Trump’ın Putin’e Yönelik Değişen Tutumu: Övgüden Ültimatoma
Eski ABD Başkanı Donald Trump, uzun süre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkındaki pozitif açıklamalarıyla bilinirken, son dönemde bu tavrını tamamen değiştirerek sert bir tutum benimsedi. Önceleri Putin’i “hoş bir beyefendi” olarak tanımlayan Trump, şimdi ise Rus lidere savaş konusunda net bir süre tanıdı.
Dostluk Rüzgarları ve Olumlu Mesajlar
Trump, başkanlığı döneminde Putin ile iyi ilişkiler kurduğunu sıkça vurgulamıştı. Ukrayna’daki savaşın sorumlusu olarak Kiev’i gösteren Trump, Ukrayna lideri Zelenski’ye Oval Ofis’te söylediği “Elinde kozun yok, çok zor durumdasın” sözleriyle de gündem olmuştu. Moskova ile ilişkileri hakkında şu ifadeleri kullanmıştı:
“Putin ile harika bir görüşme yaptık, yaklaşık iki saat sürdü. Bence Rusya ile gayet iyi gidiyoruz. Taraf tutmam gerekirse Rusya safında olurum.”
Hatta Putin’in barış masasına oturması için kendisinin arabuluculuğunu şart koştuğu “Putin İstanbul’a ben gelirsem gelir” açıklamasıyla da dikkat çekmişti.
Söylem Sertleşiyor: Eleştiriler ve Hayal Kırıklığı
Ancak bu olumlu hava zamanla dağıldı. Trump, Putin’in ateşkesi reddetmesi ve savaşın devam etmesi üzerine eleştirel bir dil kullanmaya başladı.
“Bu asla yaşanmaması gereken bir savaştı. Birçok insan ölüyor, bitmesi gerekiyor. Putin bize hep nazik konuşuyor ama söyledikleri anlamsızlaşıyor. Bundan hiç memnun değilim. Bu savaşı çoktan bitirmeliydik ama konuşuyoruz, ardından Kiev’i bombalıyor.”
Bu sözler, Trump’ın Putin’e olan bakış açısındaki keskin dönüşü gözler önüne serdi.
Diplomaside Son Nokta: 12 Günlük Süre
Gelinen son noktada Trump, diplomasi dilini bir kenara bırakarak Putin’e açık bir ültimatom verdi. Daha önce tanıdığı 50 günlük sürenin anlamsızlaştığını belirten Trump, yeni ve kesin bir tarih verdi.
“Ona 50 gün verdim. Ama şimdi bu süreyi kısaltacağım. Çünkü neler olacağını biliyorum. Bugünden itibaren yeni bir son tarih belirleyeceğim: 10 veya 12 gün. Beklemenin hiçbir anlamı yok.”