Yangında Hayatını Kaybeden İşçinin Yürek Yakan Sorusu
Eskişehir’deki orman yangınında trajik bir şekilde yaşamını yitiren orman işçisi Eyüp Dereli, alevlerle mücadeleye gitmeden yalnızca birkaç gün önce bir arkadaşına şu mesajı yazmıştı: “Bu ay maaşımızı zamlı alabilecek miyiz?” Bu basit görünen soru, aslında bir yaşamın, bir umudun ve Türkiye’deki binlerce emekçinin acı gerçeğinin bir yansımasıdır.
Bir Emekçinin Zihnindeki Tek Endişe
Günün her anını 40 derece sıcaklıkta, rüzgarla dans eden alevlere karşı bedenini siper ederek geçiren bir orman emekçisinin, gün sonunda yastığa başını koyduğunda aklındaki tek düşüncenin bu olması ne kadar dokunaklı: “Bu ay maaş zamlı yatar mı?”
Bu cümlenin sadeliği, taşıdığı ağır yükü gizleyemiyor. Çünkü bu sorunun ardında çok daha derin anlamlar yatıyor:
- “Biraz daha rahat geçinebilir miyim?”
- “Çocuklarımın okul çantasını eksiksiz doldurabilir miyim?”
- “Pazardan iki kilo yerine üç kilo meyve alabilir miyim?”
- “Elektrik faturasını geciktirmeden ödeyebilir miyim?”
Tüm bu hayati endişeler, tek bir soruda birleşiyor: “Bu ay zamlı maaş alabilecek miyiz?”
Yangın Sadece Ağaçları Değil, Vicdanları da Yaktı
Bu soru, ne yazık ki Eyüp Dereli’ye mezar oldu. Onu ve 10 mesai arkadaşını, Eskişehir Seyitgazi‘deki orman yangınını söndürme görevindeyken kaybettik. Yangını söndürmek için gittiler, ancak alevler onları da aldı. Bu kayıplarla birlikte, yalnızca 11 canı değil, aynı zamanda bu ülkenin vicdanını da toprağa vermiş olduk.
Tüm Emekçilerin Sessiz Çığlığı
Bugün, Türkiye’nin dört bir yanında binlerce orman işçisi, aynı soruyu sessizce sormaya devam ediyor. Sadece onlar da değil; itfaiyeciler, zabıtalar, temizlik işçileri, park bahçe emekçileri ve şoförler de aynı kaderi paylaşıyor. Hepsi, ay sonunu aynı endişeyle bekliyor.
“Bu ay zamlı maaş alabilecek miyiz?”
Yönetenlere Çağrı: Bu Yangın Bir Dönüm Noktası Olmalı
Sayın yönetenler ve karar vericiler, eğer bir ülkede canı pahasına yangına koşanların maaşı hâlâ asgari ücretin bile altında kalıyorsa, orada yanan sadece ağaçlar değil, insanlığın ta kendisidir. Bu büyük yangından geriye yalnızca küller kalmamalıdır.
Bu trajedinin ardından Eyüp Dereli’nin o mesajı, bir dönüm noktası olmak zorundadır. Eyüp artık aramızda olmasa da, onun sesi vicdanlarda yankılanmaya devam ediyor: “Bu ay maaşımızı zamlı alabilecek miyiz?” Bu soruyu yanıtlamak artık hepimizin boynunun borcudur. Ve bu borç, yalnızca bir maaş zammıyla değil, insan hayatına verilen değerin artırılmasıyla ödenebilir.