Ankara’da Köklü Değişim ve Tevhid dergileri tarafından, Filistin’in Gazze’deki ablukasına karşı bir protesto yürüyüşü düzenlendi. Ancak eylem, “ümmet”, “şeriat” ve “İsrail’le savaş çığırtkanlığı” gibi sloganlarla laik ve demokratik cumhuriyeti hedef alan bir propagandaya dönüştü. Polis gözetiminde gerçekleşen bu yürüyüş, başkentin merkezindeki bu iki gerici yayının faaliyetlerini yeniden gündeme getirdi.
Eylemi düzenleyenlerden Köklü Değişim Dergisi, Yargıtay tarafından 2004 yılında terör örgütü olarak kabul edilen Hizbut Tahrir’in Türkiye’deki yayın organı olarak biliniyor. Örgütün Gazze için düzenlediği etkinliklerin asıl amacının, Gazze’nin özgürlüğünden çok, laik cumhuriyetin yerine hilafet düzenini kurmak olduğu belirtiliyor.
Hizbut Tahrir: Kuruluşu ve Amaçları
Hizbut Tahrir, tüm İslam devletlerini tek bir “Hilafet Devleti” altında birleştirmeyi amaçlayan uluslararası bir örgüttür. 1953 yılında Filistinli şeri mahkeme kadısı Takiyyuddin en-Nebhânî tarafından Kudüs’te kurulan örgüt, siyasi bir parti gibi çalışarak Türkiye dahil 40 farklı ülkede faaliyet göstermektedir.
Türkiye’deki Faaliyetlerin Başlangıcı
Örgütün Türkiye’deki siyasi ve dini çalışmaları 1959 yılında, Takiyyuddin en-Nebhânî’nin yardımcısı Abdulkadîm Zellûm tarafından başlatıldı. Faaliyete geçmelerinin ardından 1967, 1974 ve 1980 Askeri Darbesi sonrası dönemlerde örgüt üyelerine yönelik çok sayıda tutuklama ve operasyon gerçekleştirildi. Özellikle 1982 Anayasası ve laikliğe karşı düzenledikleri eylemler sonrası birçok üyesi hapis cezalarına çarptırıldı.
Yargı Süreçleri ve Hukuki Statüsü
Örgütün Türkiye’deki görünürlüğü 2000’li yıllardan sonra arttı. 2000 yılındaki Hizbut Tahrir operasyonunda üyelere ilk kez “Terörle Mücadele Kanunu” (TMK) kapsamında işlem yapıldı. Ancak, TMK’de 2003’te yapılan ve bir örgütün terör örgütü sayılması için ‘cebir ve şiddete başvurması’ şartını getiren değişiklik sonrası birçok hükümlü üye beraat etti.
Bu beraatların ardından Yargıtay, 2004 yılında Hizbut Tahrir’i “terör örgütü” olarak tanımlayan bir karar alarak örgütün hukuki statüsünü netleştirdi.
2005 Yılındaki Eylem ve Siyasi Yankıları
Örgüt, 2 Eylül 2005’te hilafetin kaldırılışını protesto etmek amacıyla İstanbul Fatih Camisi önünde bir basın açıklaması düzenledi. Dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, hükümete müdahale etmediği için tepki göstererek şu ifadeleri kullandı:
“Bu gidişat iyiye gidişat değil, laik, demokratik cumhuriyetimize dokunmayın.”
Dönemin hükümeti ise olayı “AKP hükümetine ve Avrupa ile iyiye giden ilişkilere zarar verme girişimi” olarak yorumladı. Eyleme katılan 17 kişiye toplamda 117 yıl hapis cezası verildi.
Son Yıllardaki Provokatif Girişimler
Hizbut Tahrir, Köklü Değişim Dergisi aracılığıyla faaliyetlerini sürdürmeye devam etti.
İstanbul’daki Hilafet Konferansı Girişimi
5 Mart 2017’de, “Dünya Hilafete Neden Muhtaç?” başlığıyla bir konferans düzenlemek istediler. Çağrıda laiklik ve cumhuriyet “şeytani rejim” olarak nitelendirildi. Valilik kararıyla engellenen konferans sonrası açılan davada, örgütün Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar 1.5 yıl, diğer üç sanık ise 6 yıl 3’er ay hapis cezası aldı.
Propaganda Faaliyetleri ve Hedefleri
Tutuklamalara rağmen örgüt, Ocak 2023’te İstanbul Sözleşmesi’ne karşı broşürler yayımladı ve çocuklara şeriat çağrısı yaptırılan videolar hazırladı. İsrail-Hamas çatışmalarının ardından ise sahada çeşitli gerici çalışmalar yürüttü.
31 Aralık 2024’te Türkiye’nin 24 ilinde “İşgale karşı direniş ruhu” başlıklı konferanslar düzenlendi. Bu konferanslarda, Türkiye’deki kültürel işgalin temelinde şu kavramların olduğu iddia edildi:
- Laiklik
- Demokrasi
- Cumhuriyet
- Milliyetçilik
- Yurtçuluk
- Özgürlükler düşüncesi