8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri Başladı
Yaklaşık 4 milyon kamu görevlisi ve 2 milyondan fazla memur emeklisinin mali ve sosyal haklarını belirleyecek olan 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda yapılan ilk toplantıyla resmen başladı. Müzakere masasına yetkili konfederasyon olarak oturan Memur-Sen, kamu çalışanları için önemli taleplerle sürece dahil oldu.
Memur-Sen’in Zam Teklifleri Masada
Toplu sözleşme masasında Memur-Sen, kamu çalışanlarının alım gücünü artırmayı hedefleyen kapsamlı bir teklif sundu. Konfederasyonun talepleri şu şekilde sıralandı:
- 2026 İlk Altı Ay: Taban aylığa 10 bin lira zam, %10 refah payı ve %25 maaş artışı.
- 2027 İlk Altı Ay: Taban aylığa 7 bin 500 lira ve %20 maaş artışı.
- 2027 İkinci Altı Ay: %15 maaş artışı.
Bu teklifler doğrultusunda Memur-Sen, 2026 için kümülatif olarak %88, 2027 için ise %46 oranında zam talep etmiş oldu. Teklifler, tasnif toplantılarının ardından kamu işveren heyetiyle ağustos sonuna kadar müzakere edilecek.
Eğitim Bir-Sen Temsilcisi Talat Yavuz’dan Değerlendirme
Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Vekili Talat Yavuz, 2026-2027 yıllarını kapsayacak toplu sözleşme sürecine ilişkin yaptığı açıklamada, bu dönemde gelir adaletsizliği ve maaş dengesizliği konularının öncelikli olacağını belirtti.
Çözüm Bekleyen Konular ve Toplanan Talepler
Yavuz, bir önceki toplu sözleşmeden kalan ve çözüme kavuşturulması gereken önemli konular olduğunu hatırlattı.
“Geçen toplu sözleşmede yapılan seyyanen zammın emeklilere yansıtılmadığı gerçeği var. 1. derecedeki bütün memurlara 3600 ek göstergenin verilmesi önemli bir konu. Özellikle Milli Eğitim Bakanlığında şube müdürleri, kariyer sistemine dahil olmayan gruplar ile üniversitelerdeki akademik personelin maaşlarının düşük kalması gibi ana başlıklar etrafında çalışmalarımızı yaptık.”
Eğitim Bir-Sen’in, öğretmen odalarından üniversite kampüslerine kadar geniş bir yelpazede ve elektronik ortamda talepleri toplayarak masaya kapsamlı bir hazırlıkla geldiğini vurgulayan Yavuz, “Hem Milli Eğitim Bakanlığında hem de üniversitelerdeki çalışanlarımızla 1,5 milyona yakın eğitim çalışanını temsilen masaya oturuyoruz. Sadece eğitim öğretim ve bilim hizmet koluna özgü 93 maddeden oluşan taleplerimiz bulunuyor” dedi.
Eğitim ve Yükseköğretim Çalışanlarının Öncelikleri
Talat Yavuz, eğitim ve yükseköğretimin Türkiye’nin geleceği için stratejik alanlar olduğunu belirterek, çalışanların geçim derdi olmadan işlerine odaklanabilmesi gerektiğini ifade etti.
Akademisyenler ve İdari Personel İçin Talepler
Bilim hizmet kolunda, özellikle “üniversitelerde akademisyen maaşları” ve “akademik zam” gibi konuların gündeme taşınacağını söyleyen Yavuz, “Akademik zam başta olmak üzere birçok kalemde iyileştirmeye yönelik çalışmalarımız bulunmakta. Ayrıca, üniversite idari personelinin yer değişikliğinden ekonomik durumlarının iyileştirilmesi için ilave ödeme kalemleri üzerine de yoğunlaşacağız” diye konuştu.
Öğretmenler ve Diğer Eğitim Çalışanları
Yavuz, eğitim öğretim hizmet kolunda masaya getirilecek öncelikli konuları şöyle sıraladı:
“Milli Eğitim Bakanlığı, Öğretmenlik Mesleği Kanunu ile kariyer basamakları sistemi kurdu. Ancak şube müdürü, ilçe milli eğitim müdürü, araştırmacılar ve müfettişler bu sisteme dahil edilmedi. Bu arkadaşlarımız, maaşlarının öğretmen maaşlarındaki artışın gerisinde kaldığını belirtiyor. Ek ders ücretlerinin de iki katına çıkarılmasını istiyoruz. Bu hizmet kolunda, aşçılardan yardımcı hizmetler sınıfına kadar tüm çalışan gruplarına ilişkin taleplerimizi özenle çalıştık.”
Aile Yılı’na Özel Talepler Müzakere Edilecek
2025 yılının “Aile Yılı” ilan edilmesiyle birlikte, Memur-Sen’in aileyi destekleyici evlilik, çocuk, kira, doğum ve kreş yardımı gibi tekliflerinin de masada olacağını belirten Yavuz, yarım zamanlı çalışma hakkı gibi düzenlemelerin önemine dikkat çekti. Yavuz, “Özellikle okul öncesi ve sınıf öğretmenlerinin süt iznini kullanmakta zorlandığını görüyoruz. Süt iznini kullanamayan arkadaşlarımıza görevlendirmelerde öncelik verilmesini ve ikametgahlarına yakın okullarda görevlendirilmelerini talep ettik. Bu talebimizin Aile Yılı münasebetiyle karşılık bulacağına inanıyoruz” dedi.