Yapay Zekada Yeni Bir Dönem: Ajan AI Sahneye Çıkıyor
2022 yılında OpenAI’ın ChatGPT modelini sunmasıyla başlayan yapay zeka devrimi, yeni bir dönüm noktasına ulaştı. Sohbet edebilen, metin üreten ve komutlarla görsel oluşturan üretken yapay zeka, internette arama yapma yeteneğiyle de kendini kanıtladı. Şimdi ise bu teknolojiler, “otonom yapay zeka”, “ajan yapay zeka” veya “etken yapay zeka” olarak adlandırılan yeni bir seviyeye evriliyor. Bu yeni nesil yapay zeka, verilen görevleri bir asistan gibi otonom olarak yerine getirebiliyor.
“Ajan Yapay Zeka” Terimi Nereden Geliyor?
İngilizcede “agentic AI” olarak bilinen bu kavram, adını psikoloji teorilerinden alıyor. Özellikle Albert Bandura’nın sosyal bilişsel teorisindeki, etkenlerin çevrelerini nasıl şekillendirdiğini inceleyen “agentic” nitelemesinden esinlenilmiştir. Otonom sistemlerin temelleri, 20. yüzyılın ortalarında Alan Turing‘in makine zekası ve Norbert Wiener‘in sibernetik üzerine yaptığı çalışmalarla atılmıştır. 1990’larda ise “akıllı etken” tanımı, çevresini algılayarak hedeflerine ulaşmak için otonom hareket eden sistemler olarak resmileşti.
Üretken Yapay Zekadan Etken Yapay Zekaya Geçiş
ChatGPT gibi üretken yapay zekalar, komutlara yanıt vererek internet deneyimimizi değiştirdi. Ancak asıl hedef, çok adımlı görevleri kendi başına planlayıp uygulayabilen sistemler geliştirmekti. Bu süreçte ilk olarak muhakeme (reasoning) modelleri ortaya çıktı. 2022’de Google Brain araştırmacıları, dil modellerine adım adım akıl yürütme yeteneği kazandırmayı önererek bir çığır açtı.
Bunu, yapay zekanın hem düşünmesini hem de harekete geçmesini sağlayan ReAct (Reasoning + Acting) modelleri izledi. Bu gelişmeler, ajan yapay zekanın temelini oluşturdu. Kullanıcılar bu yetenekleri ilk olarak 2023’te piyasaya sürülen GPT-4 ile deneyimledi. 2025 yazına gelindiğinde ise ajan yapay zeka modellerinin yaygınlaştığına ve Google’ın Gemini modeli ile ChatGPT’nin matematik olimpiyatlarında başarılar kazandığına tanık oluyoruz.
Ajan Yapay Zekaların Yetenekleri Nelerdir?
Geleneksel üretken yapay zekaların içerik oluşturma ve veri analizi gibi yeteneklerini bir adım öteye taşıyan ajan yapay zekalar, teknoloji devi IBM‘e göre şu özelliklere sahip:
- Karar verme: Önceden tanımlanmış hedefler doğrultusunda, minimum insan müdahalesiyle durumları değerlendirip en uygun yolu belirleyebilir.
- Problem çözme: Algılama, akıl yürütme, harekete geçme ve öğrenme adımlarını izleyerek sorunları çözer ve sürekli geri bildirimle kendini geliştirir.
- Özerklik: Kendi kendine öğrenme ve çalışma yeteneği sayesinde karmaşık görevleri otonom olarak yerine getirerek iş akışlarını optimize eder.
- Etkileşim: Dış ortamla proaktif olarak etkileşime geçerek gerçek zamanlı veri toplayabilir. Otonom araçlar buna en iyi örnektir.
- Planlama: Belirli hedeflere ulaşmak için karmaşık senaryoları yönetebilir ve çok adımlı stratejiler uygulayabilir.
Bu yetenekler sayesinde ajan yapay zekalar, takvimleri tarayıp toplantı organize etmekten satış verilerini analiz edip rapor hazırlamaya kadar birçok görevi otomatikleştirebilir. Bireysel hayatta ise haftalık yemek planı hazırlayıp market siparişi verebilir veya kişisel zevklere göre sinema bileti alabilirler.
Teknoloji Devlerinin Rekabeti: Google, OpenAI ve Diğerleri
Sektörün liderleri Google, Microsoft, OpenAI, Anthropic ve Perplexity, ajan yapay zeka konusunda önemli adımlar atarken, her biri farklı stratejiler izliyor.
Google ve Microsoft: Entegrasyon Odaklı Çözümler
Google’ın Gemini 1.5 modeli, Gmail, Takvim gibi hizmetlere entegre olarak kişisel asistan görevi görüyor. Microsoft ise Copilot ile Outlook, Excel ve Teams gibi kurumsal uygulamalarda iş akışlarını otomatikleştiriyor. Ayrıca Azure AI Studio ile kullanıcıların kendi ajanlarını oluşturmasına imkan tanıyor.
OpenAI ve Anthropic: Esneklik ve Evrensellik
OpenAI, GPT-4 Agent modeliyle kod yazma, rapor hazırlama ve toplantı planlama gibi daha esnek görevlere odaklanıyor. Anthropic ise Model Bağlam Protokolü (MCP) ile farklı yapay zeka modellerini tüm veri kaynaklarına bağlayabilen evrensel bir çözüm sunuyor. MCP, bir tür USB-C portu gibi çalışarak yapay zeka araçlarının farklı sistemlerle sorunsuzca entegre olmasını sağlıyor.
Arama Motorlarının Geleceği: Perplexity, Google’a Rakip mi?
Arama motoru işlevine odaklanan Perplexity AI, “ajan sohbet modu” ile araştırma süreçlerini otomatikleştiriyor. Şirket, yapay zeka tabanlı masaüstü tarayıcısı Comet‘i duyurarak Google Chrome’a doğrudan rakip oldu. Comet, makaleleri özetleme, e-posta gönderme ve sosyal medyada paylaşım yapma gibi görevleri kullanıcı adına yerine getirebiliyor.
İş Kaybı Endişeleri ve Güvenlik Riskleri
Ajan yapay zekaların yükselişi, otomasyon kaynaklı iş kaybı endişelerini de beraberinde getiriyor.
Perplexity CEO’su Aravind Srinivas, “Bir insan kaynakları uzmanının bir hafta süren aday bulma işi artık sadece bir komut. Altı ay ya da bir yıl içinde bu işin tamamını yapabilecek duruma geleceğine eminim.” diyerek otomasyonun yakın gelecekteki etkisine dikkat çekiyor.
Google’dan Sapna Chadha ise 2028’e kadar kurumsal yazılımların %33’ünün ajan yapay zekaya sahip olacağını ve bunun işlerin yaklaşık %15’ini otomatikleştireceğini öngörüyor. Ancak bu teknoloji, ciddi etik ve güvenlik riskleri de taşıyor. Otonom sistemlerin yanlış kararlar alması, hassas verilerin sızdırılması ve “prompt injection” gibi siber saldırılara karşı savunmasız olması en büyük endişeler arasında yer alıyor. Kullanıcı verilerinin gizliliğinin korunması, bu yeni çağın en önemli zorluklarından biri olarak öne çıkıyor.