Türkiye’nin Hava Gücünde Yeni Bir Dönem: Eurofighter Typhoon Hamlesi
Türkiye, 2019 yılında F-35 Müşterek Taarruz Uçağı programından çıkarılmasının ardından hava kuvvetlerinde doğabilecek operasyonel zafiyeti önlemek amacıyla kritik bir adım attı. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Birleşik Krallık Savunma Bakanı John Healey, IDEF 2025 fuarı kapsamında Eurofighter Typhoon savaş uçaklarının Türkiye’ye satışı için bir mutabakat zaptı imzalayarak bu süreci resmiyete döktü.
Stratejik Bir Köprü: Neden Eurofighter Typhoon?
Türkiye’nin Eurofighter Typhoon tedarik etme kararı, milli gurur projesi olan Milli Muharip Uçak (MMU) KAAN‘ın tam operasyonel kapasiteye ulaşmasına kadar geçecek sürede ortaya çıkabilecek taktiksel ve teknolojik açıkları kapatmaya yönelik stratejik bir geçiş çözümü olarak öne çıkıyor. NATO DIANA Proje Hakemi ve Savunma Sanayii uzmanı Arda Mevlütoğlu, bu alımın önemini şu sözlerle vurguluyor:
“Bu adım, özellikle bölgedeki yoğun askeri ve teknolojik tehdit ortamında caydırıcılığın korunması açısından kritik bir köprü görevi görecektir.”
F-35 Sonrası Alternatif Arayışları
F-35 programından çıkarılmanın ardından Türkiye, hava gücünü modernize etmek amacıyla ABD’den 40 adet yeni F-16V alımı ve mevcut 79 uçağın modernizasyonu için girişimlerde bulunmuştu. Ancak bu sürecin uzaması ve bölgedeki askeri dengelerin hızla değişmesi, ek bir caydırıcı güce olan ihtiyacı belirginleştirdi. Türkiye bir yandan da yerli Özgür Projesi ile F-16 filosunu geliştirmeye devam etmektedir.
Eurofighter Typhoon’un Teknik Özellikleri ve Yetenekleri
Avrupa’nın ortak üretim savaş uçağı olan Eurofighter Typhoon, sahip olduğu üstün özelliklerle modern hava muharebelerinin gereksinimlerini karşılıyor. Uçağın öne çıkan teknik kabiliyetleri şunlardır:
- Yüksek manevra kabiliyeti ve art yakıcı kullanmadan süpersonik hıza çıkabilme (supercruise).
- Gelişmiş AESA radar teknolojisi ile üstün tespit ve takip yeteneği.
- Kapsamlı özsavunma sistemleri ve elektronik harp kabiliyetleri.
- Meteor, AMRAAM, IRIS-T gibi hava-hava ve Storm Shadow gibi hava-yer görevlerine uygun geniş mühimmat yelpazesi.
Typhoon jetleri, “Tranche” olarak adlandırılan farklı üretim bloklarına sahiptir. Türkiye’nin, en güncel teknolojilere sahip Tranche 3A veya Tranche 4 versiyonlarına odaklanması beklenmektedir.
Bölgesel Denge ve Stratejik Zorunluluklar
Türk Hava Kuvvetleri envanterinde yaklaşık 240 adet F-16 ve 25 adet F-4E/2020 uçağı bulunmaktadır. Ancak komşu ülkelerdeki modernizasyon faaliyetleri, Türkiye için yeni bir değerlendirmeyi zorunlu kılmaktadır. Yunanistan’ın Rafale jetleri tedarik etmesi ve F-16’larını F-16V seviyesine yükseltmesi, İsrail’in ise F-35I filosunu 75’e çıkarma planları, bölgedeki hava üstünlüğü rekabetini artırmaktadır. Bu durum, Türkiye’nin hava gücünü acilen güncellemesini gerektirmektedir.
Geleceğin Hava Gücü: KAAN, Kızılelma ve Ötesi
Türkiye, bir yandan mevcut filosunu modernize ederken diğer yandan geleceğin hava gücünü şekillendirecek projelere odaklanmış durumda. MMU KAAN, Anka-3 ve Kızılelma gibi insanlı ve insansız muharip platformlar, uzun vadeli stratejinin temelini oluşturuyor. Ancak bu projelerin tam anlamıyla olgunlaşması ve seri üretime geçmesi zaman alacaktır. Bu nedenle Eurofighter Typhoon alımı, Türk Hava Kuvvetleri’nin ara dönemde caydırıcılığını ve operasyonel etkinliğini sürdürmesi için hem teknik hem de stratejik açıdan en doğru çözümlerden biri olarak değerlendirilmektedir.