Milli Uçaklar İçin Geliştirilen Kara Kutu Tanıtıldı: KAAN ve HÜRJET’te Kullanılacak

IDEF 2025’te Sergilenen Milli Teknoloji: KAAN’ın Kara Kutusu Görücüye Çıktı

İstanbul’da düzenlenen 17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF 2025), Türkiye’nin savunma alanındaki teknolojik yeteneklerini gözler önüne seren kritik projelere ev sahipliği yapıyor. Bu projeler arasında, deniz, kara, hava ve uzay platformları için yüksek teknolojili çözümler üreten CTech firmasının standında tanıtılan milli kara kutu öne çıkıyor. Bu sistemin, Milli Muharip Uçak KAAN, HÜRJET ve HÜRKUŞ gibi stratejik platformlarda kullanılması ve yakın gelecekte önemli ihracat başarıları yakalaması hedefleniyor.

Kara Kutuların Zorlu Koşullara Dayanıklılığı Kritik Önem Taşıyor

CTech Genel Müdürü Cüneyd Fırat, uçak kazalarının nedenlerini aydınlatmada kara kutuların hayati bir rol oynadığını vurguluyor. Fırat’a göre bir kara kutudan beklenen en temel özellik, “kaza kırımdan sonra çalışıyor olması” ve kayıtların eksiksiz bir şekilde okunabilmesidir. Bu gereksinimlerin, cihazın tasarımını oldukça zorlu hale getirdiğini belirten Fırat, durumu şu sözlerle özetliyor:

“Bu ürünü tasarlıyor olmak, çok ciddi darbelere, son derece yüksek sıcaklıklara ve güçlü basınca karşı dayanıklı bir cihaz üretebilmenizi zorunlu kılıyor.”

KAAN, HÜRJET ve HÜRKUŞ’un Kara Kutuları Seri Üretime Hazırlanıyor

Cüneyd Fırat, CTech mühendislerinin bu zorlu süreci başarıyla tamamlayarak yenilikçi bir ürün ortaya koyduğunu ifade etti. Yıl sonunda seri üretime geçilmesi planlanan kara kutunun, Türkiye’nin gururu olan KAAN, HÜRJET ve HÜRKUŞ serisi uçaklarda kullanılacağını doğruladı.

Global Pazardan Seri Üretim Öncesi Siparişler Gelmeye Başladı

Türk mühendisliğiyle geliştirilen kara kutunun uluslararası alanda da dikkat çektiğini belirten Fırat, ürünün potansiyeli hakkında önemli bilgiler paylaştı:

“Ürünümüz daha seri üretimde bile değil. Ancak IDEF 2025 kapsamında dahi kara kutu için yabancı heyetler bizimle görüşmek istiyor. Aslında Türkiye’nin başka ülkelere satacağı askeri uçaklarda bu kara kutular olacak. Böylece ürünlerimiz ihraç edilecek. Seri üretime geçmeden sipariş almaya başladık. Türkiye artık bir teknoloji markası. Bundan 15-20 yıl önceye oranla çok farklı yerlerdeyiz. Bugün savunma sanayiinde ‘Türk teknolojisi’ dendiğinde en iyi ülkelerde dahi tercih edilen bir marka algısı beliriyor. Platform geliştirerek başladığımız bu yolda artık alt teknolojileri de kendimiz geliştiriyoruz ve hep en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Bu nedenle savunma sanayii teknolojilerinde Türkiye’nin kapısı daha çok çalınacak.”