Red Sea Film Fonu Direktörü Eskander: Ortak Yapımlar Kültürel Etkileşimi Güçlendiriyor

Sürdürülebilir Sinema Ekosistemi Hedefi

Red Sea Film Fonu Direktörü ve yapımcı Emad Eskander, Arap, Afrika ve Asya sinemasına dinamik bir güç katmayı hedeflediklerini belirtti. Fon, geliştirme, yapım ve post-prodüksiyon aşamalarındaki projelere dört farklı döngüde destek sağlıyor. Eskander, Anadolu Ajansı’na verdiği röportajda, Suudi Arabistan’ın ilk uluslararası film festivali olan Kızıldeniz Uluslararası Film Festivali bünyesindeki fon ile sürdürülebilir bir sinema ekosistemi kurma vizyonlarını paylaştı.

Festivale 2021’de başladıklarını hatırlatan Eskander, “Harika şeylerin olması bizim için büyük bir şans. Birçok başarıya ve iyi işlere imza attık. Çok genç sayılırız. Çok iyi işler yapmaya çalışıyoruz. Umarım bu etki kendini gösterir ve sürdürülebilir kalır.” ifadelerini kullandı.

Bağımsız Sinema İçin Fonların Önemi

Film yapım sürecinin finansal zorluklarına dikkat çeken Eskander, özellikle bağımsız sinemanın fonlara olan ihtiyacını vurguladı.

“Bir şey yapmak istiyorsanız yer, ekipman kiralamanız gerekiyor. Bu konuda paraya ihtiyacınız var. Bu da fonlardan geliyor. Özellikle bağımsız sinema için bu geçerli. Çünkü büyük stüdyolar, ticari filmler için bir tür destek alırlar. Ama bağımsız sinema, bir film yapımcısı olarak ne söylemek istediğinizle ilgilidir. İnsanların onlara güvenmesini, onlara inanmasını istiyorlar. 20 yıl önce Arap dünyasında ve Türkiye’de cevap vermek zor olurdu. ‘Bunlar hayalperestler’ derlerdi. Ama şimdi bu etki gerçek.”

Eskander, Türk filmlerinin Cannes’daki başarıları ve TRT ortak yapımı filmlerin festivallerdeki varlığının önemine değinerek, Arap ve Afrika sinemasının da uluslararası alanda giderek daha fazla temsil edildiğini belirtti. “Biz de bu sene 9 filmle Berlin’deydik. Elde ettiğimiz rakamlarla övünebilirim ancak önemli olan bunu sürdürülebilir kılmaya devam etmek,” dedi.

Ortak Yapımlar Kültürel Alışverişi Artırıyor

Türkiye ve Arap dünyası arasındaki ortak yapımların kritik bir rol oynadığını belirten Eskander, bu işbirliklerinin sadece finansal değil, aynı zamanda ticari dağıtım için de önemli fırsatlar sunduğunu söyledi. Kızıldeniz Uluslararası Film Festivali’ne (RSIFF) katılan ekipleri Suudi Arabistan’a davet ederek yerel yapımcılarla buluşturduklarını kaydetti.

“Ortak üretim sadece parayla ilgili değil, dağıtım da bunun büyük bir parçası. Sonra esas olarak bu deneyimlerle ilgili. Bir film Almanya, Türkiye ve Suudi Arabistan tarafından ortaklaşa üretildiğinde, burada gerçekleşen kültürel alışverişi hayal edin. Burada gerçekleşen ve gelecekte herhangi bir ülkenin normu haline gelecek olan bu etkileşimi ve gençlerin bu idollerden öğrendiklerini hayal edin.”

Gelişen Bir Ekosistem

Festival bünyesinde çok yönlü bir destek sistemi kurduklarını ifade eden Eskander, şu programları örnek verdi:

  • Dizi, film ve müzik laboratuvarları olan Kızıldeniz Laboratuvarları
  • Film yapımcılarını destekleyen proje pazarı
  • Yıl boyunca devam eden kültürel gösterimler

“Film yapımcılarına çok yönlü olarak yardımcı olan bir ekosistem oluşturmaya çalıştık. Yıl boyunca devam eden programlarımız var ve bu sayede film yapımcılarına daha fazla görünürlük kazandırıyoruz. Umarım bu sonsuza kadar devam eder.”

Red Sea Film Fonu Hakkında

Kızıldeniz Film Vakfı tarafından kurulan Red Sea Film Fonu, yerel, Arap ve Afrika pazarlarını desteklerken Asya sinemasını da keşfetmeyi amaçlıyor. Bugüne kadar 100’den fazla yönetmene ve 250’den fazla filme destek veren program, film endüstrisine önemli bir finansman sağlamaktadır.

Fon, projeleri dört döngüde ve üç aşamada desteklemektedir:

  • Geliştirme
  • Yapım
  • Post-prodüksiyon

Fona kurgu, animasyon ve belgesel türündeki projelerle başvuru yapılabiliyor.