Yaz Tatilinde Artan Dijital Riskler ve Ebeveynlerin Rolü
Okulların tatile girmesi ve artan sıcaklıklar, çocukların dijital platformlarda daha fazla vakit geçirmesine neden oluyor. Bu durum, ebeveynlerin çevrim içi güvenlik endişelerini de beraberinde getiriyor. Coding Event Software Solutions Kurucusu Tufan Kılıçaslan, ailelere çocuklarını sanal dünyanın gizli tehlikelerinden korumaları için önemli tavsiyelerde bulundu. Kılıçaslan, çocukların kullandığı uygulama ve oyunları düzenli olarak denetlemenin, onlarla dijital dünyada birlikte vakit geçirmenin ve bu süreçte onları bilinçlendirmenin en etkili koruma yöntemi olduğunu vurguladı.
“Ebeveynlerin Sürece Aktif Katılımı Hayati Önem Taşıyor”
Sistem mimarisi ve dijital dönüşüm uzmanı Tufan Kılıçaslan, çevrim içi oyunlar, sosyal medya ve video platformlarının çocukların zamanının büyük bir kısmını kapladığını belirtti. Bu platformların önemli güvenlik tehditleri içerdiğine dikkat çeken Kılıçaslan, IPSOS anketine göre her 10 aileden 6’sının dijital riskleri çocuklarıyla konuştuğunu ve yarısından fazlasının denetim uygulamaları kullandığını ifade etti.
“Google Family Link, Apple Family Sharing ve Microsoft Family Safety gibi ücretsiz denetim uygulamaları; uygulama kısıtlaması, içerik filtreleme, konum takibi ve ekran süresi düzenleme gibi özelliklerle ebeveynlere yardımcı oluyor. Ücretli uygulamalar daha gelişmiş seçenekler sunsa da, en etkili yöntem ebeveynlerin çocuklarının dijital alışkanlıklarını yakından takip ederek bilinçli bir rehber olmasıdır.”
“Dijital Tehditlere Karşı En Güçlü Kalkan: Ortak Takip”
Uluslararası alanda Institute of Electrical and Electronics Engineers’da Senior Member unvanına sahip olan ve hackathon’larda jüri üyeliği yapan Tufan Kılıçaslan, çocuklara hangi bilgileri paylaşmamaları gerektiğinin öğretilmesinin altını çizdi. Kılıçaslan’a göre şu bilgiler asla paylaşılmamalıdır:
- Ad ve soyad
- Adres ve okul bilgileri
- Telefon numarası ve kimlik numarası
- Şifreler ve yaş
Kılıçaslan, “Kötü niyetli kişiler, ‘Ben de senin okulundayım’ veya ‘Yaşlarımız aynı’ gibi ifadelerle güven kazanmaya çalışabilir ve oyun içi hediyelerle çocukları farklı uygulamalara yönlendirebilir. Bu nedenle ebeveynlerin çocuklarıyla açık iletişim kurması ve dijital alışkanlıklarını birlikte gözden geçirmesi, olası tehditleri erken fark etmeyi sağlar.” dedi.
“Açık İletişim Sayesinde Erken Farkındalık Mümkün”
Daha önce bankacılık sektöründe önemli projelere liderlik etmiş olan Tufan Kılıçaslan, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Aileler, çocuklarıyla güçlü ve yargılamadan bir iletişim kurarak dijital zorbalığa maruz kaldıklarında yalnız olmadıklarını hissettirmelidir. Çocuklara zorbalık mesajlarına yanıt vermemeleri, ekran görüntüsü alarak delil toplamaları ve durumu hemen ailelerine bildirmeleri öğretilmelidir. Zorbalık yapan kullanıcıların engellenmesi ve platformlara şikayet edilmesi de teknik olarak gösterilmelidir. Bu süreçte çocuğun duygusal sağlığını ve özgüvenini korumak esastır. Okullarda verilecek dijital okuryazarlık eğitimleri de bu mücadelede toplumsal farkındalığı artıracaktır.”