Ordu’da Fındık Hasat Takvimi ve Rekolte Endişeleri
Türkiye’nin en önemli fındık üretim merkezlerinden Ordu‘da, 2024 yılı hasat tarihleri kamuoyu ile paylaşıldı. Ancak Nisan ayında yaşanan zirai don olayı, rekoltede ciddi bir düşüşe neden oldu. Geçtiğimiz yıl 202 bin ton olan rekoltenin, bu yıl için yalnızca 64 bin ton olarak öngörülmesi, üreticileri ve uzmanları harekete geçirdi. Uzmanlar, verim ve kaliteyi en üst düzeye çıkarmak için erken hasattan kesinlikle kaçınılması gerektiğini vurguluyor.
Bölgelere Göre Hasat Tarihleri Açıklandı
Ordu il genelinde fındık toplama takvimi, arazinin rakımına göre üç farklı kategoride belirlendi. Üreticilerin bu tarihlere riayet etmesi, ürün kalitesi açısından büyük önem taşıyor.
- Sahil Kesim (0-250 metre): 4 Ağustos
- Orta Kesim (250-500 metre): 11 Ağustos
- Yüksek Kesim (500 metre ve üzeri): 18 Ağustos
Belirlenen ihraç tarihleri ise sahil kesimleri için 9 Ağustos, orta kesim için 16 Ağustos ve yüksek kesimler için 23 Ağustos olarak duyuruldu.
TZOB’dan Üreticilere Kritik Uyarı: “Acele Etmeye Gerek Yok”
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Soydan, komisyon tarafından belirlenen tarihlere uyulmasının zorunluluğuna dikkat çekti.
“Üreticilerimiz bu tarihleri bekliyordu ama özellikle fındık toplama tarihleri önemli çünkü toplama tarihlerinden önce bahçeye girmemek lazım. Erken hasatta, hava sıcaklıkları da mevsim normallerinin üzerinde olduğundan fındıkta hızlı bir su kaybıyla beraber kalite ve randıman kaybı yaşanabilir.”
Soydan, bir yıllık emeğin boşa gitmemesi için fındığın olgunlaşmasının beklenmesi gerektiğini belirterek, “Acele etmeye gerek yok. Olgunlaşan fındıkta işçilik ve randıman avantajları var. Her randıman fiyat demek, o nedenle bu süreci en iyi şekilde götürelim, kaliteli ve randımanlı bir şekilde daldan toplamaya gayret edelim” ifadelerini kullandı.
“Fındığı Olan Üreticilerimiz Süreci Avantaja Çevirmeli”
Zirai donun özellikle 500 rakıma kadar olan bölgelerde lokal hasarlara yol açtığını, daha yüksek kesimlerde ise fındığın ‘yok’ denecek kadar az olduğunu belirten Arslan Soydan, bu durumun bir fırsata çevrilebileceğini söyledi.
“Fındığı olan vatandaşlarımızın bu süreci avantaja çevirmeleri lazım. O nedenle sahil kesimlerindeki üreticilerimiz hem toplama, hem de pazara indirme yönüyle acele etmemeli. Çünkü bu sene belki de bir ilk olacak, fındık ürünümüzü en iyi şekilde değerlendirme imkanımız var.”