Türkiye’nin Güçlenen Güvenlik İmajı Turizm Sektörünü Canlandırıyor
Türkiye’nin son dönemde attığı adımlarla pekişen güvenli ülke imajı, turizm sektöründe büyük bir beklenti yaratmış durumda. Bu olumlu atmosferin özellikle Avrupa ve Asya pazarlarından gelecek turist sayısında önemli bir artış sağlaması öngörülüyor. Turizmin kalbi olarak nitelendirilen Antalya’daki sektör temsilcileri, başlatılan “Terörsüz Türkiye” sürecinin pozitif yansımalarının şimdiden hissedilmeye başlandığını vurguluyor.
“Güvenli Ülke Algısı Hayati Önem Taşıyor”
Ela Hospitality Turizm Koordinatörü Korhan Alşan, turizmin oldukça hassas ve kırılgan bir yapıya sahip olduğuna dikkat çekerek, “Terör eylemleri en çok turizm sektörünü etkiliyor. Bu nedenle güvenli ülke algısı sektörümüz açısından çok önemli bir konumda bulunuyor” dedi.
Gelecek Sezon İçin Umutlar Yüksek
Mart ayında başlayan “Terörsüz Türkiye” sürecinin sektör için kritik bir adım olduğunu belirten Alşan, sürecin temmuz ayındaki gelişmelerle daha da güçlendiğini ifade etti. Alşan, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu adım sezonun ortasında atıldı. Şu an için küçük de olsa etkilerini hissetmeye başladık, ancak asıl büyük etkiyi önümüzdeki yıl ve özellikle 2026 sezonunda göreceğiz. Türkiye’nin son dönemdeki güçlü diplomatik dili ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) ile yürütülen başarılı destinasyon tanıtımları, gelecek döneme dair pozitif bir hava yaratıyor. Terörsüz Türkiye süreciyle bu güven algısı daha da güçlenecek ve bu etkinin rezervasyonlara güçlü bir şekilde yansıyacağını düşünüyoruz.”
Doluluk Oranları Yüzde 90’ı Hedefliyor
Temmuz ayında doluluk oranlarının yüzde 80’leri aştığı bilgisini paylaşan Korhan Alşan, ağustos ve eylül aylarına yönelik talebin de oldukça yoğun olduğunu belirtti. “Bu dönemde de yüzde 90 doluluk oranlarını yakalayacağımızı öngörüyoruz” diyen Alşan, sezonun artık sonbahar aylarına doğru kaydığını da sözlerine ekledi. Alşan, “Ekim ayı, adeta eski mayıs ayının yerini aldı. Eskiden mayıs ayını yaz sezonunun başlangıcı gibi görürdük, şimdi ise ekim ayı yüksek sezon gibi geçiyor. Gelen rezervasyon akışı da bu durumu teyit ediyor” şeklinde konuştu.
İç Pazarın Payı Stratejik Olarak Artıyor
Otellerin artık iç pazara ayırdığı kontenjanı bilinçli olarak artırdığını aktaran Alşan, “İç pazar, olası dış krizlerde dahi çalışan tek ve en güvenilir pazardır. Bu durum, yurtdışı pazarlarına olan bağımlılığı da azaltan stratejik bir unsurdur” dedi. Geçmişte Antalya’da iç pazar payının yüzde 10 seviyelerinde olduğunu hatırlatan Alşan, “Ancak günümüzde bu pay yüzde 20-25 aralığına yükseldi. Önümüzdeki dönemde bu oranın yüzde 30’ları bulacağını, hatta aşabileceğini düşünüyoruz çünkü iç pazar henüz doyuma ulaşmadı” ifadelerini kullandı.