“İki Devletli Çözüm Her Zamankinden Daha Uzak”
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Filistin meselesine barışçıl bir çözüm bulunması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi amacıyla düzenlenen Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferans’ın açılışında önemli açıklamalarda bulundu. Guterres, İsrail-Filistin meselesinin “umutları, diplomasiyi, sayısız kararı ve uluslararası hukuku boşa çıkararak” nesillerdir sürdüğünü ve bölgeyi istikrarsızlaştırdığını belirtti.
Çözümün mümkün olduğunu ancak bunun için siyasi irade ve cesur bir liderlik gerektiğini vurgulayan Guterres, “Gerçek şu ki bir dönüm noktasındayız. İki devletli çözüm her zamankinden daha uzak.” ifadelerini kullandı.
“Gazze’deki Yıkım ve Açlık Meşrulaştırılamaz”
Gazze’de yaşanan insani trajediye dikkat çeken Genel Sekreter, on binlerce sivilin öldürüldüğünü hatırlattı. Guterres, durumu şu net sözlerle özetledi:
“Gazze halkının dünyanın gözü önünde yok edilişi ve açlığa mahkum edilmesi hiçbir şekilde meşrulaştırılamaz.”
“Tek Taraflı Eylemlere Son Verilmeli”
Guterres, barışın önündeki engelleri ve yasa dışı eylemleri sıralayarak acil eylem çağrısı yaptı:
- İşgal altındaki Batı Şeria’nın adım adım ilhak edilmesi yasa dışıdır ve buna son verilmelidir.
- Gazze’nin topyekun yıkımı kabul edilemez ve buna son verilmelidir.
- İki devletli çözümü sonsuza dek baltalayacak tek taraflı eylemler kabul edilemez ve bunlara da son verilmelidir.
Bu adımların “Orta Doğu’da barışın yapı taşlarını söken sistematik bir gerçeğin parçası” olduğunu belirtti.
Konferans, Barış İçin “Vazgeçilmez Bir Fırsat”
Mevcut karanlık tabloya rağmen düzenlenen konferansın “nadir ve vazgeçilmez bir fırsat” teşkil ettiğini söyleyen Guterres, bu toplantının somut adımlar atılması için bir dönüm noktası olması gerektiğini vurguladı. “İki devletli çözüm, uluslararası hukuka dayalı, bu Genel Kurul tarafından onaylanmış ve uluslararası toplum tarafından desteklenen tek çerçevedir.” diyerek çözümün adresini işaret etti.
Guterres, İsrailliler ile Filistinliler arasında adil ve kalıcı bir barışa giden tek güvenilir yolun, tüm taraflarca tanınan, bağımsız ve egemen iki devletten geçtiğini belirterek, bunun için tüm tarafları “cesur ve ilkesel bir liderlik” göstermeye davet etti.