Türkiye’de Organ Bağışında Dijital Dönem Başladı
Sağlık alanında yapılan yeni yasal düzenlemelerle birlikte organ bağışı süreci artık dijital platformlara taşındı. Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Uzm. Dr. Hasan Basri Velioğlu, TBMM’de kabul edilen yeni kanunla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Bu düzenleme sayesinde organ bağışı başvuruları artık çok daha kolay ve hızlı bir şekilde yapılabilecek.
e-Devlet ve e-Nabız Üzerinden Kolay Başvuru
Uzm. Dr. Velioğlu, 18 yaşını doldurmuş ve akli melekeleri yerinde olan her vatandaşın gönüllülük esasına göre organ bağışçısı olabildiğini hatırlattı. Mevcut sistemde, kişilerin organ bağış noktalarına giderek iki tanık huzurunda form doldurması gerekiyordu. Yeni düzenleme ile bu yönteme ek olarak, vatandaşlar artık e-Devlet ve e-Nabız sistemleri üzerinden de organ bağışçısı olabilecekler.
“Ayrıca, organ bağışçısı olduklarını hangi yakınlarıyla paylaşmak istediklerine de kendileri karar verecek. Yine, vefatından sonra organları nakledilen bağışçıların eş ve birinci derece yakınlarına, organ nakline ihtiyaçları olması halinde, acil hastalardan sonra gelmek üzere, öncelik verilecek. Bu uygulama inanıyorum ki toplumsal dayanışmayı artıracak.”
30 Bin Kişi Organ Nakli Bekliyor
Türkiye’nin canlı vericiden yapılan nakillerde dünya genelinde üst sıralarda yer aldığını ancak vefat sonrası bağışlarda geride kaldığını belirten Velioğlu, bu durumun önemine dikkat çekti. “Oysa ülkemizde 30 bine yakın kişi hayata tutunmak için organ nakli bekliyor. İnşallah yeni düzenlememiz bu kişilere umut olacak. Çünkü vatandaşlarımız artık e-Devlet ve E-Nabız üzerinden hızlı ve kolay bir şekilde organ bağışçısı olabilecek” dedi.
Sağlıkta Yanıltıcı Tanıtımlara Karşı Yeni Önlemler
Uzm. Dr. Velioğlu, yapılan bir diğer önemli düzenlemenin ise halkı yanıltan ve tıbbi gerçeklikten uzak içeriklerle ilgili olduğunu vurguladı. Sağlık hizmetlerinin insan hayatını doğrudan etkileyen bir alan olduğunu belirterek şunları ekledi:
“Sağlık kuruluşları sundukları hizmetler hakkında bilgilendirme yapabilirler ancak bu bilgilendirmeler, tıbbi gerçeklikten uzak olamaz. Özellikle vurgulamak isterim; sosyal medya, internet, yazılı ve görsel basında yapılan tanıtımlar takip edilecek, halk sağlığını olumsuz etkileyebilecek yanıltıcı, aldatıcı durumlar tespit edildiğinde Bakanlığımız tarafından gerekli müeyyideler uygulanacaktır.”