Laiklik Meclisi’nden Lozan Vurgusu: “Cumhuriyetin Temelidir”
Laiklik Meclisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş senedi olarak kabul edilen Lozan Barış Antlaşması‘nın 102. yıldönümü vesilesiyle önemli bir yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, Lozan’ın onurlu ve kalıcı barışın güvencesi olduğu vurgulanarak, antlaşmanın cumhuriyetin temel taşı olduğu ve tartışmaya açılamayacağı belirtildi.
Meclis, yaptığı açıklamada, “Lozan Antlaşması’nın 102. yılında ülkemiz, karşı devrim sürecinin en sert saldırılarıyla karşı karşıya. Emperyalizme karşı zaferin son etabı olan Lozan, aynı zamanda, Laik Cumhuriyet’in bağımsızlık ve esas olarak da kuruluşunun ve onurlu barışın ilanıdır” ifadelerine yer verdi.
Çağdaş ve Laik Cumhuriyetin Yolu Lozan ile Açıldı
Açıklamada, Lozan Antlaşması’nın emperyalistlerin dayattığı çok hukuklu yapıyı reddederek hukuk birliği ve yurttaşlık temelini attığına dikkat çekildi. “Cumhuriyet’in kuruluşu için Sevr Antlaşması‘yla birlikte Osmanlı’nın tarihe gömüldüğü, yabancı sermayenin ayrıcalıklarının reddedildiği, kapitülasyonlardan kurtularak bağımsızlığın ve egemenliğin kazanıldığı büyük adımdır. Dolayısıyla, Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli Lozan’da oluşturulmuş, çağdaş ve laik cumhuriyetin yolu Lozan ile açılmıştır” denildi.
Açıklamanın devamında, 1950’li yıllardan itibaren emperyalizm güdümlü siyasi iktidarların laik cumhuriyeti ve egemenlik haklarını zayıflattığı, NATO üyeliği ile Türkiye’nin emperyalist savaşların bir parçası haline getirildiği ve darbelerle ülkenin ilerici birikiminin yok edilmeye çalışıldığı iddia edildi.
“Egemenliğin ve Ülkemizin Varlığı Hedef Alınıyor”
AKP iktidarının, emperyalizmin Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) bir parçası olduğu öne sürülen açıklamada, “Bu karşı devrim sürecinde laik cumhuriyet tasfiye edilirken, onun temeli olan Lozan Antlaşması da hedef alınmaktadır. Bu açıkça egemenliğin ve ülkemizin varlığının hedef alınması demektir” denilerek durumun ciddiyetine işaret edildi. Ayrıca, siyasi iktidar ve diğer bazı çevrelerden Lozan’a yönelik saldırıların, Türkiye’yi emperyalizmin bölgesel planlarına dahil etme amacı taşıdığı belirtildi.
“Emperyalizmin Planlarıyla Uyumlu Bir Süreç”
Açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türk-Kürt-Arap” tanımına da değinilerek çeşitli siyasi aktörlerin tutumları eleştirildi:
“Türk-Kürt-Arap ittifakı ile ümmetçilik, gerek siyasi iktidarın destekçisi tarafından şuursuzca ifade edilen devletin en üst kademelerinin Türk, Kürt, Alevi kimliklere göre belirlenmesi, gerekse ‘Terörsüz Türkiye’ masasının bileşeni DEM Parti’nin cumhuriyeti ve Lozan’ı 100 yıllık zulüm olarak niteleyen kimlikçi siyasetiyle birlikte cumhuriyet düşmanı HÜDA PAR’ın hilafetin katli olarak adlandırması, bir bütün olarak ABD Büyükelçisinin ‘Türkiye için en iyi sistem Osmanlı millet sistemidir’ sözleriyle uyum içerisindedir. Açıktır ki, emperyalizmin planlarıyla uyumlu bir süreç işlemektedir.”
Laiklik Meclisi, bu durumu “Karşı devrim cephesi açıkça Sevr’i ve emperyalizm için mümkün olduğunca daha fazlasını çağırmaktadır” şeklinde yorumladı.
Açıklama, şu net ifadelerle son buldu: “Lozan, bağımsızlık ve egemenliği sağlayan onurlu barıştır. Emperyalizme boyun eğmeyen Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü’nün direnciyle sağlanan barış iradesidir. Lozan, cumhuriyettir, tartışmaya açılamaz!“