Saraçhane Protestoları Sonrası Tutuklamalar ve Bir Annenin Feryadı
İstanbul Saraçhane Meydanı’nda, CHP’li belediyeler ve Ekrem İmamoğlu’na yönelik operasyonların 100. gününde düzenlenen protesto sonrası gözaltına alınan 42 kişiden 14’ü tutuklanarak cezaevine gönderildi. Tutuklananlar arasında yer alan 21 yaşındaki Ali Yıldırım‘ın annesi Berna Yıldırım, oğlunun bir aydır haksız yere tutuklu olduğunu belirterek ailenin yaşadığı zorlu süreci Cumhuriyet’e anlattı.
“Oğlum Sadece Oradaydı, Bilgisi Bile Yoktu”
Anne Berna Yıldırım, oğlu Ali’nin 1 Temmuz’da bir arkadaşıyla Saraçhane’ye gittiğini ancak mitinge bilinçli bir katılımının olmadığını vurguladı. Oğlunun durumunu şu sözlerle ifade etti:
“Benim oğlum Saraçhane’ye o akşam arkadaşıyla birlikte gitti. Gösteriye katılmadı. Sadece oradaydı. Bu olaylar hakkında bilgisi, fikri bile olmayan bir çocuk. İlkokul mezunu, bugüne kadar hiçbir siyasi etkinliğe katılmış değil. Karakol yüzü bile görmemiş, sabıkasız, tertemiz bir çocuk. Şimdi 2911 sayılı yasaya muhalefet ve Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla tutuklu. Bunu anlatmak bile bana ağır geliyor.”
Yıldırım, oğlunun tutuklanmasının aile üzerinde yarattığı derin etkiyi ve çöküşü ise şu kelimelerle dile getirdi:
“Bir aydır içeride. Her geçen gün daha da tükeniyoruz. Oğlumun odasına giremiyorum. Eşim işe gidip gelmekte zorlanıyor. Her akşam eve bomboş gelmek onu bitiriyor. Bu bize çok ağır geldi. Kolumuzu kanadımızı kırdılar. Artık kelimelerin tükendiği yerdeyim. Suçsuz bir çocuğun orada bulunduğu için alınıp götürülmesine isyan ediyorum.”
“Biz Sıradan İnsanlarız, Oğlumuzu Geri İstiyoruz”
Berna Yıldırım, bu sürecin sıradan vatandaşların bile nasıl hedef haline gelebildiğinin bir göstergesi olduğunu belirtti. Ailelerinin hiçbir siyasi bağlantısı olmadığını ve oğlunun temiz bir sicile sahip olduğunu vurgulayan Yıldırım, şunları ekledi:
“Benim oğlumun hiçbir kötü alışkanlığı yoktur. Bütün gün evde oturur, kendi halinde bir çocuk. Suç kaydı yok, karakol kapısından girmemiş biri. Araştırsınlar. Siciline baksınlar. Hangi gerekçeyle tutulduğunu biz de anlayamıyoruz. Ne yapmamız gerektiğini bilmiyoruz ama gençler, avukatlar, dostlarımız yanımızda. Onlara da çok teşekkür ederiz. Benim oğlum suçsuz. İçeride olmaması gereken bir çocuk. Bir an önce çıkmasını istiyorum. Sadece kendi evladım için değil, tutuklu bütün çocuklar için adalet istiyorum. Her şeyin bir an önce sonuçlanmasını, adaletin tecelli etmesini bekliyoruz. Bu ülkede adalet varsa, çocuklarımız serbest bırakılmalı.”
“Gençlerin Alınışı da Tutuklanışı da Adaletsiz”
Anne Baba Dayanışma Ağı üyesi Avni Gündoğan ise Saraçhane sürecinde gençlerin gözaltına alınma ve tutuklanma yöntemlerinin adaletsizliğine dikkat çekti. Gündoğan, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada durumu şöyle değerlendirdi:
“İktidar, muhalefeti sindirmeye çalışıyor. Gençler de bu baskı sürecinin parçası haline getiriliyor. Gençlerin alınış biçimi, gözaltı süreçleri, tutuklanma anlarının hepsi adaletsiz. Bunu daha önceki süreçlerde de gördük.”
Gündoğan, Dayanışma Ağı olarak hukuki ve toplumsal mücadelelerini sürdürdüklerini belirterek, “Avukatlarımızla sürekli temas halindeyiz. Aileler birlikte karar veriyoruz. Bir hafta boyunca saat 21.00’de sosyal medyada etiket çalışması yürüteceğiz” bilgisini paylaştı.