Eski ABD Başkanı Donald Trump’a yakın isimler, Gazze’deki açlık krizinin uluslararası gündemde olduğu bir dönemde bölgeye tartışmalı bir ziyaret gerçekleştirdi. Trump’ın Ortadoğu özel temsilcisi Steve Witkoff ve eski İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee, İsrail’in kontrolündeki yardım dağıtım bölgelerinde incelemelerde bulundu.
Ziyaretin Amacı ve İlk İzlenimler
Mike Huckabee, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, ziyaretin amacının “gerçeği öğrenmek” olduğunu belirtti ve bu kapsamda “İsrail ordusundan brifing aldık ve halktan kişilerle konuştuk” ifadelerini kullandı. Ziyaret sırasında paylaşılan bir fotoğrafta, Witkoff’un yerel bir kadınla el sıkıştığı ve arka planda “Günde 100 milyon yemek dağıtıldı” yazılı bir afişin yer aldığı görüldü. Bu afiş, tartışmalı yardım dağıtım sistemini öven bir propaganda unsuru olarak dikkat çekti.
Gazze Halkından Ziyarete Sert Tepki: “Medya Gösterisi”
BBC’nin ulaştığı Gazzeliler, ziyareti bir “medya gösterisi” olarak nitelendirerek sert eleştirilerde bulundu. Gazze’de yaşayan Louay Mahmud, duruma ilişkin görüşlerini şu sözlerle dile getirdi:
“Steve Witkoff açlığı görmeyecek, sadece İsrail’in görmesini istediği hikayeyi görecek. Bu ziyaret içi boş bir medya gösterisi, insani bir misyon değil.”
İki çocuk babası Amer Khayrat ise daha somut talepleri olduğunu vurguladı:
“Gazze’nin ihtiyacı olan şey, medya ekibiyle birlikte yeni bir elçi değil. Kuşatmanın kaldırılmasına, bombalamanın durdurulmasına ve bu savaşa verilen körü körüne Amerikan desteğinin sona erdirilmesine ihtiyacımız var.”
Tartışmalı Yardım Mekanizması: GHF ve İnsan Hakları İhlalleri
Gazze’deki yardım dağıtımları, Mayıs ayından bu yana GHF adlı bir kuruluş tarafından, silahlı özel güvenlik kontrolünde yürütülüyor. Bu süreçte Birleşmiş Milletler (BM) devre dışı bırakıldı. BM verilerine göre, GHF’nin faaliyete geçmesinden bu yana yardım dağıtım bölgelerinde en az 1373 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail, yardımların Hamas tarafından çalındığını ve kaos yaratıldığını iddia ederken, askerlerinin yalnızca uyarı ateşi açtığını savunuyor. Ancak GHF merkezlerinde çalışmış emekli bir ABD özel kuvvetler subayı olan Anthony Aguilar, Filistinli kalabalıklara tank ateşi açıldığına tanık olduğunu belirterek, kariyeri boyunca “silahsız ve aç bir halka karşı bu düzeyde bir vahşete” şahit olmadığını söyledi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Ağır Suçlamalar
Witkoff’un ziyaretiyle eş zamanlı olarak, İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) de bir rapor yayımladı. Raporda, İsrail ve ABD, Gazze’de “kan dökülen” ve “kusurlu” bir yardım sistemi kurmakla suçlandı. HRW, Gazze’deki insani krizin “İsrail’in sivilleri aç bırakmayı bir savaş silahı olarak kullanmasının” doğrudan bir sonucu olduğunu savundu.
HRW’den Belkis Wille, durumu şu sözlerle özetledi:
“İsrail güçleri Filistinli sivilleri yalnızca kasıtlı olarak aç bırakmakla kalmıyor, aynı zamanda aileleri için çaresizce yiyecek ararken neredeyse her gün onlara ateş açıyor.”
Örgüt, GHF mekanizmasının derhal askıya alınması ve İsrail’e uluslararası baskı uygulanması çağrısında bulundu. Bu gelişmeler yaşanırken, İsrail merkezli iki önde gelen kuruluşun da İsrail’in eylemlerini ilk kez soykırım olarak nitelemesi dikkat çekti.