İstanbul’daki Müzakerelerde Yeni Dönem: Rusya’dan Üçlü Çalışma Grubu Teklifi
Türkiye’nin ev sahipliğinde İstanbul’da devam eden Rusya-Ukrayna barış müzakerelerinde önemli bir ilerleme kaydedildi. Rus heyeti, sürecin daha somut ve teknik bir zeminde ilerlemesi amacıyla üç farklı alanda çevrim içi çalışma grubu oluşturulmasını masaya getirdi. Bu teklif, taraflar arasında esir takası ve kalıcı bir ateşkese yönelik altyapı çalışmalarının ele alındığı bir dönemde geldi.
Teknik Müzakereler İçin Üç Ana Başlık
Rus müzakere heyetinin başkanı Vladimir Medinskiy tarafından sunulan öneri, barış sürecinin etkin takibi için üç temel grup kurulmasını öngörüyor. Bu gruplar şu alanlarda faaliyet gösterecek:
- Siyasi Konular: Diplomatik ve siyasi çözüm yolları üzerine yoğunlaşacak.
- İnsani Meseleler: Esir değişimi, insani koridorlar ve sivil halkın güvenliği gibi konuları ele alacak.
- Askeri Başlıklar: Ateşkesin koşulları, askeri güçlerin geri çekilmesi ve sahadaki güvenlik mekanizmalarını görüşecek.
Özellikle askeri konuları ele alacak gruba, her iki ülkenin askeri kurumlarından uzmanların doğrudan katılım sağlaması planlanıyor. Bu sayede, sahadaki gerçeklikler ile müzakere masası arasında kesintisiz bir iletişim köprüsü kurulması hedefleniyor. Her çalışma grubu, kendi uzmanlık alanında derinlemesine analizler yaparak tarafların ortak zemin bulabileceği çözüm önerileri geliştirecek.
Ukrayna’dan Temkinli Yaklaşım ve Türkiye’ye Teşekkür
Ukrayna heyeti, Rusya’nın bu önerisini doğrudan geri çevirmeyerek, üçlü çalışma grubu teklifini değerlendireceklerini bildirdi. Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
Önce silahlar susmalı ki diplomatlar konuşabilsin. Türkiye’yi bu platformdaki kolaylaştırıcı rolü için tebrik ediyoruz. Bu süreçteki katkıları bizim için çok önemli.
Görüşmelere ev sahipliği yapan Türkiye, barış masasına sunduğu katkılar nedeniyle hem Rusya hem de Ukrayna’dan takdir topladı. Türkiye, daha önce 2022 yılında Antalya ve İstanbul’da tarafları bir araya getirmiş ve küresel gıda güvenliği için kritik öneme sahip olan Tahıl Koridoru Anlaşması gibi diplomatik başarıların elde edilmesine öncülük etmişti.