.
Trump’tan Anlaşmaya Destek
Eski ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social platformu üzerinden yaptığı açıklamada, Columbia Üniversitesi ile varılan tarihi anlaşmadan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Trump, üniversitenin ABD hükümetine 200 milyon dolar ceza ödemeyi kabul ettiğini vurgulayarak, bu adımı Yahudi öğrenci ve çalışanların haklarını savunma yolunda önemli bir gelişme olarak niteledi.
Olayların Geçmişi: Kampüsteki Filistin Protestoları
Columbia Üniversitesi’ndeki gerilim, 16 Nisan 2024 tarihinde Filistin destekçisi öğrencilerin başlattığı bir eylemle tırmanmıştı. Öğrenciler, okulun İsrail’in Gazze’deki operasyonlarını destekleyen şirketlere yönelik finansal yatırımlarını protesto etmek amacıyla kampüs bahçesinde ‘Gazze Dayanışma Kampı’ kurarak oturma eylemi başlatmıştı. Gösterilerin ikinci gününde, dönemin rektörü Minouche Shafik‘in talebiyle kampüse giren polis, 108 öğrenciyi gözaltına almıştı.
Müzakerelerin sonuçsuz kalması üzerine 29 Nisan 2024‘te öğrenciler, okulun simgesel yapılarından Hamilton Hall’u işgal etmişti. Bir gün sonra polis, okul yönetiminin çağrısıyla binaya müdahale ederek onlarca öğrenciyi gözaltına almış ve kampüsteki çadırları dağıtmıştı. Donald Trump yönetimi daha önce, 7 Mart’ta ‘antisemitizmle mücadelede yetersiz kaldığı’ gerekçesiyle üniversitenin 400 milyon dolarlık federal fonunu askıya almıştı. Columbia’da başlayan bu protesto dalgası, ABD genelinde 50’den fazla üniversiteye yayılmış ve bu gösterilerde 3.100’den fazla kişi gözaltına alınmıştı.
