Sıcak Havalardan Kaçış Rotası: Karadeniz Yaylaları
Türkiye genelinde etkisini gösteren bunaltıcı sıcak hava dalgası ve artan nem oranı, vatandaşları serinlemek için alternatif bölgeler aramaya itiyor. Bu arayışta, Doğu Karadeniz bölgesinin yüksek rakımlı yaylaları, her yıl olduğu gibi bu yaz da hem yerli hem de yabancı turistlerin sığınağı haline geldi.
Trabzon’un Gözdesi: Hıdırnebi Yaylası
Termometrelerin 33 dereceyi gösterdiği Trabzon’da, Akçaabat ilçesine bağlı olan Hıdırnebi Yaylası, doğal güzellikleri, serin iklimi ve bol oksijenli atmosferi ile ziyaretçilerini ağırlıyor. Deniz seviyesinden 1600 metre yükseklikte konumlanan yayla, doğayla iç içe bir kaçış sunuyor. Ziyaretçiler, sisle kaplı yamaçlarda keyifli yürüyüşler yapıyor, ata biniyor ve yayla yolu boyunca kurulan tezgahlardan yöresel lezzetler ile hediyelik eşyalar satın alıyor.
Bölgede kurulan çadırlarda konaklayanlar ise doğanın kalbinde piknik yaparak ve yemek pişirerek temiz havanın tadını çıkarıyor. Yöre halkı da kurdukları çadırlarda misafirlere süt, tereyağı ve peynir gibi taze ve doğal ürünler sunarak bölge ekonomisine katkı sağlıyor.
Ziyaretçiler Ne Diyor?
“Yayla Benim İçin Doktor Gibi”
Yaz aylarını büyükbaş hayvanlarıyla birlikte yaylada geçiren Hatice Akkaş, deneyimlerini şu sözlerle paylaşıyor:
“Yaylada ineklerimize bakıyoruz. Serin havada tatlı uykumuzu uyuyoruz. Gelen vatandaşlar süt, yağ, peynir istiyor, biz de onlara sunuyoruz. Her sene burada çadırlar kurulur. Bu yıl Arap turist sayısı biraz azaldı, bu nedenle çadırlar her zaman dolu olmuyor. Gelenler gün içinde dinlenip yemeklerini pişiriyor, akşamüstü ayrılıyorlar. Hava genellikle serin, bazen dumanlı ve sisli oluyor. Şehir merkezi çok sıcak, bunalıma giriyorum. Yayla benim için adeta bir doktor gibi.”
“Buraya ‘Türkiye’nin Cenneti’ Diyorlar”
Bölgede kurduğu çadırlarla turistlere hizmet sunan Hacı Rahmi Akkol, yaylanın popülaritesini şu şekilde anlatıyor:
“Hıdırnebi’de çadır kurma işini ben başlattım ve özellikle Arap turistler bu durumdan çok memnun kaldı. Yağmur yağdığında çadırların içinde rahat ediyorlar. Güneşli havalarda ise hasırlarını çadırların önüne serip dinleniyorlar. Kuveyt, Katar, Umman ve Suudi Arabistan gibi ülkelerden çok sayıda turist geliyor. Yeter ki gelsinler ve ülkemize döviz kazandırsınlar. Buraya ‘Türkiye’nin cenneti’ diyorlar.”
“Antalya’ya Göre Burası Cennet”
Yaylayı ziyaret etmek için Antalya’dan gelen Satı Koska ise izlenimlerini şöyle aktarıyor:
“Antalya aşırı sıcak ve nemden durulmuyor. Oraya kıyasla burası tam bir cennet. Çok hoşumuza gitti. Doğası, insanları ve yemekleri harika. Serinlemek için bulunabilecek en güzel ortamlardan biri. İyi ki gelmişiz. İlk defa geliyoruz ve etrafı keşfediyoruz.”
“Şehirden Kaçmak İçin Birebir”
Kemal Koska da yaylanın atmosferinden duyduğu memnuniyeti dile getiriyor:
“Yaylanın havası mükemmel; ne çok soğuk ne de çok sıcak. Bu kadar çok turist çeken bir yer olduğunu bilmiyorduk. Çocuklar için de oldukça eğlenceli ve güvenli bir ortam. Yeşillik alan çok fazla ve araç yoğunluğu yok. Hava tertemiz. Trabzon merkez beklediğimizden çok daha sıcaktı. Yaylalar gerçekten çok güzel. Şehirden kaçmak için birebir serin bir ortam. En çok Karadeniz insanının samimi yaklaşımını sevdik. Gayet mutluyuz.”