Güneş’i Karartma Projesi: ABD’li Bilim İnsanlarının Küresel Isınmaya Karşı Gizli ve Tartışmalı Planı

Küresel Isınmaya Karşı Tartışmalı Çözüm: Güneş Jeomühendisliği

Bilim dünyası, küresel ısınmanın yıkıcı etkilerini yavaşlatmak amacıyla radikal ve bir o kadar da tartışmalı bir fikri yeniden masaya yatırıyor: Güneş’i karartmak. “Güneş jeomühendisliği” olarak bilinen bu yöntem, atmosferdeki sera gazlarının yol açtığı ısınmayı dengelemek için Dünya’ya ulaşan güneş ışığı miktarını bilinçli olarak azaltmayı hedefliyor.

Ancak bu teknoloji, potansiyel riskleri nedeniyle bilim insanlarını ikiye bölmüş durumda. Bazı uzmanlar, iklim sistemine yapılacak bu tür bir müdahalenin öngörülemeyen çevresel ve toplumsal felaketlere yol açabileceği konusunda uyarırken, yöntemi destekleyenler iklim krizinin ciddiyeti karşısında bu risklerin alınması gerektiğini savunuyor.

Güneş Nasıl Karartılır? Stratosfere Parçacık Püskürtme Yöntemi

En çok tartışılan yöntemlerden biri, özel hava araçları kullanarak atmosferin stratosfer katmanına ince bir sis halinde partiküller püskürtmektir. Bu partiküllerin, güneş ışığının bir kısmını uzaya geri yansıtarak gezegenin soğumasına yardımcı olacağı düşünülüyor.

Bu amaçla en çok gündeme gelen madde kükürt dioksit olsa da, birçok uzman bu maddenin çevre ve insan sağlığı üzerindeki olası zararlı etkileri nedeniyle karşı çıkıyor. Alternatif gazlar üzerindeki tartışmalar ise devam ediyor.

Sessiz Denemeler ve Ortaya Çıkan Gizli Planlar

Güneş jeomühendisliği alanındaki tartışmaları alevlendiren bir diğer konu ise bazı deneylerin kamuoyundan habersiz bir şekilde yürütülmesidir. Bu durum, hem tepkilere hem de komplo teorilerine zemin hazırlamaktadır.

Alameda’daki Durdurulan Deney

Geçtiğimiz yıl, Washington Üniversitesi‘nden bilim insanları, Kaliforniya’nın Alameda şehrinde kamuya duyuru yapmadan bir “bulut parlaklığı” deneyi başlattı. Amaçları, bulutlara küçük parçacıklar enjekte ederek yansıtıcılıklarını artırmaktı. Ancak yerel yönetimin durumu fark etmesi üzerine proje, potansiyel yan etkileri nedeniyle hızla durduruldu.

Politico tarafından ele geçirilen belgeler, bu küçük deneyin aslında çok daha büyük bir projenin yalnızca ilk adımı olduğunu gözler önüne serdi. Asıl plan, Porto Riko büyüklüğünde (yaklaşık 10 bin kilometrekare) bir alanda, Kuzey Amerika, Şili veya orta Afrika açıklarında büyük ölçekli bir deney gerçekleştirmekti.

Kaliforniya Üniversitesi’nden çevre uzmanı Prof. Sikina Jinnah, Politico’ya yaptığı açıklamada, “Alameda, çok daha büyük bir projenin basamağıydı ama yerel toplulukla hiç iletişime geçilmedi. Bu ciddi bir hata” diyerek projenin yürütülme şeklini eleştirdi.

Washington Üniversitesi yetkilileri ise iddiaları reddederek deneyin iklimi değiştirmeyi hedeflemediğini ve büyük çaplı bir araştırma planlarının olmadığını savundu.

Komplo Teorileri ve Siyasi Boyut

Güneş jeomühendisliği konusu, siyaset sahnesinde de yankı buluyor. ABD’li aşırı sağcı Temsilci Marjorie Taylor Greene, Teksas’taki sel felaketini kanıtsız bir şekilde bu tür projelere bağlayarak “hava modifikasyonu” üzerine bir yasa tasarısı sundu.

Bilim dünyasının önemli bir kısmı ise Güneş’i karartmanın kalıcı bir çözüm olamayacağını, yalnızca geçici bir önlem olabileceğini vurguluyor. Asıl odaklanılması gereken konunun, fosil yakıt kullanımını azaltmak gibi iklim değişikliğinin temel nedenleri olduğu belirtiliyor.

Denemeler Başka Ülkelerde Sürüyor

Washington Üniversitesi’nin projesinin geleceği belirsiz olsa da, benzer denemeler farklı ülkelerde devam ediyor. İngiltere’nin Gelişmiş Araştırma ve İcat Ajansı (ARIA), bu yıl beş farklı iklim soğutma projesine 60 milyon dolar yatırım yapacağını açıkladı. Bu projeler arasında deniz bulutlarını parlatma, Kuzey Kutbu’nu yeniden dondurma ve stratosfere parçacık salımı gibi yöntemler bulunuyor. Ancak bilim insanlarının dahi tüm etkilerini öngöremediği bu tür müdahaleler için kamuoyu desteği almak oldukça zor görünüyor.