Hablemitoğlu Davasında Savcıdan Kritik Değişiklik: Cinayet Artık ‘Siyasi’
Katledilen akademisyen Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu cinayetine ilişkin Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden davada, dosya savcısı Zafer Ergün esasa ilişkin mütalaasını mahkemeye sundu. Savcı Ergün’ün, önceki iddianamenin aksine cinayetin “siyasi nedenle” işlendiğini savunması, dava sürecinde önemli bir U dönüşü olarak kayıtlara geçti.
İddianameden Mütalaaya Değişen Sebep
Yaklaşık beş yıldır süren davanın en kritik aşamalarından birinde, savcı Ergün, 21 günde hazırladığı mütalaasını tamamladı. İddianamede cinayetin “para karşılığı” işlendiği belirtilirken, yeni mütalaada bu iddiadan vazgeçildi. Mütalaada yer alan ifadeler şu şekilde:
“Yapılan soruşturma ve kovuşturma sonucunda, Necip Hablemitoğlu’nun öldürülmesi eyleminde, adi bir cinayet sebebinin bulunmadığı, cinayeti doğuran sebeplerin maktulün hayatı, çalışmaları, düşünceleri ve siyasi görüşlerinin bir kesim tarafından rahatsız edici olarak bulunması olduğu, oluşan bu rahatsızlık sonucunda işlenen adam öldürme eyleminin ‘siyasi bir cinayet’ olarak görülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.”
6 Sanığa Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Talebi
Savcılık mütalaasında, sanıklardan emekli Albay Levent Göktaş, Tarkan Mumcuoğlu, Fikret Emek, Nuri Gökhan Bozkır, Aydın Köstem ve Enver Altaylı için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Sanık Mehmet Narin’in ise örgüt üyeliği suçundan cezalandırılması istendi. Hayatını kaybettiği belirtilen FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen hakkındaki davanın ise düşürülmesi talep edildi.
Yeni Olay Örgüsü ve Tetikçi Tartışması
Mütalaada, sanık Göktaş liderliğinde diğer sanıkların TSK’deki görevlerini kötüye kullanarak bir “silahlı suç örgütü” kurduğu ileri sürüldü. Bu örgütün, FETÖ yöneticisi olduğu iddia edilen Mustafa Özcan ve Enver Altaylı’nın azmettirmesiyle Hablemitoğlu’nu hedef aldığı ve cinayeti sanık Mumcuoğlu’nun ele geçirilemeyen bir silahla işlediği savunuldu. Savcı Ergün, tetikçi olduğu iddia edilen Mumcuoğlu’nun olay tarihinde Kazakistan’dan Türkiye’ye geliş yolunun tespit edilememesinin, hakkındaki suçlamayı ortadan kaldırmayacağını belirtti. Ergün, sanığın sahte pasaportla ülkeye girmiş olabileceği ihtimali üzerinde durdu. Ayrıca, Mumcuoğlu’nun Kazakistan’da olduğunu söyleyen tanık ifadelerinin üzerinden uzun zaman geçtiği için dikkate alınmamasını istedi. Dava, 20 Ekim‘de tarafların mütalaaya karşı savunmalarıyla devam edecek.