Kamçatka’da 8.8 Büyüklüğündeki Deprem: Volkanların Sinyali ve Yıkımdan Korunmanın Sırrı

Kamçatka’da 8.8’lik Dev Deprem: Yıkım Neden Sınırlı Kaldı?

Dünyanın en büyük sarsıntıları olarak bilinen Megathrust depremler, levha sınırlarında meydana gelmeleriyle tanınır. Genellikle 9 büyüklüğünü aşan bu depremler, 8.8 ile sarsılan Kamçatka için de bir ilk değil. Bölge, sadece 9 gün önce 7.4 büyüklüğünde bir depremle sarsılmış ancak herhangi bir can ya da mal kaybı yaşanmamıştı. 20 Temmuz’daki 7.4’lük depremin ardından 29 Temmuz’da meydana gelen 8.8’lik sarsıntının ilişkisi ise merak uyandırdı. Depremler genellikle ikincil afetleri tetikler; tsunamiler ve volkanik aktiviteler bu afetlerin başında gelir. 160 aktif volkanı, dev deprem potansiyeli ve geniş kıyı şeridiyle Kamçatka, bu tür olaylar için adeta bir merkez üssü konumundadır.

Peki, 8.8’lik deprem sonrası bölgeyi bekleyen olası tehlikeler neler? Kamçatka’daki doğa olaylarının Türkiye’dekilerden farkı nedir ve bu durum ülkemiz için ne anlama geliyor? Konuyu, Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Afet Yönetimi Uzmanı Doç. Dr. Bülent Özmen ile ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Kıyı ve Deniz Mühendisliği Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, Milliyet.com.tr için tüm detaylarıyla analiz etti.

9 Gün Arayla İki Büyük Sarsıntı

20 Temmuz’da, son depremden sadece 9 gün önce, Kamçatka 63 kilometre kuzeydoğuda 7.4 büyüklüğünde bir deprem yaşamıştı. Doç. Dr. Bülent Özmen’e göre bu sarsıntı, 8.8’lik depremin ‘öncüsü’ niteliğindeydi. Kamçatka’nın büyük depremlere alışkın olması ve yaklaşık 300 bin kişilik nüfusun hafif ve alçak katlı yapılarda yaşaması, can ve mal kaybının minimumda kalmasının en önemli nedenlerinden biriydi. Ayrıca depremin merkez üssünün kıyıya 90 ila 100 kilometre uzaklıkta olması da enerjinin kıyıya ulaşana kadar azalması açısından büyük bir avantaj sağladı.

Doç. Dr. Bülent Özmen, Pasifik Okyanusu’nu çevreleyen ve ‘Ateş Çemberi’ olarak bilinen kuşağın sismik aktivitesini şöyle açıklıyor: “Yaklaşık 2100 km uzunluğundaki Kuril ve Kamçatka yayı, Dünya’daki en büyük depremlerin meydana geldiği bir levha sınırıdır. 1952’de burada 9 büyüklüğünde bir deprem yaşanmıştı. Bugünkü deprem de en büyük 10 deprem arasına giriyor. Bu bölgede tarihsel kayıtlara göre 7’den büyük 112, 8’den büyük ise 12 deprem olduğunu biliyoruz. Enerji açısından kıyaslandığında, bu deprem 6 Şubat Depremleri’nin tam 31 katı daha fazla enerji açığa çıkardı. Büyüklükleri 8’e varabilecek artçı şoklar yaşanabilir ve bunlar da tsunami riski taşıyabilir.”

8.8lik büyük deprem neden yıkmadı 9 gün önceki sır: Volkanlar alarm vermiş

Volkanlar Depremi Önceden Haber Verdi mi?

Kamçatka’da 160 aktif volkanın bulunması, deprem ve volkanik aktivite ilişkisini gündeme getiriyor. Depremin merkez üssüne en yakın volkan olan Klyuchevskoy Yanardağı için yapılan volkanik kül uyarısı dikkat çekti. Aslında sinyaller depremden günler önce gelmişti. Kamçatka Volkanik Patlama Müdahale Ekibi (KVERT), 11 ve 14-17 Temmuz tarihleri arasında Klyuchevskoy’da parlak bir termal anomali tespit etmiş ve havacılık renk kodunu en yüksek ikinci seviye olan ‘turuncu’ya yükseltmişti. Yani volkanlar, depremden önce de aktifti.

8.8lik büyük deprem neden yıkmadı 9 gün önceki sır: Volkanlar alarm vermiş

Peki bu iki doğa olayı birbirini tetikliyor mu? Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, durumu şöyle açıklıyor: “Santorini’de magmanın sıkışması deprem yaratıyordu. Ancak Kamçatka’da durum farklı; burada deprem tektonik plakaların hareketiyle oluyor, magmanın itmesiyle değil.” Doç. Dr. Bülent Özmen ise ekliyor: “Volkanik patlamalar bu büyüklükte depremler yaratamaz. Ancak dalma-batma zonlarında bir levha diğerinin altına dalar, 600-700 km derinlikte erir ve bu eriyen malzeme yüzeye çıkarak volkanları oluşturur. Bu bölgedeki yüksek kayma hızları, hem çok sayıda depreme hem de yoğun volkanik aktiviteye neden olur.”

Tsunami Tehlikesi ve Derinliğin Rolü

Dünyanın en büyük depremlerinin yaşandığı Kuril-Kamçatka Çukuru, tsunamiler için de oldukça riskli bir bölge. Ancak depremin derinliği, tsunaminin şiddetini belirleyen kritik bir faktördür. Kamçatka’daki 8.8’lik deprem, 20.7 km derinlikte meydana geldi. Bu durum, tsunaminin gücünü azaltarak olası bir felaketi önledi. Depremin merkezinin kıyıya uzak olması da bir diğer şanstı. Dalgalar en yakın kıyı olan Kamçatka’da 4 ila 5 metre olarak ölçülürken, Havai ve Japonya’ya ulaşan dalgalar daha küçüktü.

8.8lik büyük deprem neden yıkmadı 9 gün önceki sır: Volkanlar alarm vermiş

Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, tsunaminin davranışını şöyle özetliyor:

“Tsunami, nehirlerin denize ulaştığı yerleri sever. Dar körfezlerde enerji odaklanır, sığ sularda büyür ve nehirlerden içeri girer. Denizdeyseniz yapmanız gereken en güvenli şey 50-100 metre derinlikteki sulara gitmektir. Depremin odak derinliği çok önemlidir. Derinlik arttıkça yer kabuğunu daha az kırar ve daha küçük bir tsunami oluşturur. Eğer 10 km derinlikteki 7.4’lük deprem yerine 8.8’lik deprem bu kadar sığ olsaydı, tsunaminin etkisi onlarca kat fazla olur, dalga boyu en az 10-15 metreyi bulabilirdi.”