Sana Göre Haber

Gazze’deki Zulme Karşı Tehlikeli Sessizlik: Dünya Liderleri Neden Suskun?

Zulme Sessizlik, Zalimin İştahını Artırır

Zulme karşı sessiz kalmak öldürür. Bu sessizlik, zalimin iştahını kabartmaktan başka bir işe yaramaz. “Bana dokunmasınlar” düşüncesi, zulmün bir çığ gibi büyümesine ve sonunda herkesi altında bırakmasına neden olur. Zalim karşısındaki bu suskunluk, bir gün gelir kendi evladımızı, sevdiklerimizi ve canımızı hedef alır, onulmaz yaralar açar.

Gazze’de Yaşanan İnsanlık Trajedisi

Gazze‘de açlık ve susuzluk, çocukları adeta bir yaylım ateşine tutmuş durumdadır. On binler katledilmişken, yüz binler yeni bir katliama doğru sürüklenmektedir. Kadınları bir mal gibi gören İsrail, onların bedenlerini paramparça ederek annelik onurlarını ayaklar altına almaktadır. Gazze’deki zulüm, nefes almaksızın büyümeye devam ederken, dünya liderleri bu vahşeti açık hava sahnesinde bir ölüm tiyatrosu izler gibi seyretmektedir.

Vicdanlar Ayakta, Liderler Suskun

Avrupa’nın ve Amerika’nın vicdan sahibi gençleri, İsrail zulmüne “dur” demek ve açlıkla boğuşan Gazzeli çocuklar için protesto yürüyüşleri düzenlemektedir. Bu gençler, insanlığı unutmuş Siyonistlere karşı Filistin bayraklarıyla haykırırken, kendi liderleri bu cesarete inat birer “ayaklı cenaze” gibi davranmaktadır. Koltukları, adaletsizlik çukuruna dönüşmüştür. Dünyanın vicdanlı evlatları zulme karşı yürürken, dünya liderleri tam tersi istikamette ilerlemekte, zulme adeta ortaklık yürüyüşü yapmaktadır.

Küresel Güçlere ve Liderlere Çağrı

Ey adaletsiz ve insan haklarını hiçe sayan Amerika ve küresel güçler! Bu sözler ağır gelebilir ama Gazze soykırımına karşı sessizliğiniz, insani değerlerinizin tamamen telef olduğunu göstermektedir. Bu çürümüşlük, leş gibi dünyayı kokutmuştur. Aylardır süren bu adaletsizlik karşısında iktidarsız ve zavallı kaldınız. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi‘nin beş daimi üyesi olarak Gazze’de oluk oluk akan kanı adeta kana kana içtiniz. Adil olamadınız; sevgi ve medeniyeti kuşanmak yerine ırkçı ve mezhepçi davrandınız. İnsanlık için dökülen emekleri, cinayet ve katliamlarda kullandınız. Hollanda’nın eliyle Bosna ve Srebrenitsa‘da akan Müslüman kanını seyrettiniz. Siz ne için Birleşmiş Milletler oldunuz? Zulüm oyunlarına sponsor olmak için mi?

Ah o sessizliğe bürünmüş Sisi ve Arap liderler: Söyleyin, çocuklarınızı nasıl sevebiliyorsunuz? Siyonist İsrail size baba, siz ise onlara eş olmuşsunuz. Gazze gözünüzün önünde yok olurken, yardım malzemeleri İsrail eşkıyaları tarafından toprağa gömülürken, sizler hayâsızca önünüzdekileri kaşıklıyorsunuz.

Birleşmiş Milletler’in Anlamsız Toplantıları

Ey “beşli çete“: Bir bahaneyle Afganistan, Irak ve Suriye’de milyonları katlettiniz. Alın size bir bahane; Hz. İsa’nın çarmıha gerildiğine inanıyorsunuz, bu bahaneyle gecekondu İsrail’in tepesine çökebilirsiniz. Ey dünyanın yüreksiz liderleri, neden korkuyorsunuz? Makamdan veya ölümden mi? Ey Birleşmiş Milletler’e en aşağılanmışlık yarışına giden beş daimi üye, ne için toplanıyorsunuz? Bebekler bombalarla parçalansın diye mi genel kurul yapıyorsunuz?

Sessizliğin Bedeli ve Tarihten Bir Ders

Merhum Mehmet Akif Ersoy, sanki İslam aleminin ve özellikle Arap liderlerin bugünkü halini görerek “Korkma!” demiştir. Rızkı, hayatı ve makamı veren Allah’tır. Sizi sabaha ulaştıran Siyonistler midir? Ey insanlık, İsrail sadece Filistinlileri katletmiyor, tüm dünyaya posta koyuyor. Vicdanı ölü küresel güçler ve Arap liderleri ise sessizce seyrediyor. Ey Amerika, yularınız İsrail’in elinde ve o sizi başkent yapmış. Sessiz kaldıkça her değeriniz ve medeniyetiniz ölecek!

Gelecek Neslin Cesareti

Yazıma, ilkokul 4. sınıfa giden torunum Yavuz Selim Gezer’in yazdığı şiirle son veriyorum:

CESARET
Korkma!
Güzel Yarabbi iki yanında melek vermiştir.
Korkacağın hiçbir şey yok!
Cesaretli ol! Ama haddini bileceksin!
Allah’tan korkacaksın!
Çünkü Allah’tan korkmayıp O’nu küçük görürsen, öldüğünde şahit olmadığın bir kâbusa şahitlik edersin!

Exit mobile version