Sana Göre Haber

Plastik Sektöründe Hammadde Krizi: Artan Fiyatlar KOBİ’leri Alternatif Tedarikçiye Yöneltiyor

Plastik Sektöründe Hammadde Fiyatları Kâr Marjlarını Tehdit Ediyor

Türk plastik sanayisi, ana girdisi olan petrokimya ürünlerindeki fiyat dalgalanmaları sebebiyle zorlu bir dönemden geçiyor. Küresel ekonomik koşullar, enerji maliyetlerindeki değişimler ve jeopolitik gerilimler nedeniyle petrokimya fiyatları karmaşık bir seyir izlerken, bazı ürün gruplarında son bir ayda düşüş yaşansa da genel tablo endişe verici. Son 6 aylık döneme bakıldığında, plastik hammaddesi grubundaki petrokimya ürünlerinde yüzde 4 ile yüzde 20 arasında değişen artışlar gözlemleniyor.

Bu durum, hammaddede yüzde 85 oranında ithalata bağımlı olan ve yurt içinde Petkim’den tedarik sağlayan plastik üreticilerini ciddi şekilde tedirgin ediyor. Fiyat istikrarsızlığı karşısında, çoğunluğu KOBİ’lerden oluşan üreticiler, alternatif kaynak arayışına girmiş durumda. Ancak bu durum, sektörde kalite ve güvenlik sorunlarını da beraberinde getiriyor.

Üretimin Sürekliliği Risk Altında

Yaklaşık 3 bin 300 firmanın faaliyet gösterdiği Türkiye plastik sanayisi, 2024 verilerine göre 40.9 milyar dolarlık bir üretim değerine ulaştı. Sektör, geçen yılı üretimde değer bazında yüzde 8’lik bir artışla kapatmış olsa da, üretimin devamlılığı için hammadde tedariki hayati önem taşıyor.

Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz, sektörün yüzde 85’lik ithal hammadde bağımlılığının küresel piyasalardaki oynaklıklara karşı onları savunmasız bıraktığını belirtti. Karadeniz, “Petrokimya fiyatlarındaki yükseliş, plastik üreticilerinin üretim maliyetlerini doğrudan artırıyor. Ancak bu artışların ürün fiyatlarına aynı hızda yansıtılamaması, kâr marjlarını ciddi şekilde daraltıyor. Bu durumdan en çok KOBİ’ler etkileniyor ve hammadde tedarikindeki belirsizlik üretim sürekliliğini tehdit ediyor” dedi.

Karadeniz’e göre, firmaların fiyat taahhüdü verememesi ve yatırım kararlarını ertelemesi, yerli üreticinin uluslararası rekabet gücünü olumsuz etkiliyor.

Alternatif Arayışı ve Güvenlik Sorunları

Petkim ve ithalatçıların fiyat artışları, KOBİ’leri alternatif hammadde kaynakları aramaya zorluyor ve bu durum ciddi riskler barındırıyor. Ömer Karadeniz bu konuya şöyle dikkat çekti:

“İç piyasada fiyatlar öngörülemez şekilde yükseldiğinde, bu firmalar ya farklı ülkelerden doğrudan ithalata yöneliyor ya da yurt içinde daha küçük ölçekli, uygun fiyatlı tedarikçiler arayışına giriyor. Bu arayış çoğu zaman güvenlik, kalite ve teslim süreleri açısından ciddi riskler barındırsa da yüksek fiyatlar karşısında başka çare kalmıyor. Özellikle Petkim’in bazı dönemlerde talebi karşılayamaması ya da teslimatların gecikmesi gibi durumlar, firmaları daha geniş bir tedarikçi ağı kurmaya teşvik ediyor.”

Karadeniz, fiyat dalgalanmalarının firmaları yıllık hedefler yerine daha kısa vadeli planlara zorladığını ve bunun da verimliliği düşürdüğünü ekledi.

Daha Şeffaf Bir Fiyat Politikası ve Yapısal Çözümler Şart

Alternatif kaynak arayışında ithalattaki artan navlun maliyetleri, gümrük işlemleri ve ödeme vadeleri gibi zorluklar da yaşanıyor. Buna rağmen birçok KOBİ, rekabetçiliğini korumak adına bu riskleri göze alıyor. Karadeniz, bu durumun uzun vadeli yapısal çözümlere olan ihtiyacı ortaya koyduğunu vurguladı. Yerli petrokimya kapasitesinin artırılması ve fiyatlandırma mekanizmalarının daha şeffaf hale getirilmesi gerektiğini belirtti. Devletin bu süreçte kritik roller üstlenmesi gerektiğini belirten Karadeniz, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

Ürün Gruplarına Göre 6 Aylık Fiyat Seyri

Olefinler (Etilen, Propilen)

Polimerler (Plastik Hammaddeleri)

Aromatikler

Sürdürülebilir Üretim İçin Acil Adımlar

Exit mobile version