Sudan’daki Kriz Derinleşiyor: SETA Raporu Küresel Rekabeti ve Yıkımı Gözler Önüne Serdi

Sudan’daki İç Savaşın Perde Arkası: Yıkım ve Küresel Rekabet

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) araştırmacısı Tunç Demirtaş, çatışmaların sürdüğü Sudan’a gerçekleştirdiği saha ziyaretinin ardından önemli değerlendirmelerde bulundu. Demirtaş, 15 Nisan 2023’te başlayan ve derin bir insani krize yol açan iç savaşın son durumunu ve ülkenin küresel güçler için nasıl bir rekabet alanına dönüştüğünü anlattı.

Bir hafta süren saha araştırması kapsamında Port Sudan, Atbara ve başkent Hartum‘da yerel halk ve yetkililerle görüşen Demirtaş, medyadaki dezenformasyon ile sahadaki gerçekleri karşılaştırma imkanı bulduğunu belirtti.

Başkent Hartum’da Büyük Yıkım ve Yağma

Demirtaş’ın gözlemlerine göre, başkent Hartum’un merkezi, orduyla çatışan Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından sistematik bir şekilde yıkılmış ve yağmalanmış durumda. Demirtaş, “Neredeyse tüm evlere girilmiş, binalar ağır silahlarla taranmış ve roketatarlarla saldırıya uğramış. Devlet kurumlarıyla birlikte tüm evler tahrip edilerek kullanılamaz hale getirilmiş,” dedi.

Yağmanın sadece değerli eşyalarla sınırlı kalmadığını belirten araştırmacı, binalardaki elektronik cihazların, kabloların ve bakır tellerin sökülerek yasa dışı yollarla yurt dışına satıldığını ve bunun ekonomik çıkar amaçlı yapıldığının altını çizdi. Yol kenarlarında lastikleri ve elektronik aksamları sökülmüş çok sayıda araç enkazı bu sistematik yağmanın en net kanıtı olarak gösteriliyor.

“Sokaklarda insanlık suçlarının işlendiğine dair çeşitli emarelerin izleri hala görülüyor. İbadethaneler dahil olmak üzere yakılan, yıkılan yerler var… Burada büyük bir savaş suçunun işlendiği net şekilde görülüyor. Neler yapıldığına sahada sokak sokak gezerek şahit olduk.”

Bu yıkımın ortasında umut verici bir gelişme olarak Hartum havalimanında başlayan restorasyon çalışmalarına dikkat çeken Demirtaş, bunun başkentin yeniden ayağa kalkması için kritik bir adım olduğunu ifade etti.

Jeopolitik Satranç Tahtası: Sudan

Tunç Demirtaş, Sudan’ın Doğu Afrika’daki jeopolitik konumu nedeniyle hem komşu ülkeler hem de Körfez ülkeleri için stratejik bir öneme sahip olduğunu vurguladı.

“Sudan, küresel ve bölgesel güç mücadelesinin ve rekabetin yoğun olarak hissedildiği ülkelerden biri haline dönüştü. Burayı istikrarsızlaştıran aktörler, halk tarafından biliniyor ve uluslararası toplum tarafından da artık net bir şekilde ifade ediliyor.”

Demirtaş, özellikle Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yönelik toplumda ciddi bir tepki oluştuğunu ve Sudan halkının bu aktöre karşı uluslararası baskının artmasını talep ettiğini belirtti.

Zengin Potansiyel ve Yeniden İnşa Umudu

Tüm istikrarsızlığa rağmen Sudan’ın büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirten Demirtaş, “Çok verimli topraklar var. Bu toprağın üstünde bir insan kaynağı, altında ise altından çeşitli kritik minerallere kadar büyük bir zenginlik kaynağı bulunuyor,” dedi. Demirtaş, ülkenin kendi kendini yeniden inşa edebilecek potansiyele sahip olduğunu ve istikrarın sağlanmasının sadece Sudan için değil, küresel güvenlik için de önemli olduğunu ekledi.

Türkiye-Sudan İlişkilerinin Geleceği

Türkiye ile Sudan arasındaki ilişkilerin Osmanlı İmparatorluğu’na dayanan köklü bir geçmişi olduğunu hatırlatan Demirtaş, savaş nedeniyle ekonomik ilişkilerde daralma yaşandığını ve Türk Hava Yolları’nın (THY) seferlerinin durduğunu belirtti. Sahadaki şartlar oluştuğunda THY’nin Port Sudan seferlerine yeniden başlamasının beklendiğini ifade etti.

“THY, Türkiye açısından bir bayrak taşıyıcı markadır. Sudan’da THY’nin olması, Sudan açısından önemli bir destek olacaktır. Ayrıca Ziraat Katılım Bankası’nın burada bulunması, Türk şirketlerinin güvenle ticaret yapabilmesi için büyük fırsatlar ortaya çıkaracaktır.”

Demirtaş, Sudan halkının Türklere karşı samimi ve sıcak tavrına dikkat çekerek, “Bizi gördüklerinde yüzlerindeki gülümseme ve samimiyetleri çok kıymetli,” dedi. Yeni bir sivil başbakanın atanmasının olumlu bir gelişme olduğunu belirten araştırmacı, Türkiye’nin her zaman olduğu gibi Sudan’ın yanında olacağını vurguladı.