Tidsoptimist Nedir? Sürekli Geç Kalmanın Arkasındaki Bilimsel Gerçek
Zamana karşı aşırı iyimser olan, sahip olduğundan daha fazla zamanı olduğunu düşündüğü için sürekli bir yerlere geç kalan kişilere tidsoptimist denir. Bu kişiler, görevlerin ne kadar süreceğini hafife alma eğilimindedir ve bu yüzden istemsizce randevularını kaçırırlar. İyi niyetli olmalarına rağmen, zamanı doğru bir şekilde değerlendirme konusunda zorluk yaşarlar.
Arkadaşlarım genellikle buluşmalarımıza ya tam zamanında ya da erken gelirler ve benim gecikmelerim onlar için oldukça rahatsız edicidir. Elbette insanları bekletmekten hoşlanmıyorum, fakat dürüst olmak gerekirse zamanlama konusunda hala tam anlamıyla dakik olduğumu söyleyemem.
Üniversite Yıllarından Gelen Bir Alışkanlık
Yirmili yaşlarımda, üniversite kampüsündeki bir yurtta kalıyordum. Derslikler yurdun hemen yanındaydı, yani geç kalmamak için tüm şartlar idealdi. Yataktan kalkıp hazırlanmam ve derse gitmem teoride çok kısa sürmeliydi. Ancak ironik bir şekilde, derslerime neredeyse her zaman geç kalıyordum. Yıllar içinde biraz daha gerçekçi olmayı öğrensem de bu alışkanlığım hala devam ediyor.
Neden Sürekli Geç Kalıyorum?
Peki, bu gecikmelerin temel sebebi ne? Bir yere gitmek için gereken hazırlık süresi ve yolculuk zamanı konusunda sürekli olarak aşırı iyimserim. Sanki dersten önce kahve alırken hiç sıra beklemeyecekmişim, yolda bir arkadaşımla karşılaşıp sohbete dalmayacakmışım, asansör hep kapıda beni bekliyor olacakmış gibi davranıyorum. Kısacası, evrenin buluşma noktasına en kısa sürede ulaşmam için seferber olacağını varsayıyorum.
Mükemmel Zamanlama Bir Hayal mi?
Zamanı hesaplama ve tahmin etme konusunda hiçbir zaman başarılı olamadım. Amacım ne çok erken gitmek ne de geç kalmak; sadece tam zamanında orada olmak. Ancak gerçek dünyada bu tür mükemmel bir zamanlama pek mümkün olmuyor.
Bu sorun yüzünden boşanma noktasına gelen bir arkadaşım var; benim yüzümden balayına gidecekleri uçağı kaçırmışlardı. Kız arkadaşını beklettiği randevuların sayısını ise hatırlamıyorum bile. Ben ise uçağı kaçırma riskim olduğunu hissettiğimde uyumayarak çözüm buluyorum.
Unutmayın, trafik sıkışabilir, alarmlar çalmayabilir veya arabanızın benzini bitebilir. Hayat, nadiren planladığımız gibi işler ve size sürprizler yapabilir.
Tidsoptimizm: Bir Sorun Olarak Geç Kalmak
Eğer randevularınıza sürekli geç kaldığınızı fark ediyorsanız, siz de bir zaman optimisti olabilirsiniz. Bu durum, sürekli strese, kötü bir ruh haline, üretkenlik kaybına ve hatta iş hayatında ciddi sorunlara yol açabilir. Benim yaşadığım bu sıkıntının bir adı varmış: Tidsoptimizm. Evet, ben bir tidsoptimistim. Sorun, zaman kavramını anlamamak değil, görevlerin ne kadar süreceğini doğru hesaplayamamaktır.
Tidsoptimizmin Üstesinden Gelmek İçin Stratejiler
Neyse ki uzmanlar, tidsoptimist olmanın üstesinden gelmek için etkili stratejiler sunuyor.
- Süre Tutma Oyunu Oynayın: Günlük işlerinizin ne kadar sürdüğünü tahmin edip ardından gerçek süreyi not alın. Örneğin, bulaşık makinesini boşaltmanın 15 dakika süreceğini düşünürken aslında 3 dakika sürdüğünü veya duşun 20 dakika yerine 11 dakika sürdüğünü fark edebilirsiniz. Bu verileri kullanarak zaman planlamanızı daha gerçekçi yapın.
- Zihniyetinizi Değiştirin: Geç kalmanın sizi nasıl olumsuz etkilediğini yazdığınız bir günlük tutun. Bu durumun ruh halinize ve gününüze etkilerini derinlemesine düşünün. Zamanında bir yere vardığınızda nasıl hissettiğinizi not alın. Bu farkındalık, alışkanlığınızı değiştirmek için size motivasyon sağlayacaktır.
Sonuç: Gerçekçi Bir İyimserlik
Genel olarak optimizm harika bir özelliktir. Ancak zaman yönetimi söz konusu olduğunda, biraz gerçekçilik büyük bir fark yaratabilir. Unutmayın ki sürekli geç kalmak strese neden olur, ruh halinizi bozar ve üretkenliğinizi düşürerek hayat kalitenizi olumsuz etkiler.