Google Haritalar’daki Esrarengiz Keşif: Şili’deki Dağın Zirvesinde Görülen Yüzün Sırrı Nedir?

Google Haritalar’da Şaşırtan Bir Keşif Daha

Google Haritalar, kullanıcılarına dünyanın en ücra köşelerini keşfetme imkanı sunarken, zaman zaman Sahra Çölü’ndeki antik yapılar veya Antarktika’daki gizemli oluşumlar gibi sıra dışı görüntülerle gündeme geliyor. Son olarak ortaya çıkan bir görüntü ise bu keşifler arasındaki en ilginçlerinden biri olarak dikkat çekiyor.

Kullanıcılar, Şili‘nin güneyinde bulunan ıssız bir adada, bir dağın zirvesinde belirgin bir insan yüzünü andıran şekil tespit etti. Bu görüntü, sosyal medyada hızla yayılarak geniş çaplı bir tartışmanın fitilini ateşledi.

Uzaylı Teorileri ve Bilimsel Gerçekler Çarpıştı

Görüntüyü ilk fark edenlerden biri olan UFO gözlemcisi Scott C. Waring, bu “yüz” şeklinin dünya dışı bir varlığa ait bir yapı olabileceğini iddia etti. Waring, kendi YouTube kanalında yaptığı paylaşımda, bunun doğal bir oluşum olamayacak kadar belirgin olduğunu savundu. Bazı takipçileri ise bu bulguyu “tarihin en büyük keşfi” olarak nitelendirdi.

Uzmanların Açıklaması: Pareidolia Yanılsaması

Ancak bilim insanlarına göre, bu gizemli görüntünün arkasında uzaylılar veya doğaüstü güçler yok. Lincoln Üniversitesi’nden yüz algılama uzmanı Dr. Robin Kramer, bu durumun tamamen insan beyninin bir algı yanılması olan pareidolia ile ilgili olduğunu belirtti.

“Beyin, rastgele şekiller veya doğal oluşumlar içinde anlamlı desenler, özellikle de yüzler görmeye programlıdır. Bu, ‘pareidolia’ olarak bilinen yaygın bir algı yanılsamasıdır.”

Macquarie Üniversitesi’nden psikolog Prof. Kevin Brooks da bu görüşü destekleyerek, bu eğilimin evrimsel kökenlerine dikkat çekti.

“İnsanlar, hayatta kalma içgüdüsüyle çevrelerindeki yüzleri hızla tanımak zorundaydı. Bir çalıyı tehlikeli bir hayvan sanmak, tehlikeli bir hayvanı çalı sanmaktan her zaman daha güvenli bir senaryodur. Bu nedenle beynimiz, belirsiz şekillerde bile yüz hatları arama eğilimindedir.”

Sonuç olarak, Şili’deki dağda görülen bu yüz, insan beyninin nesneleri tanıdık şekillere benzetme yeteneğinin bir örneği olarak kabul ediliyor. Bu durum, bulutlarda veya tost ekmeğinde görülen şekillere anlam yüklemekle aynı psikolojik temelden besleniyor.