Zayıflama İğnelerinin Gizli Tehlikeleri: Pankreas ve Sindirim Üzerindeki Riskler Nelerdir?

Zayıflama İğneleri: Popüler Yöntemin Ardındaki Riskler

Son yıllarda kilo verme yöntemleri arasında öne çıkan ‘zayıflama iğneleri’, hem kilo kontrolü sağlamak isteyenlerin hem de estetik kaygıları olanların dikkatini çekiyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, bu iğnelerin aslında diyabet tedavisi için geliştirildiğini ancak iştahı azaltma ve tokluk hissini uzatma özellikleri sayesinde zayıflama amacıyla da kullanıldığını belirtiyor. Yiğit, bu iğnelerin vücuttaki tokluk hormonu olarak bilinen GLP-1‘in etkisini taklit ettiğini açıklıyor. “Normalde yemek sonrası salgılanan bu hormon, beyne ‘doyduk’ sinyali gönderir, mide boşalmasını yavaşlatır ve pankreastan insülin salgılanmasını teşvik ederek kan şekerini dengeler. Bu mekanizmalar kilo kaybına yardımcı olabilir, fakat bu iğnelerin bilinçsizce ve herkes tarafından kullanılması ciddi riskler taşır” diye uyarıyor.

Kişiye Özel Planlama ve Tıbbi Takip Şart!

Etkili ve güvenli sonuçlar için her türlü ilaç kullanımının mutlaka doktor gözetiminde başlaması gerektiğini vurgulayan Hülya Yiğit, “Mide bulantısı ve hazımsızlık gibi sindirim sistemi şikâyetlerinin yanı sıra, pankreas ve karaciğer fonksiyonlarını etkileyebilecek potansiyel riskler de bulunmaktadır” diyor. Organ sağlığını korumak amacıyla gerekli laboratuvar testlerinin sıklığının hekim tarafından belirlenmesi gerektiğini ifade eden Yiğit, şu bilgileri paylaşıyor:

“Sadece ‘hızlı kilo verdiriyor’ diyerek bu enjeksiyonlara yönelmek yerine, kişiye özel bir planlama ve tıbbi denetim zorunludur. Unutulmaması gereken bir diğer önemli konu, hızlı kilo kaybının sadece yağdan değil, aynı zamanda kas kütlesinden de kayba yol açabileceğidir. Kas kaybı, güçsüzlüğün yanı sıra halk arasında ‘sönük yüz’ olarak tabir edilen, elmacık kemikleri ve yanaklarda hacim kaybına neden olabilir. Bu nedenle tedavi sürecinde mutlaka bir diyetisyenle çalışılmalı, kişiye özel yeterli protein ve enerji içeren kas koruyucu bir beslenme planı oluşturulmalıdır. Doğru beslenme desteği olmadan hiçbir süreç sağlıklı ve sürdürülebilir olamaz.”

Zayıflamak için bilinçsiz ilaç kullanmayın Sindirim ve pankreas fonksiyonlarını etkiliyor

Doğal Alternatifler: GLP-1 Hormonunu Artıran Besinler

Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, iştah kontrolü için tek seçeneğin iğne tedavileri olmadığını, bazı besinlerin de vücuttaki GLP-1 salınımını doğal yollarla artırabileceğini belirtiyor. Yiğit, “Son araştırmalar, bazı gıdaların GLP-1 üretimini destekleyerek hem kan şekeri kontrolüne yardımcı olduğunu hem de iştah yönetimi için doğal ve güvenli bir destek sunduğunu göstermektedir” diyor. Özellikle koyu renkli orman meyvelerinin bu konuda öne çıktığını belirten Yiğit, şu meyveleri sıralıyor:

  • Yaban mersini
  • Böğürtlen
  • Ahududu
  • Kızılcık (Cranberry)
  • Frambuaz

Bu meyvelerin içerdiği yüksek antosiyanin adlı güçlü antioksidanların, hücreleri hasardan korumanın yanı sıra iştahı ve kan şekerini düzenleyen biyolojik süreçleri de desteklediğini ekliyor.

Zayıflamak için bilinçsiz ilaç kullanmayın Sindirim ve pankreas fonksiyonlarını etkiliyor

Uzman Uyarısı: Her Doğal Ürün Masum Değildir

Bazı bilimsel çalışmaların bu meyvelerin düzenli tüketiminin GLP-1 salınımını artırarak tokluk hissini uzattığını gösterdiğini belirten Yiğit, zerdeçalın içindeki kurkumin bileşiğinin de benzer olumlu etkiler yaratabileceğini ifade ediyor. Ancak kurkuminin emiliminin düşük olması nedeniyle zerdeçalın mutlaka yağ veya karabiberle birlikte tüketilmesini öneriyor. Yiğit, sözlerini şu önemli uyarıyla tamamlıyor: “İster zayıflama iğnesi olsun ister doğal alternatifler, her iki yaklaşımın da bilimsel sınırları vardır. Önemli olan, sizin için en uygun yöntemi uzman görüşü ve bilimsel veriler ışığında belirlemektir. Unutmayın: Doğal olan her şey zararsız değildir; etkili olan her şey de herkes için uygun değildir. Sağlıklı bir denge, ancak bilinçli bir planlama ile mümkündür.”