TBMM’de Kurulan Yeni Komisyon ve CHP’nin Kritik Kararı
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) üyelerinden oluşan, ancak Meclis iç tüzüğünün dışında bir yapıyla kurulan yeni komisyon, 5 Ağustos Salı günü ilk toplantısını gerçekleştirecek. Siyasi gündemin merkezine oturan en önemli konu ise Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) bu komisyona katılıp katılmayacağıydı. Nihayetinde, CHP yönetimi komisyonda yer alma yönünde karar kıldı.
Bu kararın ardından, siyasi sürecin nasıl şekilleneceğine odaklanmak gerekiyor. Komisyonun başlangıç aşamasındaki belirsizlikler dikkat çekiyor.
Yeni Komisyonun 5 Temel Belirsizliği
Sürecin başında komisyonu çevreleyen temel gerçekler ve soru işaretleri şunlardır:
- Adı Belli Değil: Komisyonun resmi bir adı bulunmuyor. Partiler, kendi siyasi yaklaşımlarına göre farklı tanımlamalar yapıyor. Ortak bir isim bulunması bekleniyor.
- Süresi Belirsiz: Çalışma takvimi net değil. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, sürecin uzamamasını arzu etse de, bu durumun kontrolü tamamen ona bağlı değil.
- Yetkisi Tanımsız: Komisyonun yasal bir yetkisi bulunmuyor. Bu yapının daha çok bir danışma komisyonu niteliğinde olacağı öngörülüyor.
- Çalışma Usulü Net Değil: Toplantıların basına açık mı yoksa kapalı mı yapılacağı konusu, daha süreç başlamadan ilk siyasi gerilimi yarattı.
- Yasal Zemini Yok: TBMM çatısı altında komisyonların kuruluş şekli, işlevi ve süresi anayasa ve iç tüzükle bellidir. Yukarıdaki maddeler, bu komisyonun mevcut yasal bir zemine dayanmadığını gösteriyor.
CHP’nin Son Dört Aydaki Siyasi Üstünlüğü
Komisyon tartışmalarına gelene kadar geçen süreçte, CHP’nin 19 Mart’tan bu yana iktidar karşısında önemli kazanımlar elde ettiği görülüyor:
- Ekrem İmamoğlu’nun siyasi etkisinin azalacağı beklentisi gerçekleşmedi; Aksaray’da 41. mitingini gerçekleştirdi. Kamuoyu, İmamoğlu’na yönelik haksızlık yapıldığına inanıyor.
- CHP’nin iç karışıklık yaşayarak bölüneceği iddiaları boşa çıktı. Parti, birlik içinde hareket etmeyi sürdürüyor.
- İktidarın yolsuzluk iddialarıyla hem İmamoğlu’nu hem de CHP’yi zayıflatma çabaları sonuç vermedi. CHP, anketlerde birinci parti konumunu koruyor.
- İktidarın operasyonlarına yönelik halkta beklenen rıza oluşmadı. Anketler, AK Parti-MHP seçmeninin bile bu adımlara tam destek vermediğini gösteriyor.
- Bu siyasi adımların ekonomiye vuracağı darbe, iktidar tarafından yeterince öngörülemedi.
Erdoğan’ın Mesajı ve CHP’nin Yeni Sınavı
CHP’nin komisyona üye verme kararının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şu sözleri dikkat çekti:
“Bu komisyon CHP’nin bugüne kadarki günahlarının kefareti olabilecek büyük bir fırsat!”
Bu açıklama, Erdoğan’ın komisyonu CHP’ye karşı bir siyasi hamle olarak gördüğünü açıkça ortaya koyuyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise yaptığı açıklamalarla hem parti tabanına hem de CHP’den beklentisi olan kesimlere güven vermeye çalışıyor. CHP’nin komisyondaki tavrı ve üreteceği politikalar, son dönemde elde ettiği beş önemli başarıyı doğrudan etkileyecektir. Unutulmamalıdır ki, yapılacak bir yanlış, kazanılan beş doğruyu götürebilir.
“Millet Projesi” Olarak Yeni Bir Yol
Atasözünde dendiği gibi, “Sağlam çit, iyi komşuluk getirir!” CHP, ana muhalefet partisi ve iktidar alternatifi kimliğiyle Cumhur İttifakı’na karşı mesafesini koruyarak doğruyu ve yanlışı net bir şekilde ortaya koymalıdır. Cumhur İttifakı’nın “Terörsüz Türkiye bir devlet projesidir!” söylemine karşılık CHP, bu süreci her şeyi milletle şeffaf bir şekilde paylaşarak bir “millet projesine” dönüştürebilir. Özel’in mitinglerde yaptığı gibi meydanlardan onay alarak yeni bir siyaset tarzı geliştirebilir.
Artık “katılmak mı, katılmamak mı daha iyiydi?” tartışmasını geride bırakıp bu yeni stratejiye odaklanmak gerekiyor. Türkiye üzerine farklı hesaplar yapanlar bilmelidir ki, yanlış hesap eninde sonunda milletten döner.
BİR HAFTA İZİN
Sevgili Cumhuriyet okurları,
Bir hafta izin rica ediyorum. 12 Ağustos Salı günü buluşmak üzere…