Sana Göre Haber

Hırvatistan’ın Gövde Gösterisi: Zagreb’deki Tören Balkanlar’da Silahlanma Yarışını Ateşliyor mu?

Hırvatistan’ın başkenti Zagreb’de düzenlenen görkemli askeri geçit töreni, ülkenin askeri kapasitesindeki dönüşümü gözler önüne sererken, Balkanlar’da tırmanan bir silahlanma yarışına dair endişeleri de beraberinde getirdi.

Fırtına Operasyonu’nun 30. Yılı ve Tarihsel Önemi

Perşembe günü gerçekleştirilen tören, Hırvat ordusunun Fırtına Operasyonu ile etnik Sırpların kontrolündeki toprakları geri almasının 30. yıldönümünü kutlamak amacıyla düzenlendi. 4 Ağustos 1995’te başlayan ve üç gün süren operasyon, o dönemde etnik Sırpların yönetimindeki Sırp Krajina Cumhuriyeti’ni (RSK) sona erdirmişti.

Bu operasyon, hem Hırvatistan hem de komşu Bosna Hersek’teki savaşların seyrini değiştiren stratejik ve diplomatik etkilere sahipti. Zagreb, bu zaferle 1991’de başlattığı bağımsızlık savaşını kesin olarak noktaladığını ilan etti. Operasyonun Bosna’daki yankıları da büyük oldu; NATO bombardımanlarıyla zayıflayan Bosnalı Sırp güçleri, Kasım 1995’te Dayton Barış Anlaşması‘na giden süreçte zemin kaybetti. Bu sürecin sonunda Hırvatistan, 2009’da NATO’ya ve 2013’te Avrupa Birliği’ne tam üye oldu.

Hırvatistan’ın Askeri Modernizasyonu: Batı’ya Yöneliş

Zagreb’deki OBRIS enstitüsünden siyaset ve güvenlik analisti Igor Tabak, törenin Hırvatistan’ın askeri harcamalarını halka göstermek için bir fırsat olduğunu belirtti. Tabak, Hırvatistan’ın Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’sının (GSYH) %2’sini savunmaya ayırma hedefine ulaştığını ve bu oranı artırmayı planladığını vurguladı.

“Son birkaç yıldır önemli askeri alımlar yapıldı. Daha fazlası da yolda, dolayısıyla vergi mükelleflerimiz bunların nereye gittiğini görmek zorunda ve bu da böyle bir gösteri için iyi bir fırsat.”

Son 10 yılda Fırtına Operasyonu’nu kutlamak için düzenlenen ilk tören olan bu etkinlik, Hırvatistan’ın Yugoslavya’dan miras kalan Doğu bloku silahlarından Batı sistemlerine geçişini net bir şekilde ortaya koydu. Hırvatistan’ın envanterindeki önemli yenilikler şunlardır:

Belgrad’ın Perspektifi ve Bölgesel Gerilim

Sırbistan tarafında ise Fırtına Operasyonu, binlerce Hırvat Sırp’ın Sırbistan ve Bosna’ya sığınmak zorunda kaldığı bir etnik temizlik olarak görülüyor. Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve Belgrad’ın Moskova ile süregelen yakın ilişkileri, bölgedeki kutuplaşmayı daha da derinleştirdi. Sırbistan, AB adaylığına rağmen Rusya’ya yönelik yaptırımlara katılmazken, Hırvatistan ise Arnavutluk ve Kosova ile bir savunma işbirliği anlaşması imzaladı.

Eski bir Sırp subayı ve bağımsız güvenlik analisti olan Nikola Lunic, bölgenin altından kalkamayacağı bir silahlanma yarışına girme riski taşıdığı uyarısında bulunuyor.

“Zagreb ve Belgrad arasındaki ikili ilişkiler samimi değil, bu yüzden ordumuzu güçlendirdiğimizi gördüklerinde onlar da aynısını yapıyor.”

Sırbistan’ın Hamleleri ve Karşılıklı Adımlar

Bu gergin atmosferde Sırbistan da askeri kapasitesini artırıyor. Belgrad, Hırvatistan gibi Fransa ile yaklaşık 2 milyar euro değerinde 12 adet Rafale savaş uçağı alımı için bir anlaşma imzaladı. Ayrıca Çin ve Rusya’dan çeşitli silah sistemleri ithal ederken, kendi savunma sanayisi üretimini ve ihracatını da sürdürüyor.

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic‘in 3 Eylül’de Çin’de düzenlenecek askeri geçit törenine katılması beklenirken, Belgrad’da da 15 Eylül’de bir başka askeri geçit töreni planlanıyor. Bu karşılıklı gövde gösterileri, Balkanlar’daki hassas dengeleri daha da kırılgan hale getirme potansiyeli taşıyor.

Exit mobile version