Hasanlar Barajı’nda Kuraklık Alarmı: Su Seviyesi Yüzde 30’a Geriledi

Batı Karadeniz Bölgesi’ni etkisi altına alan kuraklık, Düzce’nin en önemli su kaynaklarından biri olan Hasanlar Barajı‘ndaki su seviyesini endişe verici boyutlara düşürdü. Tarımsal sulama için hayati önem taşıyan barajdaki doluluk oranı yüzde 30 olarak ölçüldü.

Hasanlar Barajı’nın Bölge İçin Önemi

1972 yılında Düzce’nin Yığılca ilçesinde, Küçük Melen Çayı üzerinde inşa edilen Hasanlar Barajı, hem sulama hem de taşkın kontrolü amacıyla hizmet vermektedir. Kentteki en büyük baraj olma özelliğini taşıyan tesisin temel özellikleri şunlardır:

  • Yükseklik: 80 metre
  • Su Kapasitesi: 1 milyon 651 bin metreküp
  • Sulama Alanı: 26 bin 450 hektar

Hasanlar Barajı, Düzce Ovası’ndaki yaklaşık 30 bin dönümlük aktif tarım arazisinin yüzde 45’inin su ihtiyacını tek başına karşılayarak bölge ekonomisine önemli bir katkı sağlamaktadır. Ancak son dönemde yaşanan şiddetli kuraklık ve yağış azlığı nedeniyle baraj gölündeki sular çekilmiş, geride çatlamış toprak manzaraları bırakmıştır.

Uzman Uyarısı: “Şiddetli Kuraklık Görülüyor”

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Mehmet Özcan, Batı Karadeniz Bölgesi’nde ciddi bir tarımsal kuraklık yaşandığının altını çizdi.

“Kuraklığı meteorolojik, tarımsal ve hidrolojik olarak üçe ayırıyoruz. Meteorolojik kuraklık yağış azlığı, tarımsal kuraklık bitkilerin suya erişememesi, hidrolojik kuraklık ise akarsu ve baraj gibi su kaynaklarındaki azalmadır. Yağış azlığı sürerse, şu anki tarımsal kuraklık hidrolojik kuraklık aşamasına geçebilir.”

İklim Değişikliği ve Değişen Yağış Rejimi

Doç. Dr. Özcan, küresel ısınmanın dünyanın ısı dengesini bozduğunu ve bu durumun insan kaynaklı olduğunu belirtti. Karadeniz Bölgesi’nin iklim değişikliğinden en az etkilenecek yer olarak görülmesine rağmen, meteoroloji haritalarının Batı Karadeniz’de şiddetli kuraklık gösterdiğini ifade etti.

Özcan, iklim değişikliğinin yağış şekillerini de değiştirdiğine dikkat çekti:

“Küresel iklim değişikliğiyle yağış şekilleri de değişti. Karadeniz Bölgesi’nde sel ve su taşkınları olmaya başladı. Sebep kısa süreli ve şiddetli yağışlar. Bir ayda yağacak yağmurun kısa sürede toprağa düşmesi, sel ve taşkınlara neden oluyor. Bu yağışlar toprağı beslemediği gibi can ve mal kaybına da yol açıyor.”

Yüksek sıcaklıkların sulama ihtiyacını artırdığını ve bunun da barajdaki rezervleri hızla tükettiğini vurgulayan Özcan, “Mayıs, haziran ve temmuz aylarında geçmiş yıllara oranla yağışta yüzde 70, yıl başından bu yana ise yüzde 30 azalma söz konusu.” diyerek durumun ciddiyetini gözler önüne serdi.