Siyasetin Dili: ‘Devlet Aklı’ Yanılgısı ve ‘Hikmeti Hükümet’ Gerçeği

‘Devlet Aklı’ Kavramı ve Çeviri Yanılgısı

Düşünsel iletişimde, bazı evrensel kavramların dilimize yanlış çevrilmesi büyük anlam kaymalarına yol açabiliyor. Siyasal tartışmalarda yıllardır süregelen “devlet aklı” ifadesi, bu durumun en belirgin örneklerinden biridir. Bu ifadenin Fransızca kökeni olan “La raison d’État” incelendiğinde, “la raison” kelimesi “akıl, us, sağduyu” anlamına gelirken, “État” ise “devlet” demektir. İlk bakışta “devlet aklı” çevirisi doğru gibi görünse de, tarihsel ve anlamsal derinliği yansıtmakta yetersiz kalır.

Atalarımız bu kavrama çok daha isabetli bir karşılık bularak “Hikmeti hükümet” demiş ve “Sual olmaz” diye eklemişlerdir. Bu iki ifade arasındaki fark, basit bir kelime tercihinden çok daha fazlasını ifade eder.

Hikmeti Hükümet Nedir ve Kökeni Nereden Gelir?

“Hikmeti hükümet” kavramı, devletin bekasının tehlikeye girdiği istisnai durumlarda, mevcut hukuk kurallarının dışına çıkabilmesini meşru gören siyasal bir doktrindir. Arapça kökenli olan bu terim, “hükümetin gözettiği asıl fayda” veya “hükümetin, devlet bekasını gözeten maksatlarla hareket etmesi” anlamlarını taşır.

Vikipedi’de yer alan tanıma göre: Devletin bekasının söz konusu olduğu durumlarda her türlü kuraldan muaf tutulmasını savunan siyasal anlayışa “hikmeti hükümet” denir. Devlet kriz halinde iken, varlığı tehlikeye düştüğü durumlarda hukuku askıya alarak aykırı faaliyetlerde bulunmasına doktrinlerde verilen isimdir.

Bu anlayış, devletin gücünü ve devamlılığını korumayı hedefler. Evrensel bir kavram olan hikmeti hükümetin farklı dillerdeki karşılıkları şunlardır:

  • Fransızca: Raison d’État
  • Almanca: Staatsraison
  • İtalyanca: Ragione di statio

Hukuk Devleti Anlayışıyla Zıtlığı

Hikmeti hükümet anlayışının tam karşısında ise hukuk devleti ilkesi yer alır. Hukuk devletinde, devletin kendisi hukuka bağlıdır ve hiçbir koşulda hukukun dışına çıkamaz. Bu ilkeye göre devlet, bireyin refahını ve haklarını koruyan bir araçtır ve başlı başına bir amaç değildir. Devletin eylemleri hukukla sınırlıdır ve hukuka aykırı kararlar alması kabul edilemez.

Akıl ve Hikmet Arasındaki Anlamsal Derinlik

“Akıl” (logos, sağduyu) ile “hikmet” (bilgelik, gizli neden) eşanlamlı değildir. “Devlet aklı” ifadesi tek ve durağan bir anlam sunarken, “hikmeti hükümet” kavramı çok daha derin, geniş ve duruma göre yorumlanabilir bir anlam barındırır. Bu ifade, devletin zorunlu durumlarda anayasa ve yasaların dışına çıkmasının caiz olabileceğini ima eder.

Dilin Toplum ve Siyaset Üzerindeki Etkisi

Dil, bir toplumun en temel iletişim aracıdır. Bir dilin sağlıklı gelişebilmesi için eğitimde doğru kullanılması, kitapların doğru bir dille yazılması ve öğretmenlerin dile hakim olması kritik öneme sahiptir. Ne yazık ki günümüzde test odaklı sınav sistemleri, dilin anlatı gücünü zayıflatmıştır. Bir zamanlar okullarda var olan “kompozisyon” dersleri, anlatıya dayalı yazılı sınavlar dil becerisini geliştiriyordu.

Gazeteler ve özellikle televizyonlar, dili yanlış kullanarak kültürel bir erozyona sebep olmaktadır. Örneğin, “ayrıntı” yerine Fransızca kökenli “detay” kelimesinin yaygınlaşması bu duruma bir örnektir. 1969-1970 yıllarında TRT Televizyonu kurulurken, dilin doğru kullanımını sağlamak amacıyla öndenetim ve redaksiyon bölümleri oluşturulmuştu. Dilini doğru konuşup yazmayan birinin yazar veya siyasetçi olması düşünülemez. Sonuç olarak, AKP hükümetinin eylemleri, tam anlamıyla bir “hikmeti hükümet” uygulaması olarak görülebilir.