İBB Soruşturmasında Dikkat Çeken Detaylar
Geçtiğimiz haftalarda kamuoyunun gündemine oturan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) soruşturması, yalnızca siyasi değil, aynı zamanda sınıfsal bir okumayı da beraberinde getiriyor. İktidarın ihaleleriyle büyüyen Serdar Haydanlı ve Adnan Çebi gibi isimlerin ardından, bu kez de köklü bir şirket olan Yapı Merkezi‘nin operasyonun merkezine yerleşmesi, dikkatleri farklı bir yöne çekti.
Yapı Merkezi: Başarıdan Tutuklamaya Uzanan Süreç
1965 yılında İTÜ’lü mühendis Ersin Arıoğlu tarafından kurulan Yapı Merkezi, Türkiye’nin en önemli inşaat ve raylı sistem şirketlerinden biri olarak biliniyor. Arıoğlu, 2002’de CHP’den milletvekili seçilmiş bir isimdi. Şirket, kurucusunun vefatının ardından çocukları tarafından yönetilmekteydi. Bugüne kadar Avrasya Tüneli, Çanakkale Köprüsü ve TOGG Gemlik fabrikası gibi dev projelere imza atan şirket, iktidarın da propaganda aracı olarak kullandığı işlerin yüklenicisiydi.
İptal Edilen İhale ve Gözaltı Kararı
Ancak bu parlak tablo, şirketin üç yöneticisinin İBB operasyonu kapsamında gözaltına alınıp tutuklanmasıyla gölgelendi. Tutuklama gerekçesi ise oldukça ilginçti: şirketin kazandığı ancak sonrasında İBB tarafından iptal edilen Kirazlı-Halkalı-Üniversite Metrosu ihalesi. Savcılık, bir ihbar mektubuna dayanarak başlattığı soruşturmada, şirketin yaklaşık maliyeti önceden bildiği ve eksik belgelerle ihaleye girdiği iddialarını öne sürdü. Arıoğlu kardeşler ise savunmalarında bu iddiaları reddetti.
“Teklifimiz en uygun teklif olmasına rağmen yeterli rekabet koşulları oluşmadığı gerekçesiyle idarece (İBB) iptal edildi. Daha sonra Yapı Merkezi ve Limak ortaklığıyla teklif vermemize rağmen ihaleyi kaybettik.” – Özge Arıoğlu, 24 Mayıs tarihli ifadesi
Yapı Merkezi’nin temel savunması, eğer rüşvetle bir ihale alınmış olsaydı, bu ihalenin neden iptal edilip başka bir firmaya verileceği sorusuna dayanıyordu.
Siyasi Müdahale ve Değişen İfadeler
Arıoğlu kardeşlerin tutukluluğu uzun sürmedi. Şirketin, Türkiye’nin yurt dışında iş yaptığı birçok ülkede, özellikle Mekke, Medine ve Etiyopya gibi yerlerde önemli projeler yürütmesi, uluslararası bir krize yol açabileceği endişesiyle üst düzey bir müdahaleyi beraberinde getirdi ve kardeşler serbest bırakıldı. Ancak tahliyeden önce avukatları olmadan “ek ifadeler” alındı. Mustafa Arıoğlu’nun ifadesinde şu sözler dikkat çekti:
“Fatih Keleş bu ihaleyi almanız durumunda bazı hayır işleri yapmanız gerekebilir dedi. (…) Bana yönelttiği talep belediye tarafından yapılması gereken bina gibi, çadır gibi yapım işlerinin bizim firmamız tarafından yapılması yönünde taleplerdi.”
Özge Arıoğlu ise ifadesinde, Adem Soytekin‘in kendi firmasının alt taşeron olarak işlerde yer almak istediğini belirttiğini ekledi. Ancak ihale iptal olduğu için bu taleplerin hiçbiri gerçekleşmedi.
İhaleyi Kim Kazandı: Soru İşaretleri ve ‘Beşli Çete’ İddiası
Peki, Yapı Merkezi’nin alamadığı bu ihale kime gitmişti? Soruşturma dosyasındaki ihbar mektubunu yazan kişinin polise verdiği ifadede, ihalenin yaklaşık iki buçuk katı bir bedelle Özgün Yapı ve Kalyon İnşaat ortaklığına verildiği belirtiliyor. Bu bilgi, hem açık kaynaklar hem de İBB’nin resmi açıklamasıyla doğrulandı. Yazar Çiğdem Toker’in de dikkat çektiği gibi, ihaleye davet edilen diğer firmalar da CHP’nin “beşli çete” olarak andığı şirketlerdi:
- Kalyon İnşaat
- Özgün Yapı (Bayburt Grubu)
- Makyol
- Cengiz Holding
- İçtaş
Dokunulmayan Şirketler ve Yanıt Bekleyen Sorular
Soruşturmadaki bir diğer çarpıcı detay ise İBB iştiraklerini yöneten Ertan Yıldız‘ın etkin pişmanlık ifadesinde yer aldı. Yıldız, ifadesinde Kalyon, Metgün ve Makyol gibi firmalarla yapılan görüşmeleri ve finansal taahhütleri detaylandırdı. Hatta Kalyon İnşaat’ın aldığı son metro ihalesinin başka bir firma için %7 komisyonla ayarlandığı, ancak durumun basına sızmasıyla ihalenin iptal edilip Kalyon’a verildiği iddialarını aktardı.
“Kalyon İnşaat’ın yapmakta olduğu son metro ihalesinin aslında en başta başka firma için dizayn edildiği (…) konuşuluyordu. Hatta Fatih Keleş’in bu firma ile yüzde 7 komisyon üzerinden anlaştığı konuşuldu. (…) Bu ihale apar topar iptal edilerek yeni ihaleyi Kalyon İnşaat almıştır ve bir önceki ihalenin konusu tamamen kapatılmıştır.” – Ertan Yıldız’ın ifadesinden
Sonuç olarak, savcılık bir metro hattı ihalesinde yolsuzluk olduğu iddiasıyla yola çıktı. İhaleyi alma girişiminde bulunan ancak alamayan Yapı Merkezi’nin sahiplerini tutukladı. Ancak, ihaleyi nihayetinde kazanan ve kilit isimlerin ifadelerinde adı geçen iktidara yakın şirketlere yönelik herhangi bir işlem yapılmaması, yargının bazı çevrelere “dokunulmazlık” sağladığı yönündeki şüpheleri güçlendiriyor.